Üreticilerin korkulu rüyası haline dönüşen kuraklık bir çok üründe verimi etkilemeye devam ediyor. Son günlerde meydana gelen yağışlar endişeleri bir parça gidermiş olmakla birlikte önümüzdeki aylardaki yağışlar rekolteyi belirleyecek.

Türkiye Ziraat Odaları Birliği (TZOB) Genel Başkanı Şemsi Bayraktar, ülke genelindeki çok sayıda Ziraat Odası’nın tahminlerinin, Orman ve Su İşleri Bakanlığı Meteoroloji Genel Müdürlüğü’nün (MGM) yağış miktarlarının değerlendirildiği “Türkiye Ziraat Odaları Birliği 2013-2014 Tarımsal Üretim Dönemi Kuraklık Risk Tahmin Raporu”nu açıkladı. Bayraktar, raporun Ziraat Odalarından alınan bilgiler doğrultusunda hazırlandığına, Şubat ayı sonuna kadar gerçekleşen yağışlar ve ürünlerin gelişme durumlarının incelendiğine, bu aylardan itibaren yağışların normalleri civarında olması durumunda ülke 2014 yılı buğday rekoltesi tahmininin çıkarıldığına dikkati çekti.


27 ilde kayıp yaşanacak


Bayraktar, şunları kaydetti: “Buğday rekoltesinde kayıp olacağını tahmin ettiğimiz 27 ilin kayıp oranının yüzde 27’yi geçeceğini söyleyebiliriz. Buna göre, Düzce’de kayıp yüzde 30, en büyük buğday üreticisi Konya’da ise yüzde 15 olarak tahmin ediliyor. Düzce'de buğday üretim miktarı 2013 yılında 2 bin 950 ton olarak kayıtlara geçerken kuraklık nedeniyle 2014 yılı buğday rekolte tahmininin 2 bin ton olması bekleniyor."

Mart ve Nisan yağışları hayati önemde


Mart ve Nisan aylarında gerçekleşecek yağışların, 2013-2014 tarımsal üretim sezonu için hayati önem taşıdığını vurgulayan Bayraktar, "Bu aylarda normalleri üzerinde yağışların gerçekleşmesi ve mevsim normallerinde gerçekleşecek sıcaklıklar ile bu yıl önemli bir tehdit olarak görünen tarımsal kuraklık riski azalır." dedi.


Kısa, orta ve uzun vadede yapılması gerekenler


TZOB Genel Başkanı Bayraktar, kuraklığın etkilerini en aza indirmek için kısa, orta ve uzun vadede yapılması gerekenleri ise şöyle sıraladı:


“Kısa vade: Barajlarda sulamayı sıkıntıya sokmayacak şekilde su toplanmasını sağlamak öncelikli olmalıdır.


Orta vade: Kuraklığa dayanıklı tohum kullanımı teşvik edilmelidir. Çiftçilerimize su tasarrufu konusunda eğitim verilmelidir. Kuraklık riski Tarım Sigortaları kapsamına alınmalıdır. Kuraklık riskinin Tarım Sigortaları kapsamına alınmaması durumunda 2090 Sayılı afetlerden zarar gören çiftçilere yardım içeren Kanun, işler hale getirilmelidir.

Uzun vade: Teknik ve ekonomik olarak sulanabilir ama altyapı çalışmaları tamamlanmadığı için henüz sulanmayan 2,77 milyon hektar tarımsal alan hızlı bir şekilde sulamaya açılmalıdır."

 

Haber;C.Üstüner