SBS yerine getirilecek yeni sisteme ilişkin uzun bir dönemdir yoğun bir şekilde çalışma yürüten Bakanlık, çalışmaları tamamlayarak yeni modeli belirledi. Milli Eğitim Bakanı Nabi Avcı, temel eğitimden ortaöğretime geçişte uygulanacak yeni sistemi, tüm detaylarıyla düzenlenen basın toplantısında anlattı.Yeni sistem birçok tartışma endişeyi de beraberinde getirdi. Yeni sistemi değerlendiren Düzce'deki eğitim sendikaları endişelerini sıralarken, yapılan değişilikte tüm kesimlerin görüşlerine yer verilmemesi de eleştirdi.


Düzce Eğitim Sen İl Temsilcisi Fevzi İpek, açıklanan yeni sistemde sınav sonuçlarının belirleyici olmayı sürdüreceği görüşünde. Yeni Ortaöğretime Geçiş Sisteminde 8. sınıfta 6 birinci dönem, 6 ikinci dönem olmak üzere toplam 12 merkezi sınav yapılacağına dikkat çeken İpek, Öğrencilerin başarılarının tek bir sınav yerine, 6 farklı dersten, farklı tarihlerde yapılacak merkezi sınavlarla ölçülmesinin, Bakan Avcı`nın "sınav sayısı artmıyor" ifadesini boşa çıkardığını savundu.

DERSLERE İLGİ AZALACAK

Her iki dönemde toplam 12 merkezi sınavın yapılacak olması, çocuklar üzerindeki psikolojik baskıyı ve stresi otomatik olarak arttıracağını belirten İpek, 8. sınıfta yapılması planlanan yazılıların hem merkezi olması, hem de toplamda yüzde 70 ağırlığa sahip olması pek çok sorunu beraberinde getirecektir. Öğrenciler bir iki ay öncesinden yazılı sınavlara hazırlanma ihtiyacı hissedecek ve diğer derslere ilgisi fiilen azalacaktır. Ailelerin çocuklarının daha iyi bir okula gidebilmesi için bütçesini zorlayarak çocukları dershanelere yöneltmesi ya da çocuğuna özel ders aldırması gibi uygulamaların daha da yaygınlaşması tehlikesi nasıl önlenecektir. Eğitimi sınav odaklı olmaktan çıkarmayan her model, başarısız olmaya mahkumdur.Bakanlık yılda kaç sınav yapacağına değil, çocuklarımızı sınav cenderesinden nasıl kurtarılacağının kaygısını duymalıdır. Ifadelerine yer verdi.

DERSHANELERE BAĞIMLILIK ARTACAK

Eğitim İş Düzce Temsilcisi Zeki Bayram da Bakan Avcı’nın açıklamalarının tersine sınav odaklı sistemden vazgeçilmediğini savundu. Yeni sistemin beraberinde birçok olumsuzluk getireceği belirten Bayram, "Müfredat programının yetiştirilmesinde bir takım sıkıntılar yaşanacaktır. Sınıf ve öğrencinin durumunu göz önüne alarak ders konularını işleyen öğretmenlerimiz, MEB’in sınavlarda belirleyeceği konuları yetiştirmek için zamanla yarışacaktır. 6 dersten sınava girilecek olması diğer zorunlu ve seçmeli derslerin öğrenci nezdinde önemsiz sayılmasına neden olacaktır.Sınavların yılda 12’ye çıkarılmış olması dershanelere bağımlılığı daha da artıracaktır. "dedi.

BU SİSTEM BECERİKSİZLİKLERİN İTİRAFI

Milli Eğitim Bakanlığı'nın Eğitim sistemimizin temel sorunlarını çözme noktasında politikalar geliştirmediğini savunan Bayram, " sınav sistemleri üzerinde oynayarak eğitimin mevcut sorunlarını daha da ağırlaştırmaktadır. Bu sistem beceriksizliklerin itirafı ve yeni eğitim fiyaskolarının habercisidir. Eğitimi temel bir insan hakkı olarak görmeyen anlayıştan başka bir şey de beklenemez. Özetle MEB, “Benim sistemim bina okur, döner döner yine okur” demeye devam etmektedir."diye konuştu.

SINAV STRESİ DAHA DA ARTACAK

Türk Eğitim Sen Başkanı Osman Çakmak ise "Öncelikle bu sistem sınavı kaldırmıyor, tek olan sınavı 36'ya çıkarıyor. 6 temel dersten her dönem okullarda yapılan sınavlardan birini bakanlık merkezi sistemle yapıp değerlendirecek. Bu durum dersanelere olan talebi daha da artıracaktır. Ayrıca öğrencilerin de yüzü gülmeyecek aksine çocuklarımızdaki sınav stresi daha da çoğalacaktır.Sınavları yıl sonunda yapmak ayrı, yıl içinde yapmak ayrı bir şeydir. Bazı okullarda öğretmen açığı vardır, derslikler yetersiz sayıdadır. Dolayısıyla bazı öğrenciler, müfredat yönünden geride kalabilir. Dolayısıyla, müfredatta geride kalmış öğrencileri aynı merkezi sınava tabi tutmak ne kadar adil olacaktır?"dedi.

TOPLUM DOĞRU BİLGİLENDİRİLMELİ

Sistemin yeni adaletsizliklere de yol açacağını savunan Çakmak, "Liselere yerleştirmede Yıl sonu ağırlıklı başarı ortalaması %30 etkili olacak. Akçakoca'nın Mustafa Açıkalın Ortaokulu'ndaki bir öğrencinin yıl sonu başarı notu ile Yığılca'nın Hocaköy Ortaokulu'ndaki bir öğrencinin yıl sonu başarı notu nasıl eşit değerlendirilebilir. Bu minvalde Bakan Avcı'nın ayakları yere basmalıdır. Toplum doğru bilgilendirilmelidir. 'Hiçbir problem yok, insanlar gül bahçesinde' gibi bir sunumla birtakım yanlış bilgileri pompalamaya çalışmak Bakan olmasının yanında akademik kariyeri de olan bir bilim adamına hiç yakışmaz." ifadelerini kullandı.

Haber: S. KAŞKIR