Aziziye Mahallesi’nde bulunan bir sitede şu günlerde tedirginlik hakim… İddiaya göre; sitede yaşayan Irak uyruklu bir şahıs, küçük çocukları çeşitli bahanelerle evine çağırıyor. Çocuklarının anlatması ile durumdan haberdar olan annelerden Mihrican Tunç, Öncü Haber’e yaptığı açıklamada, emniyete giderek şikayetçi olduğu şahısla ilgili işlem yapılmadığını ileri sürdü. 9 yaşında olan oğlunun psikolojisinin bu şahıs yüzünden bozulduğunu gözleri yaşlı şekilde anlatan anne Turan, yetkililerden yardım istedi.

“Oğlum, ‘Beni yine çağırdı’ diyor”

Iraklı şahsın, çeşitli zamanlarda “Sana para vereceğim” diyerek eve çağırdığı oğlunun her seferinde bu teklifi kabul etmeyerek eve korku içerisinde geldiğini belirten Tunç, bu durumu ‘Beni yine çağırdı’ diyerek dile getiren oğlu gibi komşularının da aynı sıkıntıyı yaşadığını ileri sürdü.

“Polis başvurdum fakat…”

Bu nedenle birkaç kez polise başvurduğunu fakat sitede kamera olmaması nedeniyle elinde kanıt veya delil olmadığından dolayı polisin de müdahale etmediğini belirten Tunç, yetkililere seslendiği konuşmasında “Müdahale etmeniz için illa benim çocuğum ölsün mü?” dedi.

“Evimde rahat uyuyamıyorum”



Şikayetini ilk olarak dile getiren Mihrican Tunç'un komşusu olan Havva Yiğit de aynı sorunlardan dolayı huzursuz olduğunu belirttiği konuşmasında şu ifadelerde bulundu:

“Ben C 7 Blok’ta oturuyorum. Yan daire 6 numarada Irak uyruklu birileri oturuyor. Onlardan rahatsız oluyoruz. Çocukları evlerine çağırıyorlar. Bunlara şahidiz. Benimde oğlum var. Korkuyorum aynı zaman da tedirginim. Polis çağırdık bu yüzden, 2 defa geldiler. Yöneticiye söyledik, yönetici hiç ilgilenmedi. Sitemizden çıkarılmasını istiyoruz şahsın. Rahat uyuyamıyorum evimde, tedirgin oluyorum. Çünkü yan yana dairelerimiz. Kendisini uyardık fakat öyle bir şey yok diyor. Gelen gideni çok. Tekin bir insan değil.”

“Çocuğuma para verip evine çağırıyor”



Aynı sitede ve blokta yaşadığı Irak uyruklu komşusundan şikayetçi olan ve feryat eden Mihrican Tunç, Öncü Haber Mikrofonlarına sıkıntısını şu cümlelerle aktardı:

“Irak uyruklu şahısla aynı blokta oturuyoruz. O 6 numarada, ben 14 numarada oturuyorum. Altlı üstü oluyor dairelerimiz. Olay, çocuğumu eve çağırıyor para teklif edip. Ondan sonra tekrar tekrar eve sokmaya çalışıyor. İkincide tekrar eve çağırınca çocuk tabii korkuyor ve eve kaçıyor. En son olayı da dün sabah yaşadık. Öğle saat 14.00 idi.  Çocuğum aşağıdan zile bastı “Anne beni al” dedi. Aşağıda kapının açılıp kapandığını duydum, ekstradan ev kapısının da açıldığını duydum. O sırada çocuğumun bağırdığını duydum. “Anne anne” diye bağırıyordu. Yukarıya çıktı ve ‘Anne adam’ dedi. Çocuk kendini ayakkabıyla birlikte içeriye attı. Oğlum ne adamı ne oldu demeye kalmadan adam arkasındaymış zaten. Aşağıya indi 2 saniye sonra kapıyı öyle bir kapattı ki… Kapatıp evine girdi. Eve girdim güvenliği aradım. “Ağabey bir gel buraya” dedim. “Adam yine sıkıntı çıkarttı” dedim. Güvenlik gelmedi işi varmış herhalde. “Gittim yanına ağabey gelir misin?” dedim. “Tamam abla” dedi, geldi. Kapısını çaldık açmadı. Polis çağırdık, polis bana diyor ki “Abla biz bir şey yapamayız. Şahidin var mı ispatın var mı?” diyor. Dedim “Bu çocuk öldükten sonra mı siz buraya geleceksiniz. Bu çocuğa tecavüz etse eve alsa öldürse ne olacak?” Sitede zaten güvenlik kamerası yok. Yani ben bu çocuğu dışarıda arayacağım.Ondan sonra polis “tamam karakola gidelim, ifadenizi alalım” dedi. Karakola gittik şahit de buldum iki kişi. İfadeleri de alındı. Bana karakoldaki polis bana “Görgü tanığı getir” dedi bu sefer de. Bu adam bu işi yaparken veya tecavüz ederken yanında bir şahit bulundurup da mı yapacak. O adam çocuğu olur, işini yapar, gömecekse gömer, atacaksa atar. İşte polis benden bunu istiyor.”

“Site yönetimi de herhangi bir şey yapmadı”

Yaşadığı sıkıntıyı site yönetimiyle de paylaştığını belirten komşu Havva Yiğit konuşmasına şöyle devam etti:

“Site yönetimine ben ilk olayda bahsettim. “Ağabey durum böyle böyle... Ev sahibini ara, ulaş bunu bir an önce buradan atsın” dedim. Ev sahibi dün geldi bana “Abla benim olaydan haberim yok, beni kimse aramadı. Emlakçıma haber gitmiş, yönetici bana üstü kapalı anlattı” dedi, olayda bir şey yok. Ben de olay böyle böyle diye anlattım. Yani site yönetimi de herhangi bir şey yapmadı.”

“Benim evladım da mı ölsün?”



“Benim çocuğumun başına bir şey geldiğinde mi müdahale edeceksiniz?” diyerek seslenen anne Mihrican Tunç ise son olarak şunları söyledi:

“Benim önceliğim evladım. Benim bu evladımın başına bir iş geldikten sonra öldürülüp atıldıktan sonra bu devlet ayağa kalkmazsa dursun zaten. Hiçbir diyeceğim yok. Bir an önce bir şeyler yapsınlar. Bu çocuklarımız gitmesin. Müge Anlı’da izliyoruz. Nice çocuklarımız nice kadınlarımız öldü. Onlarda bizim evladımız onlarda bizim canımız kanımız. Bunlar olmasın, yaşanmasın, önemi alınsın. Sadece çocuklar değil kadınlar… Nice kadınlarımız gitti. Bunun neden önceden önlemi alınmıyor. Niye idam gelmiyor. İdam gelsin. İbreti alem için asılsınlar. Asılsın ki cesaret edemesinler. Biz bunu istiyoruz. Kaç çocuk gitti ya kaç annenin yüreği yandı. Benim evladımın da mı başına gelsin? Benim evladım da mı ölsün? Ben onu doğurdum, büyüttüm, buyaşa getirdim.”
HABER:H.DURNA
GÖRÜNTÜ:C.A.KUŞ