Çevre ve Şehircilik Bakanı Mehmet Özhaseki'nin verdiği tarih doğrultusunda 1 Temmuz'da yürürlüğe girmesi beklenen "Yeni Tip İmar Yönetmeliği" sektörde ilgili kesimleri tedirgin ederken, Öncü TV ekranlarında yayınlanan "Hayatın İçinden" programına konuk olan Mimarlar Odası Düzce İl Temsilcisi Sedef Sönmez Buçgün, yeni yönetmeliğe ilişkin çarpıcı açıklamalarda bulundu. Buçgün, "Yeni Tip İmar Yönetmeliği"nin inşaat sektöründeki sorunları çözmeye yönelik olmadığını, rant sağlamak adına hayata geçirilen bir yönetmelik olduğunu savundu. Buçgün, ayrıca yeni yönetmeliğin ilgili meslek odaları ve STKların görüşü alınmadan hazırlandığının da altını çizdi.

Buçgün, "İmar planları değişir yönetmelikler değişir fakat katılımcı anlayışla değiştirildi mi önemli olan bu. Önemli olan bu alanda iş verinden mimarına kadar herkesin fikrinin alınarak hazırlanması gerekirdi. Hatta yönetmelikte bazı mesleki terimlerin tanımı dahi yanlış yapılmış. Yeni Tip İmar Yönetmeliğiyle hiçbir değişiklik insan odaklı olarak yapılmamıştır. Değişikliğin en temelinde insandan ziyade otopark önemli hale getirilmiş. İnsanın kent için değil, kentin insan için olduğu bir yönetmelik tasarlanmalıydı aslında." ifadelerini paylaştı.

"Rant İçin Yapılan Değişiklikler"
Buçgün, "Yeni Tip İmar Yönetmeliği"yle mimarların yaratıcılıklarının kısıtlanacağını da sözlerine eklerken yönetmelikle sektörde meydana gelebileceğini savunduğu maddeleri de tek tek ele aldı. Buçgün, yönetmeliğin rant amacıyla değişikliklere tabi tutulduğunu savundu.
"Yeni yönetmelikle yapı kullanım izni alınması için maliyeyle ilişkilerinin bitişini gösteren 'borcu yoktur' belgesi aranmayacak. Bu da şu demek biz bir konut aldık. Oturuyoruz ancak ileriki bir süreçte karşımıza bize ait olmayan bir borç çıkabilir. Yine bu da vatandaşı mağdur edebilecek bir madde. Baz istasyonları bu yönetmelikle ruhsat olmadan kurulabilecek. Bu da yine insan sağlığını tehlikeye atan bir madde. Aslında bu yönetmelik her tarafın hızlıca yapılaştığı, betonlaştığı bir yönetmelik. Yerin altına da üstüne de otopark. Her tarafa AVM. Stadyumlarda dahi ticari alan açabilirsiniz deniyor. Aslında bu da zaten bir nevi AVM'nin tanımı. Spor için ayrılan bir yerde de AVM açabiliriz o zaman. Dönüp baktığınızda da bu yönetmelikteki değişiklikler rant için yapılan değişiklikler olmuşa geliyor. Bu yüzden de sıkıntılı bir yönetmelik."

Buçgün yeni yönetmeliğin, sektördeki usulsüzlüklerin önünü açacağını savunarak şöyle devam etti:
"Bir yönetmelik bir sürü kanuna aykırı maddeler hazırlayabiliyor. Maddede fen adamlarının proje hakkı saklıdır diyor. Mimar ve mühendis olmayan fen adamları proje çizebilir diyor. Bu da 3458 sayılı mühendislik ve mimarlık kanununa aykırı bir maddedir. İskan dediğimiz madde de şantiye şefi, mühendis ve mimar imzası aranırdı. Şu anda aranmıyor. Ben çizdiğim projenin benim projeme göre yapılıp yapılmadığını kontrol etmekle yükümlüyüm. Bu kabul edilemez. Mimar keyfi sebeplerle iskana imza atmıyor diye düşünülüp böyle savunularak getirilmiş bir maddeyse eğer bu durumda odamıza bildirsinler bunu. Biz bunun gerekli yaptırımlarla önüne geçebiliriz. Bir diğer madde ise sicil durum belgesi istenirdi. Bu yönetmelikle kaldırılıyor. Sicil durum belgesi şudur . Mimar ve mühendisler mezun olduktan sonra odaya kayıt yaptırmakla yükümlüdürler. Kanunda odalarına kayıt yaptırmadan mesleklerini ihraç edemez denir. Bunu denetlemek için de bizden sicil numarası istenmekte. Sicil durum belgelerinin odalardan istenmemesinden sonra, il dışından şantiye şefliği yapan sayısı 2011 yılından 2012 yılına tam iki kat artış gösterdi. Aynı şekilde büro tescili olmadan proje çizen sayısı da yüzde yüz artışlarda. Bu durum zaten yönetmelik gelmeden bile ne kadar problem yaşandığını gösterirken bir de bunun artık kanunlaştırılması daha fazla önüne açacak."

"Bizim de fikirlerimiz alınsaydı..."
Düzce Belediyesi bünyesinde 2015 yılında kurulan Estetik Kuruluyla ilgili de konuşan ve "Bizim yaptığımız her proje sanat eseridir" diyen Buçgün,"Estetik Kurulunun mimarların projelerine, binaların boya renklere karışması kabul edilebilir bir şey değildir" sözlerini kaydetti.

Mimarlar Odası Düzce İl Temsilcisi Sedef Sönmez Buçgün, ayrıca Düzce'de kamu kurum ve kuruluşları tarafından hayata geçirilen projelerde fikirlerinin alınmadığı serzenişinde de bulundu ve belediyeden projeleri talep etmesine rağmen henüz tarafına ulaştırılmadığını söyledi.  Buçgün, "belki Eski Sanayi Çarşısı Kentsel Dönüşüm Projesi için belki bizim de fikirlerimiz alınsaydı, proje bakanlıktan geri dönüp yeniden hazırlanmak zorunda kalmayabilirdi" dedi.
Düzce'nin şehir kimliğine yönelik de konuşan Buçgün, en başta Düzce'nin şehir kimliğinin nasıl olacağına karar verilmediği için sorunların baş gösterdiğini ifade ederek, "bir yandan Konuralp'in tarihi dokusunu koruyalım diyoruz. Diğer yandan Konuralp'in dokusuna uymayan yüksek binalar dikiyoruz. Bu nasıl bir çelişki"
sözlerini kaydetti.

"Madde Bağımlılığıyla Mücadele İçin Kentsel Dönüşümde Gençler Odaklı Projeler Hazırlanmalı"
Öte yandan Buçgün, Düzce'de artış gösteren intihar vakaları ve madde bağımlılığına da dikkat çekerek, mimari olarak alışılagelmişin dışındaki bir yapılanmanın insan psikolojisi üzerindeki etkilerini araştırmalar üzerinden örneklendirdi.
"Amerika'da Kentsel Dönüşüm adıyla yapılan, toplu konutlar mantığıyla yapılan bir proje yapılıyor ve belli bir süreç geçtikten sonra oradaki bütün gençlerde diğer kent mahallelerle karşılaştırıldığında madde kullanımda ve intiharlarda ciddi artış gözleniyor. Daha sonra araştırıldığında oradaki mimari yapının insanların alışılagelmiş yaşam tarzlarından farklı olduğu için gençleri bunalıma soktuğu tespit ediliyor. Bu noktada Düzce'de de kentsel dönüşüme gidilirken belki gençler odakları, sosyal donatıların olduğu, gençlerin spora ve farklı alanlara yönlendirilmesinin sağlanacağı projeler hazırlanmalı."

"İstanbul Caddesi'nin Trafiğe Kapatılması Yerine Bir Karar"
Son olarak, Düzce Belediyesi tarafından Haziran ayının 14'ünde araç trafiğine kapatılacağı açıklanan İstanbul Caddesi'yle ilgili de görüşünü dile getiren Buçgün, "Biz de üniversitedeki mimarlık ve mühendislik öğrencilerimizle yaptığımız fikir projelerinde İstanbul Caddesi'nin trafiğe kapatılmasını ön görmüştük. Yerinde bir karar. Kapatılması gerekiyordu. Ticareti de olumlu yönde etkileyeceğini düşüyorum." dedi.