Düzce 2. Ağır Ceza Mahkemesindeki duruşmaya tutuksuz sanık K.K, müştekiler ile avukatlar katıldı.
İddianamenin özetinin okunmasının ardından söz verilen sanık K.K, olay günü sevk ve idaresindeki araçla, yabancı uyruklu 2 turisti İstanbul'dan Bolu'ya götürdüğünü söyledi.
Aracının önünde, seyir halinde bulunan bir kamyon tipi aracın olduğunu belirten sanık K.K, şöyle konuştu:
"Aramızda 40-45 metre kadar mesafe olduğunu hatırlıyorum. Aracımla yolun orta şeridinden, sağ şeridine doğru geçiyordum. O sırada ne olduğunu anlayamadım, siyah renkli bir cisim havalandı ve aracımın ön camına doğru geldi. Ben bu durum karşısında ani bir refleksle, aracın direksiyonunu sağ tarafa doğru kırdım. Bununla birlikte çarpışma olayının meydana geldiğini hatırlıyorum. Aracın hava yastıkları açılmıştı. Yaşanan olaydan dolayı üzgünüm. Aracımın hızı saatte 95 kilometre kadardı. Diğer aracın neresine çarptığımı, ilk aşamada anlayamadım."
Müştekiler ve avukatları da sanıktan şikayetçi olduklarını belirterek, sanığın tutuklanmasını ve davaya katılmayı talep etti.
Sanık avukatı da tutuklama talebinin reddini, olay yerinde keşif yapılması ve kusur raporu tanzim edilmesini istedi.
Cumhuriyet savcısı da eksik hususların tamamlanmasını talep etti.
Mahkeme heyeti, müştekilerin katılma taleplerinin kabulüne, tanıkların dinlenmesi için talimat yazılmasına ve olay yeri keşif talebinin reddine karar verdi.
Dosya örneğinin Adli Tıp Kurumuna gönderilerek, tekrar rapor tanzim edilmesini, sanığın tutuklanması talebinin reddini ve hakkındaki adli kontrol tedbirinin devamını kararlaştıran heyet, duruşmayı 14 Mart 2024'e erteledi.
Adliye çıkışında açıklamada bulunan Özdemir ailesinin avukatı Kara Murat Kaplan, kazanın ardından tutuklanan sanığın, 33 gün tutuklu kaldığını belirtti.
Sanığın araca arkadan çarptığı için "tam kusurlu" olduğunu savunan Kaplan, "Kazanın meydana gelişi, arkadan çarpmış olması, emniyet şeridinde duran bir araca çarpmış olması ve sanığın daha önce şoförlük mesleği yaptığı için normal vatandaşa göre daha fazla etkin ve yetkin olması gerektiği nazara alınarak, 'olası kast' ile yahut 'bilinçli taksir'le bu ölümlere neden olduğu, 2 kişinin vefatından sonra bir insanın sadece 33 gün tutuklu kalmasının vicdanı yaraladığı ve tekrar tutuklanmasını talep ettik." ifadelerini kullandı.
Kaplan, mahkemenin bu taleplerini reddettiğini vurgulayarak, "Bununla ilgili itiraz hakkımız var. İtiraz hakkımızı kullanacağız, sanığın tutuklanmasını istiyoruz." dedi.
Kazada hayatını kaybeden Ahmet Özdemir'in oğlu Vahiddin Atabey Özdemir ise sanığın tahliye edilmesini kabullenemediklerini belirterek, "Kardeşim doğum gününde vefat etti. Adaletin tahsis edilememesine mi üzülelim? Hem kardeşimi, hem babamı aynı anda kaybetmeme mi üzüleyim? Neye üzüleceğiz, şaşırdık." değerlendirmesinde bulundu.
Olay:
Anadolu Otoyolu Ankara istikameti Gümüşova mevkisinde, 31 Mayıs'ta, K.K. yönetimindeki 34 BJN 562 plakalı panelvan, emniyet şeridinde park halindeki 34 ZL 3136 plakalı hafif ticari araca arkadan çarpmış, hafif ticari araçtaki Ahmet ile oğlu Muhammed Atalay Özdemir hayatını kaybetmişti.
Kazanın ardından gözaltına alınan ve 1 Haziran'da 2. Sulh Ceza Hakimliğince tutuklanan sanık K.K, 6 Temmuz'da 1. Sulh Ceza Hakimliğince tahliye edilmişti.
Düzce Cumhuriyet Başsavcılığınca hazırlanan ve 2. Ağır Ceza Mahkemesince kabul edilen iddianamede, sanık K.K, hakkında "birden fazla kişinin ölümüne neden olma" suçundan 2 yıldan, 15 yıla kadar hapis cezası isteniyor.
