Düzce Belediyesi'nce düzenlenen "Türkiye Vizyon Konferansları" etkinliğine katılan Olpak, DEİK'in temellerinin 1985'te merhum Cumhurbaşkanı Turgut Özal'ın ABD'ye, "Ben bundan sonra yardım istemiyorum, ticaret istiyorum." demesi üzerine Türk-Amerikan İş Konseyi'nin kurulmasıyla atıldığını belirtti.

Olpak, DEİK'in bugün itibariyle bütün dünyaya yayılmış 146 iş konseyi ile faaliyet gösterdiğini aktararak, Türk özel sektörünün dış ilişkilerinin tümünün yönetilmesinin kurula verildiğini anlattı.

Bugün dünyada ticaret savaşlarının konuşulduğu anımsatan Olpak, "Ticaret savaşlarının olduğu yerde yerelleşmeyi konuşuyoruz. Bugün serbest piyasa ekonomisinin en fazla uygulandığı söylenen ABD'nin başkanını, dünyanın en büyük komünist devleti Çin'in devlet başkanı korumacılıkla suçluyor. Bakın bu fotoğrafları iyi okumamız lazım. Dünyadaki değişim o kadar ki Çin, Amerika'yı korumacılıkla suçluyor. 'Daha serbest olmamız lazım, daha liberal olmamız lazım.' diyor." şeklinde konuştu.

"Afrika'da bizimle işbirliği yapmak istiyorlar"
Dünya Ticaret Örgütü'nün ocak-ağustos dönemi verilerine işaret eden Olpak, "İhracatımız arttı diyoruz ama dünyanın aynı dönemdeki toplam ihracatı 2,9 azalmış durumda. Demek ki, zor bir dönemden geçiyoruz. Bu zor dönemin içinde nelerle karşı karşıya kalıyoruz. 4 devlet sayacağım size, Fransa, Japonya, Almanya ve Macaristan. Hem firmalarıyla hem de bakanlıklarıyla bir küsur yıldan beri bizimle görüşmeler yapıyorlar. Neyin görüşmesi biliyor musunuz? Çok duymuşsunuzdur; '3. ülkelerle işbirliği yapmak' diye." ifadesini kullandı.
Bu ülkelerin özellikle Afrika'da işbirliği yapmak istediklerinin altını çizen Olpak, şöyle devam etti:
"Niçin bizimle işbirliği yapmaya çalışıyorlar biliyor musunuz? Biz onlara göre gözü karayız, cesuruz. Güzel bir şey, dengeli olmak kaydıyla. Hızlıyız, sadece karar almada değil iş bitirmede de hızlıyız. Kalitemizden, fiyatımızdan mutlular. Bunun kadar bir başka önemli unsur var, algımız çok iyi. İş adamımızın, devletimizin algısı çok iyi. Ne Fransız gibi geçmişimizde kara lekelerimiz var ne de Çin'in yaptığı gibi oranın bütün madenlerine çöküyoruz. Diyorlar ki, herkes gibi siz de ticarete geliyorsunuz ama siz aynı zamanda kazanmamıza da fırsat veriyorsunuz."

"Merkez Bankası kendi adına yapması gerekenleri yaptı"
Olpak, Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB) Para Politikası Kurulunun (PPK) dün açıkladığı, bir hafta vadeli repo ihale faiz oranını (politika faizi) 200 baz puan düşürerek yüzde 14'ten yüzde 12'ye çekme kararını herkesin merakla beklediğini dile getirerek, konuşmasını şöyle sürdürdü:
"Bireysel bazda faizin yanında olmamamıza karşı iş hayatı içinde bir karşılığı var. Şunu bilelim ki, politika faizinin yüzde 24'lerde olduğu bir Türkiye'de enflasyon da onun yarıları civarında giderken yatırım yapılması, faizden hoşlanıp hoşlanmamak önemli değil, mümkün değildi. Merkez Bankası kendi adına yapması gerekenleri yaptı. Politika faizi 12'lere geldi. 'Türkiye'nin hedefi ne?' diye düşünecek olursanız, bugün itibarıyla bakıldığında önümüzdeki yıl 1-2 puan daha gidebilecek bir şeyi olursa yatırımların önünü açmak açısından önemli olacak. Türkiye bu yönüyle değerlendirildiğinde, bu yılı herhalde küçük bir büyümeyle 0-1 aralığında kapatıp önümüzdeki yıl daha iyi bir plato içine girecektir diye düşünüyoruz."

Konferansa Düzce Valisi Zülkif Dağlı, AK Parti İl Başkanı Mustafa Keskin, MÜSİAD Düzce Şube Başkanı Vefa Pehlivan ve ilgililer katıldı. Düzce Belediye Başkanı Faruk Özlü, konferansın ardından Olpak'a hediye takdim etti. (AA)