Fetullahçı Terör Örgütü/Paralel Devlet Yapılanması’nın (FETÖ/PDY)darbe girişimine ilişkin soruşturma kapsamında “silahlı terör örgütüne üye olmak” suçundan haklarında dava açılan 12’si tutuklu 48 sanık bugün ikinci kez hakim karşısına çıktı. Aralarında eski Cumhuriyet Başsavcısı Ekrem Yiğit’in de bulunduğu zabıt katibi, gardiyan ve mübaşirlerin yanı sıra farklı meslek gruplarından da sanıkların hakim karşısına çıktığı duruşma Düzce Adliyesi 2. Ağır Ceza Mahkemesi Duruşma Salonu’nda görüldü. Duruşmaya sanık yakınları ve avukatlar da katıldı.

Sabah saat 09.30’da başlaması beklenen duruşma saat 12.00’a ertelendi. Tutuklu yargılanan sanıklar askerler eşliğinde adliyenin içerisinde bulunan nezarethaneye götürüldüğü sırada eski Başsavcı Ekrem Yiğit, kendisine eşlik edecek olan askerin koluna girmek istemedi. Yiğit’in askerin kolunu ittiği görüldü.

FETÖ’nün adliye yapılanmasına yönelik soruşturma kapsamında örgütün adliye yapılanmasını oluşturduğu iddiasıyla yargılanan sanıklar için Cumhuriyet Savcısı İsmail Karataş tarafındanmütalaa okudu.

Avukatların mütalaayı reddettiği davada söz hakkı tanınan sanıklar da Karataş’ın mütalaasını reddetti. Davada bazı sanıklar haklarında açılan davada iddianamede geçen suçları kesin bir dille reddetmesinin ardından çarpıcı ifadelerde bulundu.

“Ceyhun Ulkar sadece kızımın okul müdürüydü”
Eski Cumhuriyet Başsavcısı Ekrem Yiğit, FETÖ’nün adliye imamı olduğu iddia edilen kayıp Ceyhun Ulkar’la olan yakın ilişkisini kesin bir dille ret ederek hakkında hiçbir somut ya da soyut suçlama olmadığını belirtti.

“Savcı mütalaasını kesinlikle reddediyorum. Hiçbir kanunsuz eylem içerisinde yer almadım. Hakkımda takipsizlik kararı beklerken tamamen yersiz ve haksız bir dava açıldı. Ceyhan Ulkar’la adliyede görüşmedim. Ceyhan Ulkar Uzun Mustafa İlkokulu Müdürü. Kızım Sümeyya Yiğit’in öğrenim gördüğü okul. Tanışıklığımız tamamen bundan ötürüdür. Gizli bir tanık beyanında Ceyhun Ulkar’ı, Ramazan Solmaz’ın kapısının önünde gördüğünü söyledi. Benim müvekkillerimin kapıma gelmesi, çocuğumun o okulda okuması. Benim hakkımda işe aldığım iddiası yoktur. Komisyondaki karar payım yüzde 20’dir. Komisyon sınavı yapar, Adalet Bakanlığı işe alımı yapar. Suçlamayı reddediyorum. Diğer illerde başsavcılık yaptı. Buralarda FETÖ ile ilgili tahkikat yoktur. Dosyada maddi bir emare yoktur. ByLock kullanıcısı değilim, Bank Asya’da hesabım yok, çocuklarımı devlet okulunda okudu. Uzaktan yakından bu örgütle ilgim yoktur. Mağdurum. Tutuksuz olarak tahliyemi ya da adli kontrol hükümleri ile tahliyemi talep ediyorum.”

“Beni idam edin”
İdam edilmek istediğini belirten Yiğit, “Namusumla, şerefimle görevimi yaptım. Asın beni kanım akmaz. Ramazan Solmaz Ceyhun Ulkar’la oturup kalkıyor bir şey olmuyor. Gizli tanıklardan biri bir şey dedi mi? Beni idam edin. İdam edilmek istiyorum. Sayın Savcım benim yuvam dağıldı. Allah’ın huzuruna gideceğiz hepimiz. Bana delil söyleyin. Özürlü çocuğum ölmek üzere. Ben ölmek, idam edilmek istiyorum.” Dedi.

Mahkeme Başkanı: İdam cezası yürürlükte değil
Mahkeme Başkanı idam edilmek istediğini söyleyen Yiğit’e “idam cezası yürürlükte değil” hatırlatmasını yaptı. Yiğit ise Mahkeme Başkanı Ferhan Acar’a gülümseyerek “Teşekkür ediyorum sayın başkanım” dedi.

“Bu olay AK Parti iktidarı döneminde oldu denir, yarın size gelirler”
Haksız yere suçlandığını iddia eden Yiğit mahkeme heyetine, “Ben bugün cezalandırıldığımda yarın size gelecekler” dedi.

Yiğit, 24 Mart 2011’de Adalet Bakanı Bekir Bozdağ, “Fetullah Gülen bu ülkenin yetiştirdiği bir değerdir.Değerli bir insandır. Bu ülkenin gelişimi için elinden geleni yapmaktadır ve devlet gözetimindedir” dedi. Benim buradan tayin olduğum gün söyledi bunları. Ben bir şey yapmadım. Ben terörist değilim. Benim yardım ettiğimin ispatlanmadığı davada bu olay AK Parti iktidarı döneminde oldu denir. Ben bugün cezalandırıldığımda yarın size gelecekler. Darbe olmadan bir gün önce Kıbrıs’taydım böyle bir şey yapmış olsam geri gelir miyim?” diye konuştu.

“Aldatıldık deniyor, biz de aldatıldık”
Mahkeme Başkanı Ferah Acar’ın söz verdiği tutuksuz sanık Suat Albayrak şöyle konuştu:

“Sohbete gittik evet. Kim derdi ki muhterem Hoca Efendi terörist başı olacak din adamları da terörist olacak diye. Zenginin gönlü oluncaya kadar fakirin canı çıkar. Bilerek ve isteyerek kimse bir şey yapmaz. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, ‘bunu yapacakları aklıma gelmemişti’ dedi. Bu ihmalin bir hesabını veren yok. ‘Aldatıldık’ deniyor. Biz de aldatıldık. Yapılan faaliyetler, sohbetlere gittiğinizde milli değerlerin desteklendiği ortamlarla karşılaşıyorsunuz. Anlamanız mümkün değil. Burada yargılanmak çok ağır. Böyle bir durumun içine düştüğüm için pişmanım.”

“Sohbetine gittiğim adamın yaptığı darbeden bana ne?”
Son olarak üzerine atılı suçlamayı kabul etmediğini ifade eden Albayrak, “Bilerek isteyerek hiçbir zaman suç işlemedim. Sohbetine gittiğim adamın yaptığı darbeden bana ne? Acaba sohbete gidip nasıl bir destek olmuşum? 40 yıldır konuşuyor bu adam. 2015’ten sonra söylediklerinden hiçbir şeyin anlaşılmadığını söyleniyor. Şimdi mi aklınıza geldi bu? Bu adam 40 yıldır devletten maaş almış.” Diye konuştu.

“Fetullah Gülen ile fotoğraf çektiren milletvekillerinin de bu dosyaya eklensin”
Tutuksuz yargılanan Fatih Tanrıver ise, “Yasal bir talepte bulunmuştum. Talebimin üzeri örtüldü. 5 kıta öteye gidip Fetullah Gülen ile fotoğraf çektiren milletvekillerinin de bu dosyaya eklenmesini istedim. Savcılık iktidar partisinin adının geçtiği yerden korkuyor. Mütalaayı kabul etmiyorum. Beratıma karar verilmesini istiyorum.” İfadelerinde bulundu.

Tutuklu 12 sanık için tutukluluk hallerinin devamına karar verildi. Bir sonraki duruşma 27 Temmuz 2017 tarihine ertelendi.

Haber: Ö. YILMAZ