Erol Tayhan’ın hazırlayıp sunduğu Manşet Programına katılan Bolu TSO Başkanı Emin Semercioğlu, seçimlerin ertelenmesini değerlendirirken, böyle kurumların başına gelecek olan liderlerin vasıflı olmasının Düzce ve Bolu için çok önemli olduğunu söyledi.
Başkan tarafsız olmalı
“Seçimin ileri ki bir tarihe alınması bence bilgilendirme bakımından, meslek gruplarından yönetime girecekler bakımından çok önemli. Kendi işinden önce buraya gönül vereceklerin öncelikle meclise girmeleri, hizmet aşkıyla yanan bir başkanın seçilmesi çok önemli. TSO çok kapsamlı, o bölgenin önemli bir sivil toplum örgütü. Lider çok önemlidir, bu liderler de vasfı olan insanların unvan için değil, bilhassa Düzce için, Bolu için yani iller için gelmesi lazım. TSO birlik ve beraberliği sağlayan bir yer, TSO siyasi bir kurum değil odanın başkan ve yöneticileri göreve geldiklerinden itibaren o bölgenin hakemidir, o bölgede ki insanlarla kavgacı olmaz, hükümetle ve insanlarla diyalog halinde olmalı o bölgeye daha iyi hizmet verebilmek için. Tarafsız bir şekilde hareket edeceksin, gerçek olanda budur taraflı olan kaybeder. Siyasi ilişkilerde taraflı olan her zaman kaybeder, siyasi hükümet ilişkilerinde çok dikkat etmeli. Yönetim kurulu başkanı daha fazla zaman harcayan daha fazla gündemde olan kişidir, meclis başkanı ayda 1 defa toplantıya gelir, meclisi toplar mecliste ki bir yıllık envanter konuşulur bunlarla ilgili ortak akılla o toplantı kapatılır. Oda başkanı ise gerçekten dersine çalışması gereken bir adamdır, güncel olan her şeyi bire bir takip etmek ve bunu kaynağından öğrenmek durumunda.”
Tekstil fabrikaları kapanmıyor
Gelip geçici düşüncelerle kurulan şirketlerin uzun ömürlü olmadığını belirten Semercioğlu, teşvik bitti diye fabrikanın taşınmaması gerektiğini, önemli olanın firmanın kalitesi olduğunu vurguladı.
“Bizim şuanda teşvik olarak Bolu 2. Bölge, organize bölgeler 3. Bölge, Bolu’yu tercih edecek olanlar, Bolu’nun Düzce gibi, İstanbul ve Ankara gibi iki büyük metropol arasında olan küçük bir şehiriz. Daha huzurlu bir üretim düşüncesiyle ancak yatırımcı gelir, bu da ancak Bolu’da olabilir yani kendi bölgesi olduğu için gelebilir. Her şey teşvik değildir, her şey teşvikle halledilecek değildir, bazı yerlerde teşvik vardır ama insan yoktur, kalite yoktur. Bazı yerlerde teşvik yoktur, fabrikana giremezsin ama bunlar Bolu’da yok. Bolu’da her şey düzgün kaliteli işgücü var, yalnız bizde de çok büyük yatırımcı gelmiyor, güzeli, iyisi ve sağlamı geliyor. Biz seçmiyoruz gelen yatırımcılar Bolu’yu seçerek geliyor.Yatırım her bölgeye bilinçli şekilde yaptırılmalı, aksi takdirde esas sorun o zaman başlar.
Teşvikte geri olmamıza rağmen Bolu da tekstil firmaları kapanmıyor, önemli olan firma, önemli olan firmanın pazarı, kalitesi, önemli olan firmanın devamlılığı. Bunlar sağlam temellerde olduğu müddetçe, iyi kurulduğu müddetçe kesinlikle gelip geçici düşüncelerle kurulan şirketler uzun ömürlü olmaz. Tekstil de seçici olmak lazım, tekstilde hala sağlam, işini bilen, müşterisini iyi karşılayan, müşterisinin işini zamanında yapan ve kalitesini kaybetmeyen firmalar var. Her fabrika teşvik olan bölgeye mi taşıyacak firmasını bu bana biraz ters geliyor, bence yarın bu teşvik biter diye tedbir almalı.”
Biz sabah kalktığımızda Düzce’ye bakıyoruz, siz de öyle yapın..
Belediyecilik anlamında iller arasında rekabet olması gerektiğini ifade eden Bolu TSO Başkanı Emin Semercioğlu, “ Biz ve başkanımız sabah kalktığımız zaman Düzce’ye bakıyoruz ne yapmış diye, sizin başkanınız da öyle yapmalı” dedi.
“Şehir merkezlerinin cazip hale getirilmesi lazım, bu belediye başkanının hükümetle olan ilişkilerine düşüyor. Bazı projeleri kendi yapamaz ama gider başbakana bana bu projeyi yapmak için yardımcı ol der. İstanbul’da yapıyorlar, Düzce’ye niye yapmasınlar ki belki de İstanbul’da yapılan projelerin binde biri bu ama bunu istemek lazım. Düzce hızlı gidiyor biz öyle görüyoruz. Düzce vilayet olduktan sonra ilişkilerimiz daha dostane oldu, arkadaşlıklarımız arttı. Rekabet olmazsa olmaz, bizden göreceksiniz siz yapacaksınız, sizden göreceğiz biz yapacağız. Biz sabah kalktığımız zaman Düzce’ye bakıyoruz, Düzce ne yapmış, bizim başkan ona göre hareket ediyor, Düzce başkanın da öyle yapması gerekiyor. Sabah kalksın baksın Bolu’ya, Bolu ne yapmış. Ben işadamı olarak sabah kalkıyorum, önce rakiplerimi inceliyorum, rakiplerim bir ürün yapmış mı, yapmışsa sende onun önüne geçmek için başlıyorsun yarışa bunu yaptığın zaman 2013 yılında ki 500 milyon hedefine gider.”
Turizm Düzce’de yeterli değil
Düzce’nin turizm alanında Bolu’dan sonra tanınmaya başladığını belirten Semercioğlu, Düzce’nin turizm alanında henüz yeterli seviyeye gelmediğini söyledi.
“Bence Düzce turizm açısından yeterli değil ama Düzce’de Bolu’dan sonra tanınmaya başladı. Düzce’de kalkınma ajansının da çok büyük rolü var çünkü kalkınma ajansı bu 5 bölgeyi elinde tutarak yatırımcıları her bölgeye tanıtıyor.”

Haber: H. İŞCAN