Geçtiğimiz akşam düzenlenen genel kurulda yeniden DÜSİAD Başkanı seçilen Eyüp Çakır, Erol Tayhan’ın konuğuydu.
Geçmişten bugüne DÜSİAD’ı anlatan Çakır, her kesimden siyasete eşit mesafede durduklarını ve üyelerin sosyal yaşamdaki duruşuna değil, iş yaşantısındaki çalışmalarını esas aldıklarını belirtti.
5084 sayılı teşvikin Düzce’ye katkılarından bahseden Çakır, 2023 vizyonunu belirlerken Düzce’nin daha planlı hareket etmesi gerektiğini vurguladı. Düzce'de Sanayi alanlarının binde 6 olduğuna dikkat çeken Çakır, bu oranın arttırılması gerektiğini ifade etti.
Teşvikin bitmesiyle sızlanan bir il olmamalıyız
Çakır, “5084 Düzce’nin çehresini ve ekonomisini geliştirdi. Sanayileşmenin olması istenmese Düzce yeniden 4. Bölge olarak belirlenmezdi. Bir 6 yıl sonra teşvikin bitmesiyle sızlanan bir il olmamalıyız. Düzce’nin bir Gebze, Dilovası olmasını istemiyoruz. Tarım arazileri katledilecek algısı da yanlış. Düzce’de sanayi alanı binde 6. Düzce’de çarpık sanayi olmaması lazım. Sanayiyi OSB alanı içinde tutmalıyız. Bizim belirlediğimiz alanlarda istediğimiz türde sanayiye izin vermeliyiz. Bu yönde gelişimi sağlamalıyız. Mevcut sanayilerin gelişmesi için kaynağa ihtiyacımız var.” diye konuştu.
Sanayi alanı noktasında sıkıntılarımız var
Çakır, Düzce’de sanayi alanlarının iyi değerlendirilemediğine dikkat çekti.
Çakır, “Bize talep her zaman çok ama yatırımcı gelse nereyi göstereceğiz. Önce alan problemimizi çözmemiz gerekiyor. Markalar geliyor ama şurada alanımız var diyemiyoruz. Sanayi alanı noktasında sıkıntılarımız var” diye konuştu.
Bağcıyı dövmeyelim üzümünü yiyelim
“Kervan yolda düzülür mantığını bırakalım. ”diyen Çakır, birinci önceliğin planlama olduğunu belirtti. Düzce’nin her kesimin ekmek yiyebileceği kaynağa sahip bir yer olduğuna dikkat çeken Çakır, “bağcıyı dövmeyelim üzümünü yiyelim” dedi.
Düzce’de tek sesliliğin oluşturulmasından bahseden Çakır, “ biz birbirimizden korkmamalı, kucaklaşmalıyız. Birbirimize omuz atarak destek olmalıyız, paçasından tutarak aşağıya çekme çabasında olmamalıyız.” Diye konuştu.
Bu bizim acil ihtiyacımız
OSB Bağlantı yoluna da değinen Çakır, yoluna acil ihtiyaç olduğunu dile getirdi.
Çakır, “Biz konuşuyoruz dile getiriyoruz ama çözüm noktasında bir hareket olmaması da eleştiri konusu oluyor. Oradaki trafik yoğunluğu, servis sayılarımızı raporlayarak ilgili bakanlığa ilettik. Güzel olsun yol olsun diye değil, bu bizim acil ihtiyacımız. İhalelerin iptali bizi başa döndürdü. Bu iş önemlidir. Biz milletvekillerimiz heyet olarak Ankara’da birlikte bir duruş sergileyerek anlatma talebimizi ilettik. Bizim bu noktada yapabileceğimiz ancak bu kadar.”şeklinde konuştu.
Hangisi iyi hizmet kabiliyetine sahipse ona nasip olsun
Çakır TSO seçimleri hakkında konuşurken ise, TSO adına iki adayın dargınlığını arzu etmediğini söyleyerek, “Hangisi daha iyi hizmet edebilecek kabiliyete sahipse ona nasip olsun. “ dedi.
“Biz duruşumuzu net olarak gösterdik. Her gruptan çıkacak olan iş adamalarının kabiliyet noktasında ne kadar hak ettiği önemli. Nusret Bey arkadaşımız, Fahri Bey Amcamızdır. Dolayısıyla onun amcamız olması Nusret Beyin arkadaşımız olması Bir şey ifade etmiyor. Fahri Beyin amcam olması vasfıyla kendi grubunda açık olarak onu desteklediğimiz kalan grupların içinde duruşumuz tamamen aday olacak arkadaşlarımıza bağlı olarak gelişeceğini ve yönetim kurulu arkadaşlarımızın bizimle olan istişarelerinden arkasında olacağımızı, istişareye kararlı olmayanların da bu noktada fevri hareket etmemeleri gerektiğini söyledik. Bu konunun farklı alanlara çekilmesi rahatsız ediyor ve zor duruma düşürüyor. Fahri bey ve Nusret Bey her ikisi de birlikte oturabilen, zaman zaman Düzce'nin sorunları ile ilgili istişare edebilen insanlar. Hangisi daha iyi hizmet edebilecek kabiliyete sahipse ona nasip olsun. Ticaret odası adına iki arkadaşımızın dargınlığını arzu etmiyorum. “Ya birlikte olup taraf olma hakkı verin, Ya da ayrı gidiyorsanız bizden taraf beklemeyin” diyoruz.

Haber: S. KAŞKIR