Büyük  Melen’in İstanbul’un içme suyunu karşılayacak olması nedeniyle havza koruma planı ile bağlantılı olarak Düzce’nin ne ölçüde sınırlamalarla karşı karşıya kalacağı konusunda kapsam belli olmaya başladı.

Su Kirliliği Kontrol Yönetmeliği’nde değişiklik yapan yönetmelik Resmi Gazete’de yayınlanarak yürürlüğe girdi. Yönetmeliğin bazı hükümleri, Melen’in içme suyu havzası içinde kalması nedeniyle Düzce’yi oldukça kapsamlı bir şekilde etkisi altına alıyor.

Yönetmelikte içme suyu  kaynak ve koruma havzalarının korunması ile ilgili genel ilkeler belirlenirken “ Arıtılsa dahi içme ve kullanma suyu rezervuarına atıksuların deşarjına izin verilmez” denilirken, bu rezervuarlarda avcılık ve su ürünleri yetiştiriciliği de yapılamayacak.

Yönetmeliğin dokuzuncu maddesinde içme ve kullanma suyu rezervuarının maksimum su seviyesinden sonraki 300 metrelik şerit mutlak koruma alanı olarak tanımlanıyor. Bu alanın korunması için

Maksimum su seviyesinden itibaren 300 metre genişliğindeki şerit kamulaştırılacak.

Kamulaştırma suyu kullanan idare tarafından yapılacağı için Düzce’de İSKİ’nin, melen ve kollarına yakın bölgelerde kapsamlı bir kamulaştırma yapması gerekecek. Bu uygulamanın şehir merkezinde nasıl yapılabileceği kafaları karıştırıyor.

Mutlak koruma alanı sınırından itibaren 700 metrelik bir şerit de  “Kısa Mesafeli Koruma Alanı” olarak tanımlanıyor. Bu hesapla içme ve kullanma suyunun akarının iki tarafındaki birer kilometrelik bölüm koruma altına alınmış oluyor.Yönetmeliğe göre, Kısa mesafeli koruma alanlarında da yapılaşma donduruluyor.

Mutlak koruma alanında kamulaştırma ile ilgili kararın alınmasına kadar yapı sahipleri bazı sınırlamalara bağlı kalmak koşuluyla tadilat yapabilecekler. Kısa mesafeli koruma alanlarında ise mevcut yapı inşaat alanında değişiklik yapmamak ve kullanım amacını değiştirmemek kaydıyla tadilat  ve bakım yapılabilecek.

Suya verilecek tüm deşarjlar için Çevre ve Orman İl Müdürlüğü’nden Deşarj izni alınmasını da hükme bağlayan yönetmelik bugünden itibaren yürürlüğü girerken, Melen ve kollarının büyük bölümünü içine aldığı Düzce’de nasıl uygulanacağı konusu belirsizliğini koruyor.