Düzce Üniversitesi kuruluşunun 7. Yılı dolayısıyla tören düzenlendi. Törene Vali Adnan Yılmaz ve protokol üyeleri katılırken, salonun büyük bölümünün boş olduğu gözlendi.
Vali Adnan Yılmaz üniversitelerin bulunduğu bölgeye artı değer kazandırdığını söylerken, öğrencilerin barınma sorunundan söz etti.

Yılmaz, “1976 yılında faaliyete geçen Düzce Meslek Yüksek Okulunun bir üniversiteye dönüşeceğini hiçbirimiz bilemezdik. Bu mütevazi yüksek okuldan bugün 10 fakülte, 4 yüksek okul, 9 meslek yüksek okulu ortaya çıkmış ve 14 bine yakın öğrencisi olan modern bir üniversite doğmuştur. Yeni kurulan üniversiteler arasında Düzce Üniversitemiz sizler sayesinde yüksekteki yerini almıştır. Bu başarı grafiği bizi gelecekte daha iyi noktalara gelmemiz konusunda ümitlendirmektedir. Kısa bir süre önce Düzce’nin 2023 vizyonunun gelişmesinde valiliğimizce başlattığımız çalışmaya Düzce Üniversitesi olarak yaptığınız katkıya çok teşekkür ederim. Buraya gelmeden önce 14 bine yakın öğrencilerimizin barınma sorunu olduğunun farkındayız, kredi yurtlar kurumuna yeni yurt alanları kazandırmak için çalışmalarımız devam ediyor. Kızılay başkanımız bize söz verdi 400 kapasiteli yurt yapımı için alt yapısını hazırlamak için süreci başlattık. Ulaşım sorunu da çözülecek, çalışmalar devam ediyor. Üniversitenin yolunu bisiklet yoluyla da projelendirdik, bu Düzce’de ilktir.” Dedi.
Bir ilk gerçekleştirmek için konuşma metni hazırlamadığını belirten Düzce Üniversitesi Rektörü Funda Şerifoğlu, “üniversitenin asıl sahiplerine kürsüyü veriyorum” dedi.

Şerifoğlu, “Bugün 7. Kuruluş yıl dönümümüzün gurunu sizlerle paylaşmaktan gurur duyuyoruz. Bu kuruluş yıldönümümüzü biraz farklı hazırladık, bu törene katılarak sesimizi, sevincimizi gururumuzu, onurumuzu paylaşmak için geldiniz. Konuşma metni hazırlamadım, üniversitenin asıl sahipleri konuşsun istedim.” Diye konuştu.
Üniversite Genel Sekreteri Hasan Sadi Ateş çalışma hayatından söz ederek, Düzce Üniversitesinde ki görevine nasıl ve ne zaman başladığını anlattı.
Ateş, “Ben çalışmanın, özverinin dikkate alındığı memuriyetten başlayıp da idari teşkilatın en üst noktasına gelmiş olmakla Üniversitemizin bu gelişmeye ne kadar önem verdiğinin en iyi örneği olduğunu düşünüyorum. “ dedi.
Üniversite mühendislik fakültesi öğrencilerinden Köksal Gündoğdu ise, üniversiteye ilk geldiğinde sevmediğini ve burada okumak istemediğini söylerken rektörle yaptığı konuşmalarından sonra fikrinin değiştiğini belirtti.

Gündoğdu, “Üniversitemiz ilk kurulduğu günden bugüne sürekli bir gelişim içerisinde olduğu söyleniyor. Bu gelişim sadece binalardan ibaret değil, içte de gelişim olduğunu gördüm. İlk geldiğimde ben buradan gitmek istiyorum demiştim küçük bir üniversite gibi gelmişti. Rektör hocamız ve diğer hocalarımızla konuştukça bunun böyle olmadığının farkına vardım. Çeşitli şekillerde yönlendim ve devam ettim.” Dedi. 

Haber: S. YANAR