“Kendi milletine ihanet eden hainleri ve onların işbirlikçilerini bir kez daha lanetliyoruz”
Vali Zülkif Dağlı “Demokrasi Ve Milli Birlik Günü” mesajı şu ifadelere yer verdi: “Demokrasimiz vatan ve bağımsızlık aşkıyla, tarihe altın harflerle nakşedilen destansı mücadelenin anma günü olan “Demokrasi ve Milli Birlik Günü ”nün ikinci yıldönümünü milletçe, birlik ve berberlik içerisinde kutlamanın gurur ve mutluluğunu yaşıyoruz. Millet iradesine ve özgürlüğümüze kasteden, 15 Temmuz akşamı milletimizin kendisini koruması için emanet ettiği silahı, tankı milletimize doğrultan, kendi meclisini, emniyet binalarını bombalayan, kendi vatandaşına kurşun atan, kendi milletine ihanet eden hainleri ve onların işbirlikçilerini bir kez daha lanetliyoruz. Bu ihaneti asla unutmayacağız, unutturmayacağız. Bu aziz milletin evlatları canını hiçe sayarak kısa sürede darbeye karşı etten bir duvar ördü.”

 “15 Temmuz gecesi yeniden dirilişin sesidir”
“Bu millet 15 Temmuz gecesi yeniden bir destan yazdı.” ifadesini kullanan Vali Dağlı, şöyle devam etti: “Milli iradenin bu dik duruşu FETÖ’nün bütün oyunlarını bozdu. Halk demokrasiye ve kendi iradesine sahip çıkıp, hainlerden hesap sordu. Tarihin hiçbir döneminde boyunduruk altına girmeyen, özgürlüğünden taviz vermeyen ve bu uğurda canını seve seve feda eden bu milletin evlatları, ihanet şebekelerine karşı tüm dünyaya ders olacak şekilde asil bir duruş sergilediler. Kendilerine doğrultulan tankın, topun, tüfeğin ve uçağın karşısında iman dolu göğüsleriyle durdular. Halkın gücünün üstünde bir güç olmadığını halk gösterdi. 15 Temmuz gecesi yeniden dirilişin sesidir. O gece birlik olma bilincinin yeniden doğuşudur. 15 Temmuz imansız paslı yüreklerin, imanlı yürekler karşısında milletin yekvücut olduğu gecedir. Bu aziz milletin tek savaşı demokrasi ve bağımsızlık içindir. Türk milletinin bu kutlu yürüyüşü zalime karşı mazlumların yanında dik duruşu nesiller boyu devam edecektir. Millet olarak amacımız 15 Temmuz kahramanlık ruhunu yaşatmaktır. Demokrasimiz, bağımsızlığımız ve bu cennet vatan için sokağa çıkıp canını feda eden aziz şehitlerimizin hatırasını yaşatmalı, kahraman gazilerimizin acılarını dindirmeliyiz. Bu Aziz Millet ’in 15 Temmuz’da büyük bir imtihan vermesi tarihte bir ilktir. Elinde bayrağı, göğsünde imanı ile bu Aziz Millet, bu hain darbe girişimini püskürtmüştür. Bu olay Demokrasi Tarihine altın harflerle yazılmalı anıtlaştırılmalıdır. Bundan böyle devlet olarak; FETÖ, PKK’ ve tüm terör örgütlerine karşı mücadelemiz azim ve kararlılıkla devam edecektir.Bu duygu ve düşüncelerle 15 Temmuz Demokrasi ve Milli Birlik Gününün ikinci Yıldönümünde, demokrasimiz vatanımız, bağımsızlığımız, milli birlik ve bütünlüğümüz uğrunda canlarını feda eden aziz şehitlerimizi ve kahraman gazilerimizi rahmet, minnet ve şükranla anıyorum.”

Keşir: 15 Temmuz kahramanlarımızı minnetle anıyorum!
AK Parti Düzce Miletvekili Ayşe Keşir, 15 Temmuz Demokrasi ve Milli Birlik Günü olması dolayısıyla yayımladığı mesajında şu ifadelere yer verdi:

“15 Temmuz 2016’da Aziz Milletimiz, milli iradeye sahip çıkan kahramanca duruşu ile tarihe çok önemli bir not daha düştü. O gece 40 yıldır ülkemizin en önemli kurumlarına sızmış hainlerin, bulundukları görevleri nasıl da acımasız birer katile dönüşmek için kullandıklarını en acı tecrübeyle yaşadık.

Yakın tarihe bakıldığında; Türkiye tarihinde askeri darbeler, şimdiye kadar sivil siyaseti sonlandırmış ve sivil, siyasi iş birlikçisiyle beraber devam etmiştir. Ta ki 15 Temmuz gecesine kadar. O gece aziz milletimiz ve tüm sivil siyasetçiler aslında bunun sadece iktidar partisine yapılan bir darbe olmadığının, Türkiye’nin geleceğine yönelik çok daha büyük bir tehdit olduğunun idrakinde olmuşlardır. Halkımız Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan’ın çağrısıyla, 'Söz konusu vatansa gerisi teferruattır’ diyerek, hainlerin üzerine yürümüş, uçak ve silahlara sadece gövdesini, yüreğini koyarak kadın, erkek, genç, yaşlı demeden destan yazmış, kahramanca bir refleks göstererek sokağa çıkmıştır. Bizler de o gece aynı refleksle milletvekilleri olarak millet iradesinin yegane tecelligahı olan Türkiye Büyük Millet Meclisi’ne koştuk. Genel Kurul’un kapısını açtığımızda ilk etapta 25 kişi sonra 100 kişi oradaydık. Milletvekillerimizle birlikte mecliste demokrasi nöbeti tuttuk, milletvekilleri olarak milletimizin emanetine sahip çıktık. O gece TBMM'ye bomba, kurşun yağdıran hainleri, bombanın gürültüsünü, sarsıntısını ve ciğerimize işleyen barut kokusunu unutmadık, unutmayacağız.

Türkiye, devlet geleneği ile tarih yazmış, genetik mirası, devlet, vatan, millet aşkı ile yoğrulmuş, milli hassasiyetlere sahip büyük bir ülkedir. Darbeci hainlerin içerideki ve dışarıdaki işbirlikçilerinin tüm gayretlerine rağmen, büyümekten, kalkınmadan asla vazgeçmemiştir, vazgeçmeyecektir.

Türk demokrasisi ve milli iradeye karşı gerçekleştirilen hain FETÖ darbe girişimine karşı kazanılan Demokrasi Zaferinin yıl dönümünde ülkemizin her yanında destan yazan, ölüme, düğüne gider gibi giden, yiğitlerimizi, Nene Hatunlarımızı, ülkesi uğruna canını teslim eden, milli birliği ve demokrasiyi tüm diriliği ile ayakta tutan 15 Temmuz kahramanlarımızı minnetle anıyorum.

15 Temmuz akşamı destan yazan halkımıza bir kez daha teşekkür ediyor, hemşerimiz Ufuk BAYSAN şehidimiz başta olmak üzere tüm şehitlerimize Allah'tan rahmet, ailelerine baş sağlığı, gazilerimize ise acil şifalar diliyorum...”


Keskin: Hainlere milli irade tokadı vurduk
AK Parti Düzce İl Başkanı Hikmet Keskin, mesajında; "Türk demokrasi tarihinin en önemli günleri arasında yer alan ve ülkemizin birlik ve beraberliğini perçinlenerek devletimizin bütünlüğüne kasteden hainlere karşı milletimizin basiret, feraset ve cesaretiyle kurtulduğu gün olan 15 Temmuz Demokrasi ve Milli Birlik Günü’müz kutlu olsun. 15 Temmuz gecesi ülkemizin birliğine, devletimizin bütünlüğüne kast etme cüreti göstererek, bu milletin evlatlarına, tankı ile tüfeği ile kurşun sıkacak kadar aşağılaşmış FETÖ terör örgütünün yaşattıklarını hep beraber gördük ve müşahede ettik. Bu hainlerin ne kadar zalimleşebileceklerini hep beraber idrak ettik. Milletimizin ve devletimizin şanlı tarihinden aldığı feraset, milli ve manevi değerlerimizin kazandırdığı iman ve cesaretle bu kahpe girişimi hep birlikte bertaraf ettik. Milletimizin iradesi ve feraseti, hainlere milli tokadı vurmuştur. 15 Temmuz darbe girişiminde milletimiz tıpkı Çanakkale'de, Kut'ül Ammare'de, Dumlupınar'da, ülkemizi bölmek, yok etmek ve istikbalini söndürmek isteyenlere verdiği büyük cesaret ve birlik mesajını yine göstermiştir. Vatanı olan Anadolu topraklarını kimseye yar etmeyeceğini milletimiz tüm dünyaya adeta haykırmış ve bir daha böyle bir girişimde bile bulunmayı bile tenezzül edeceklere neler yapacağını göstermiştir. Tankların, tüfeklerin, savaş uçaklarının karşısında Türk Bayraklarıyla, çıplak elleri ile karşı koyan aziz milletimizin dirayeti ve cesareti Türk ve dünya tarihine altın harflerle yazılmıştır. Bu bağımsızlık örneği asırlar boyunca da unutulmayacaktır. Türk milleti esareti kabul etmektense, aşığı olduğu şehadete gözü kırpmadan yürüyen, vatanı ve bayrağı için en değerli varlığı olan canını feda eden asil bir millettir. Karanlık dehlizlere yuvalanmış, kanla beslenen patronlarına uşaklık yapan bir avuç kalleşe bu ülkeyi böldürtmeyecektir. Laz'ıyla, Türk'üyle, Gürcü'süyle, Çerkez'iyle, Abaza'sıyla, Kürt'üyle, Arnavut'uyla kısacası tüm etnik zenginlikleri ve Alevi'si Sünni'si tüm inanç gruplarıyla bir olacağız. Birlikte olacağız ve ülkemizi böldürmeyeceğiz. Şehitlerimiz ve gazilerimiz, 15 Temmuz gecesi cesaretleriyle, dirayetleriyle, kararlı ve dik duruşlarıyla tarih yazdılar. Hiç şüphesiz şehitlerimiz kalplerimizdeki mümtaz yerlerini daima muhafaza edeceklerdir. 15 Temmuz Şehitlerimizi Anma Günü'nde kendilerini hassaten yad edecek, hatıralarını gelecek nesillere aktaracağız. ‘Ya İstiklal ya Ölüm’ şiarıyla 15 Temmuz akşamı meydanları boş bırakmayarak hainlere ve kalleş işbirlikçilerine meydanları dar eden, birlik ve beraberliğimizin bozulmadığını aksine pekiştiren, genciyle, yaşlısıyla, kadınıyla, çocuğuyla adeta kurşunlara meydan okuyan aziz milletimize ve Türkiye Cumhuriyeti Devletinin bağımsızlığı ve bütünlüğü için hayatlarını feda eden ve kahraman gazilerini minnet, sevgi ve duayla anıyor, 15 Temmuz Demokrasi ve Milli Birlik Günü’müz kutlu olsun." ifadelerinde bulundu.

Caboğlu: Vatanın birliği adına daha da güçlü daha da tek yüreğiz!
MHP İl Başkanı İlhami Caboğlu, şunları kaydetti:

“Bugün 15 Temmuz hain darbe girişiminin yıldönümü. 2 yıl önce Devlet içerisine yuvalanan hain fetö terör örgütü Aziz milletimize silah doğrultarak Türk’ün şanlı tarihine kara bir leke açmıştır. 15 Temmuz hain darbe kalkışması karşısında büyük Türk milleti karşı dururken 249 vatan evladını şehitlik, 2193 kahramanını gazilik mertebesine ulaşmıştır. 15 Temmuz gecesi cesaretini şahitsiz gösteren kahramanlar hainlere karşı hayatlarını ortaya koyarak bu vatanın sahipsiz olmadığını bir kez daha kanıtladılar. 15 Temmuz hain darbe girişi karşısında liderimiz Sayın Devlet Bahçeli derhal koyduğu irade ile ülkeyi uçurumun kenarından almıştır. Ülkenin seçilmiş hükümetine ve devletin birliğine karşı yapılan hain darbe girişimi bu tavır neticesinde hedefine ulaşamamıştır. Bu vesile ile 15 Temmuz hain darbe kalkışmasının yıldönümünde, vatanın birliği adına daha da güçlü daha da tek yüreğiz. Bu vesile şehitlerimize Allahtan rahmet, gazilerimize sağlıklı uzun ömürler diliyorum.”

“Hain darbe girişimini Düzce Barosu olarak şiddetle kınıyoruz”
Düzce Barosu tarafından yapılan açıklamada ise şu ifadelere yer verildi:

“15 Temmuz darbe girişimi, Türk halkının cumhuriyetine ve milli birliğine kastedenlere karşı her ne pahasına olursa olsun karşı duracak güce sahip olduğunu göstermiştir.

Ne var ki aynı girişim, devlet yapılanmasında herhangi bir zümreye, topluluğa, cemaate ayrıcalık sağlanmasının ne kadar vahim sonuçlara yol açabileceğini de en açık şekliyle ortaya koymuştur. Adı ister A cemaati ister B hareketi yahut başka bir tanımlama olsun, devlet kademelerindeki görevlendirmelerde liyakat bir yana bırakılarak devlet dışından belli bir gruba tabiyetin esas alınmasının, devletin bekası açısından ne denli tehlikeli olduğu gözler önüne serilmiştir.

Öte yandan darbe girişiminin iç ve dış sorumlularının ayrım gözetmeksizin yargı önüne çıkartılarak hukuk sınırları içerisinde yargılanması gerektiğini aradan geçen iki yıllık süreçte defaten dile getirmiştik. Bununla birlikte yargılanmaların her türlü intikam duygusundan uzak, hukukun üstünlüğü ve kanun önünde eşitlik ilkeleri çerçevesinde gerçekleştirilmesinin önemini, geçmiş dönemlerde yaşanan kumpasları ve mağduriyetleri de hatırlatarak, bir kez daha vurgulamak isteriz.

Yine hukuk devletinde olağanüstü halin istisna, olağan yönetimin esas olduğu dikkate alınarak bir an önce normalleşmenin tamamlanması en önemli temennimizdir.

Yıldönümü vesilesi ile darbe girişimini Düzce Barosu olarak bir kez daha şiddetle kınıyor, bu hain teşebbüs nedeniyle hayatını kaybeden vatandaşlarımıza Allah'tan rahmet diliyoruz.”




Dilber: Bu hukuksuz saldırıya karşı direnç gösterenleri tebrik ediyoruz!
Hukuki Araştırmalar Derneği (HUDER) Düzce Şube Başkanı Avukat Ali Dilber ise yayımladığı mesajında şu ifadelere yer verdi:

“15 Temmuz 2015 tarihinde milli iradeyi ortadan kaldırmaya yönelik girişimde bulanan başta Fetö terör örgütü olmak üzere tüm ihanet şebekelerini Hukuki Araştırmalar Derneği olarak en sahici bir biçimde kınıyoruz. Terkibi ne olursa olsun, bu hukuksuz saldırıya karşı direnç gösterenleri tebrik ediyoruz. Bu direnç esnasında hayatını kaybeden şehitlerimizin bize öğretici olmaya devam etmeleri nedeniyle ruhlarına teşekkür ve hürmet ediyoruz. Gazilerimize ise bu itibarlı hallerini topluma yaymaları için gerekli alakanın da gösterilmesini düşünüyoruz.
Adil bir devlet ve toplum inşa etme mecburiyetinin bir göstergesi olduğunu gözlemlediğimiz bu menfur olayın ve benzerlerinin bir daha tekrarlanmaması için gereğinin yapılmasını önerir, gerekli katkıyı sunacağımızı taahhüt ederiz. 15 Temmuz direnişinin yeryüzünde ifsad edici her oluşun ortadan kaldırılması doğrultusunda hakikat savaşını verecek bir şuurlaşmanın yöntemi ve eylemcisini ortaya çıkaracak bir nedene sebep olmasını dualarımıza katıyoruz.”


Haber: Ö.YILMAZ