Tarım Bakanlığı, AB ile başlayan 'Tarım ve Çevre' müzakereleri çerçevesinde yediğimiz içtiğimiz her şeyi içine alan yeni yasal düzenlemeyi Başbakanlığa gönderdi. Veteriner hizmetleri, bitki sağlığı, gıda ve yem konusunda devrim niteliğindeki düzenlemelerle ilk kez 'hijyen' konusu da yasalara girdi. Sadece sebze ve meyvelerdeki 'hormon, zirai ilaç, kansorejen etki' tartışmalarına son verecek düzenlemeler değil, hayvan yetiştiriciliğinden kasaptaki ete varıncaya kadar yiyecek ve içecekle ilgili standartlar yeniden düzenlendi. Buna göre; üretim yapan gıda ve yem işletmecileri, bakanlıkça belirlenen hijyen kurallarına uymak zorunda kalacak. Sonraki aşamada işletmeler de, tehlike analizine dayanan güvenilirlik sistemini kurmakla yükümlü olacak. Ürünün üretim, işletme veya dağıtım aşamalarında yapılan değişiklikleri, tehlike analizi sistemine göre gözden geçirip, gerekli değişiklikleri yaparak, kayıt altına alacak. Bakanlık, şartlara uygun faaliyette bulunmadığını belirlediği işletmelerin faaliyetini durdurabilecek. Hijyen kurallarına uymayan üreticilere bin ile 10 bin lira arasında para cezası verilecek.
Yasal düzenleme ile birlikte, sebze-meyve işiyle ilgilenenler 'bitki pasaportu' bulunduracak. Tarım Bakanlığı, sebzemeyvelerde ilaç kalıntısına rastlandığında, ürünlerin hasadını geciktirecek veya imha ettirecek. Bu durumda üreticiye herhangi bir tazminat ödenmeyecek. Gıda ve yemlere ilave edilecek her türlü maddeye ilişkin takip sistemi kurulacak. Ürünler, izlenebilirliği sağlayacak şekilde etiketlenecek. Gıda ile ilgili işlemler, insan sağlığının azami korunmasını sağlamak için 'risk analizi'ne dayanacak. Tarım Bakanlığı kriz birimi oluşturacak.