Son günlerde Düzce’de siyaset, toz duman halde gidiyor.

MHP, milletvekili çıkarmanın özgüveni ile belediye seçimlerine talip ve kazanacağı yönünde enformasyon yapıyor.
Seçim sonuçlarına bakınca arada % 150’lik bir fark var. Bu oy nasıl devşirilir bu konuda somut proje yok. Altı boş doldurulmayan hayal ve istekten ibaret.

***

CHP diye bir partinin Düzce’de varlığı yokluğu belli değil.
İYİ Parti ise derinden ve sessiz gidiyor. Düzce ilinde alınan oy’a bakarsanız olağanüstü bir gelişme olmazsa yarışa girmeleri zor.
Saadet Partisi çok konuşup muhalefet yapıyor. Bekara hanımı boşamak kolay misali aklına ne gelirse veriyor ayarı.
Marjinal partilerde durum ise Saadetin aynısı. Etki yok sorumluluk yok yetki yok.

***

İş AK Partide ama burada herkes kendi derdine düşmüş.
İl başkanı bu ay içinde belediye başkanı aday adaylığı için istifa edecek.
Aday gösterilir mi onu bilmiyorum ama Türkiye genelinde 38 il başkanı gibi istifa edeceklerin içinde.
İl başkanı kim olur derseniz kimse bilmiyor. Bilen de canı kimi isterse onu söyler.
Ama siyasi rekabet yapılacak derken pirana balıkları gibi birbirini yemenin alemi yok.

***

Fevai Arslan köşesine çekilmiş perdenin arkasından gelişmeleri seyrediyor.
Bakan Faruk Özlü Düzce’nin nabzını tuttu şimdi Ankara kulislerinde zemin hazırlıyor.
Duyumlara ve yorumlara göre Özlü’nün Düzce Belediye başkanı adayı olması yönünde niyet okuyuculuğu yaptığı söyleniyor.
Peki Mehmet Keleşten sonra Dursun Ay’la başlayan süreçte AK Partinin yerel seçimlerdeki çakıl taşları ne?

***

İl Genel Meclisinde özellikle köylerde fındıktan başlayan bir tepki ayyuka çıkmış durumda.
Fındık fiyatının geç açıklanması bu konuda somut olmayan altı boş söylemlerle tarih verilmesi bizi yanlış hesaptan doğru sonuç çıkmaz misali bir gerçekle yüzleştirdi.

Mikrofonu gören objektife bakanın dili çözüldü. Bu çözülmede beraberinde etki tepkiyi doğurdu.
AK Parti il Başkanı Hikmet Keskin, fındıkta tarih vererek talihsiz bir açıklama, basiretsiz bir siyaset yapınca bunu fırsat bilen MHP’li vekil Ümit Yılmaz suni de olsa bir gündemle fındığı siyasete alet edip başarı elde etti.
İl Merkezinde durum çok iç açıcı değil.

Hikmet Keskin’in Belediye Başkan adaylığı bir başka bahara kaldı. Durum onu gösteriyor.
Dursun Ay mütevazi ve gönül adamı olması hasebiyle her yere koşuyor ama bir dursun ne yapsın?
AK Partinin seçimlerde en büyük handikabı siyasi rekabet yaparken sınır tanımayan bir olgu ile netice alma hırsı.

***

Şunu herkes biliyor ama kimse ikrar edemiyor.

Gerek genel seçimlerdeki itiraz sürecindeki AK Parti ve MHP tarafının ortaya koyduğu duruş, yapılan açıklamaların tabana nasıl yansıdığını görmezden gelmek siyasi basiretsizlik olur.

Bu itirazın en çok tepki çekeni kaybedeni AK Parti oldu bu 1.

Parti içindeki yeniler ve eskilerin iktidar olma çabası muktedir olma heyecanında sınırsız bir ayrımcılık sorumsuz bir alt etme manevraları var bu 2.

Tabandan ve partiden gelen ses; yeni yüz, yeni teşkilat, yeni bir oluşum.
Mevcutların yıpranması siyasi rekabetleri ile AK Partinin Düzce merkez ve ilçelerinde Keskin’in dediği gibi on sıfır hayali sadece hayalde kalır.

AK Parti il bazında radikal kararlar alıp seçimden önce çekap yapmazsa Düzce’de beklediği veya beklenen sonuçları alması sadece nasihat olur, hamaset olur.

***

Çakıl taşları derken aslında ele ayağa takılan taşlar desek daha izahı mümkün.
Tabiri caizse Düzce’de bu rekabet, bu siyaset ve bu algı varken muhalefete gerek kalmadan AK Partililer kendi ayaklarına sıkıp bindikleri dalı kesiyorlar.
Benden söylemesi demedi demeyin.

***

ÖNCÜ’DE ‘KİTABIN ORTASINDAN’

Yeni yayın dönemine hazırlanan ÖNCÜ RTV’de ‘Kitabın Ortasından’ isimli yeni bir program başlıyor. Bu hafta içinde başlayacak programın ilk konuğu eski Düzce milletvekili İbrahim Korkmaz olacak.

Düzce’ye dair Düzceliye dair her sözü olana açık olacak program Öncü TV ve Radyodan canlı yayınlanacak.
Şimdiden Düzce’ye hayırlı olsun.

Kitabın ortasından sorup kitabın ortasından cevaplanacak programa katılımınızı bekliyoruz.
Gerek telefon gerek facebook gerekse whatsapp üzerinden kendinizi orada bulacağınıza şüphemiz yok.