Mersin'in Tarsus ilçesinde Özgecan Aslan'ın öldürülmesiyle adeta tüm Türkiye tek yürek oldu. Kadını erkeği binlerce kişi sokağa çıktı, basın açıklamalarıyla kadın cinayetleri protesto etti ve hala etmekte… Ancak bir taraf var ki onların bu cinayet haberlerinde acıları bir kez daha tazeleniyor. Cinayete kurban giden kadınların aileleri…

Sayısı o kadar çok ki…

Üstelik Düzce’de bu durum hiç de azımsanacak gibi değil… Arşivi karıştırdığımızda öyle vahşice işlenmiş kan donduran cinayetler karşımıza çıkıyor. Düverdüzü Köyü’nde 2004 yılında trafik kazasında öldü sanılan Yasemin Kahya’nın vahşice öldürüldüğü 8 yıl sonra ortaya çıkmıştı.

2010 yılında Yığılca’nın Bekirler Köyü’nden eşekten düşerek öldü sanılan Fatma Toprak’ın 3 yıl sonra kocası tarafından kıskançlık yüzünden öldürüldüğü anlaşılmıştı. 2011 yılının haziran ayında 18 yaşındaki Derya T. imam nikâhlı kocası tarafından, 14 Eylül 2012’de yine Yığılca’nın Dibektaş köyünde bir kadın eşi tarafından silahla öldürüldü.
29 Nisan 2013’te Çay Mahallesi 583 cadde Derici Sokak’ta 2 çocuğunun annesini boğazını bıçakla keserek öldürdü. Bundan iki ay sonra 30 yaşındaki Resul Çakmak, bir süredir ayrı yaşadığı eşi 2 çocuğunun annesi 25 yaşındaki Elif Çakmak'ı, barışmak için buluştuğu otel odasında 8 yerinden bıçaklayarak öldürdü. Yakın zamanda Cumayeri’nde bir kadının yaşamı, birlikte yaşadığı kocası tarafından sonlandırıldı. Bunlar bizim sayabildiklerimiz…

Aynı duyguları yaşıyorlar

Ama Özgecan cinayetinde en çok özleşecek isimlerden biri de Hatice Arı…  Düzce'de öldürülüp cesedi yakılan 15 yaşındaki lise öğrencisi Hatice'nin annesinin acıları, üniversite öğrencisi Özgecan'ın öldürülmesiyle bir kez daha tazelendi.


Assınlar…

14 yaşındaki lise öğrencisi Hatice Arı cinayetinin faili polis memuru A.M.T'nin iki kez ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası alsa da ailenin acısını dindirmedi.  Şimdi Özgecan’ın ailesini ekranda izleyen Arı ailesi aynı duyguları bir kez daha yaşıyor. Anne Nurşen Arı, yaşadığı duyguları şöyle anlattı:"Suçlulara en ağır cezaların verilmesini istiyoruz. Ne yaparlarsa yapsınlar, bizim yavrularımızı geri getirmezler, hiçbiri geri gelmeyecek. Bunu yapanlar insan değil, insan olsa böyle yapmaz. Canavar bile parçalayıp bırakıyor. Bunlar yakıp bırakıyor. Benim yavrumun ölüsü bile aylar sonra bulundu. Kanunları, neyi yapıyorsa yapsınlar. İdam mı edecekler, öldürecekler mi, asacaklar mı onlar bilir. Assalar bu tür olaylar yaşanmaz, gündeme gelmez." ...

Haber;S.KAŞKIR