Bundan 16 yıl önce il statüsüne kavuşan Düzce, doğru bir kentleşme süreci yaşamadı. İlk yıllar  depremlerin arkasına sığınılsa da sorunun yanlış yol haritası olduğu günümüzde açıkça dillendilir oldu. Geçmişteki hatalar yüzünden plansız "büyüme"nin yarattığı sıkıntılarla baş etmek zorunda kalan Düzce'ye şimdi bir kimlik kazandırılmaya çalışılıyor. Çeşitli platformlardaki konuşmalarda "Düzce'de hala kent kimliği yok" vurgusu yapılması geç kalınmışlığı tokat gibi yüze çarpıyor. Bu durum ayrıca yıllardır şehrin hangi alanda gelişme kaydetmesi gerektiği yönünde yapılan onca toplantının bir çözüm getirmediğini açıkça gösteriyor.

Çalıştayın yüze çarptıkları

Buna en yakın örnek olan Düzce Şehir Kimliği Çalıştayı da Düzce için atılan atımların yanlış olduğunu uzman görüşleri ile ortaya koydu. Düzce Belediyesi ile Çevre ve Şehircilik Bakanlığı'nın ortak çalışmaları sonucu ilin idarecileri, akademisyenler, iş adamları, kanaat önderleri ve vatandaşların katılımıyla gerçekleşen bu çalıştayın sonucunda hazırlanan raporda, Düzce'de öncelikle hava ve görüntü kirliliğine çözüm üretilmesi gerektiği vurgulandı. Bu acı tespit, Düzce'de bu amaçla kurulan Düzce Belediyesi Estetik Kurulu'nun mercek altına alınmasına yol açtı. Adı üzerinde Düzce'ye estetik bir görüntü kazandırması için biraraya gelen kurul üyeleri bugüne kadar bekleneni veremedi. Kış aylarında insana nefes aldırmayacak düzeye ulaşan ve bakanlık tarafından yapılan ölçümlerle de yüksek riski kanıtlanan Düzce'deki hava kirliliğinin şu günlerde tavan yapması denetimlerde sınıfta kalındığını gösteriyor. Sonuç; her iki kirlilik için de henüz kalıcı bir çözüm yok!

16 yıl mı geçmesi gerekiyordu?

Bu çalıştay bir geç kalmışlığı daha gün yüzüne çıkarması adına önem taşıyor. Çalıştayın sonuç raporuna göre "Düzce Turizm Vadisi" olmalı... Ancak doğal güzellikler oldukları yerde değerlendirmeyi beklerken 2015 yılına kadar neden gerekli girişimlerin yapılmadığı yeni bir tartışmaya kapı aralıyor. Düzce'nin turizm alanında gelişerek varolan kaynakları doğru kullanarak bir kimlik edinmesi sonucuna ulaşmak için 16 yıl mı geçmesi gerekiyordu? Denize açılan penceresi Akçakoca'sı, tarihin fışkırdığı Konuralp'i, şaleleri, yaylaları ve göletleri ile eşsiz güzellikleri içerisinde barındıran Düzce'nin yıllar sonra hak ettiği değere ulaşması için çaba harcanmaya başladı. Önemi şimdi daha iyi anlaşılan turizm farkındalığı çevresinde yürütülen çalışmalarla Düzce'nin turizm kenti olması istenirken geçmişteki hatalardan ders çıkarılarak yol alınması bekleniyor.

Sorunlar bir değil çok!

Türkiye'nin en yaşanılır şehirlerinden biri olmanın doğru kentleşmeyle sağlanacağı aşikarken aşılması gereken problemler bunlarla da bitmiyor. Yapılaşmadaki sorunlar da Düzce'de giderek tırmanıyor. Uzmanlar sık sık Düzce'nin plansız büyüdüğüne dikkat çekerken altında yatan nedenlere işaret ederek ilgilileri göreve çağırıyor. Miadını doldurmuş binaların varlığı, 2 kez depremle yıkılan bir il için hala kat sayısında artışın gündeme getirilmesi, ağır ve orta hasarlı binaların anıt gibi yıkılamaması, yapılaşmadaki yanlışlarda başı çekiyor. 

Öte yandan Türkiye'nin en genç ili tüm bu olumsuzlukların gölgesinde kentleşmeye çalışırken şehirde söz sahibi olan kişilerin bu kez kesin ve nihai çözüm için kafa kafaya vermesi gerekiyor. Geçen yıllar göz önüne alınarak artık vakit kaybetmeden bir masa etrafında toplanılması ve hızlıca kararların uygulanması bekleniyor.

Haber;C.ÜSTÜNER