Habertürk'ün haberine göre genç kızın babası Fikri H., kızının başına tam olarak ne geldiğini bilmediğini belirterek, “Kızım o gün annesiyle mesajlaşıyormuş. Düzce’de bir hastaneye şeker tedavisi için yatacağını söylemiş. Ancak annesi arayıp ulaşamadığında bana söyledi. Kayıp başvurusu yaptım. Daha sonra İstanbul’dan polis aradı. ‘Kızınız hastanede’ dediler. Hemen İstanbul’a gittim ve hayatını kaybettiğini öğrendim” dedi.

Polisin şüpheli olarak aradığı Caner B.’nin, Kübra’nın arkadaşı olduğunu ve internetten tanıştıklarını söyleyen baba şunları dedi: “Ben bilmiyordum arkadaş olduklarını, bu olaydan sonra öğrendim. Düzce’ye otomobille gelip Kübra’yı almış. Birlikte kaçmışlar. Belli ki, kızımın aklını çelip götürdüler. Tek isteğim, kızıma bunu yapan kişilerin adalete teslim edilmesi.”

CANER’İN AĞABEYİ AİLEYİ ARADI
Aranan Caner B.’nin ağabeyinin aileyi aradığını söyleyen Kübra’nın yakını M.H., “Caner B.’nin ağabeyi ‘Kardeşimi adalete teslim edeceğim, içiniz rahat olsun’ demiş” dedi.

M.H. Kübra’nın arkadaşına “Beni çok seviyor evleneceğiz, gidiyorum onunla” dediğini de söyledi.

KUZEN GÖZALTINDA
Şüphelilerden 17 yaşındaki İ.B.’nin, gözaltına alınmasının ardından polise verdiği ifadede, “Kübra, amcamın oğlu olan Caner B.’nin sevgilisi olur. Caner emlakçılık yapar. Perşembe günü Kübra İstanbul’a geldi. O gün geç saatlere kadar alkol alıp gezdiler. Gece ise Büyükçekmece’de günlük kiralanan bir evde kaldılar. Olay günü Caner öğle saatlerinde beni arayarak Kübra’nın rahatsızlandığını söyledi. Beraber Beylikdüzü Devlet Hastanesi’ne götürdük. Doktorlar müdahale ettiği sırada da hastaneden ayrıldık” dediği öğrenildi.

Polis 28 yaşındaki Caner B.’yi yakalamak için de çalışma başlattı.