Düzce’de iki senede gençler üzerinde yapılan bilimsel araştırma sonuçlarını değerlendiren Kılıç, 7 ilçede 7 okulda ve merkezde 23 lisede 5 okulda bir uygulama araştırması ortaya koyduklarını belirtti.

Kılıç “İncelediğimiz parametrelerden biriside gençlerin intihara bakış açısıyla ilgiliydi.Gençlerden cinsiyet ayrımı gözetmeksizin % 70 e varanı intihara teşebbüsün söz konusu olduğunu belirtmişlerdir.%30-%40 ögrencilerimizinde intihara teşebbüs ettiği gözlenmektedir.Gençlerin daha çok aile baskısı yanlızlık hissiyatı karşı cinsle ilişkileri neticesinde ki durumlarla intihara teşebbüsün gözlemlendiği görülmektedir.” dedi:



İntihar etme şekilleri hakkında da bilgiler veren Yard. Doç. Dr. Kılıç, gençlerin acı çektirmeyecek ilaç ve toksit tercih ettiklerini belirterek, intihar olgusunu ortaya koyarken sosyal etmenleri göz önünde bulundurduklarını belirtti.



Kılıç “İnsanların son dönemlerde modernleşme, kentleşme, toplumdaki hızlı değişim dönüşümlerinde intihar olgusunda arttırıcı bir etkiyi ortaya koyduğu söylenmekte.Bu anlamdada baktığımızda sosyal yaşamda intihara girişmede insanların yalnızlık duygusunu egemen olduğu gözlenmektedir. İnsanların yalnızlık hissiyatına kapılması ya da aile içerisindeki ağır baskılar ya da umursanmama durumları da intihara teşebbüs ya da intihar olaylarının ortaya çıkmasında etken olarak gözükmektedir.” dedi

İntiharın psikolojik nedenlerin temeline baktığınızda sosyal içerikli sosyal durumlarla ilişkili olduğunu gözlemekteyiz” diyen Yard. Doç. Dr. Kılıç, sözlerine şöyle devam etti:

“Biyolojik temelli intiharların daha az oranda gözlendiği görülmektedir.Sosyal içerikli daha ağır basıyor.Buna örnek olarak 1980 yıllarındaki ekonomik krizde insanların ekonomik bunalıma girmesinden dolayı işsizlik unsurlarının ön plana çıkması intihar oranlarında Türkiye’de çok yoğun bir artış gözlemlemektedir.”



Kılıç, “ Cinayetlerin kırsal kökenli, intiharların kentsel kökenli olduğunu söyleyebiliriz. Bunu sosyolojik temellere baktığımızda daha çok intihar olgusundan söz ederken bir ekonomi temelli intiharların arttığı gözlenmektedir” dedi.


DÜ Fen Edebiyat Fak. Sosyoloji Bölüm Başkanı Yard. Doç. Dr. Metin Kılıç “Geleneksel değerler, aile yaşantısı,aile içerisindeki baskın kültürel değerlerin etkisi söz konusuysa daha çok dıştan gelen dıştan gelen bir baskıyla intihara teşebbüsün söz konusu olduğunu söyleyebiliriz. Kırsal kesimdeki insanların daha çok aile yapısı gelenekler, örf adetlerin bağlamında intihara teşebbüs ettiği gözlenmekte. Kentsel yaşantıda ise daha çok işsizlik ekonomik nedenli toplumdaki hızlı değişim ve dönüşümlerin ve teknolojik gelişmelerinde etkisiyle intihar olgusunun ön plana çıktığını söyleyebiliriz.” dedi.

haber; E.TAYHAN