Ak Parti İl Başkanı Metin Kaşıkoğlu, Çavuşlar TOKİ Konutları ihale feshi ve yeni ihale süreci ile ilgili basın organlarının internet sitelerinde attığı yorumlarla tacizde bulunan  ve basının susturulmaya çalıştığını öne süren,kahvehanelerde basın bildirileri dağıtarak AK Parti Teşkilatı ve milletvekillerine ilişkin çeşitli iddialarda bulunan Nizam-ı Alem Ocakları Eğitim ve Kültür Derneği Genel Başkan Yardımcı ve İntek Şantiye Amiri Müjdat Kaval ile ilgili Basın açıklaması yaptı.
Bu konuda kamuoyunda bilgi kirliliği oluşturularak AK Parti Teşkilatı'na çamur atma çabasında olunduğunu ifade eden Kaşıkoğlu, “Bugüne kadar muhatap almadık. Buna bir sivil toplum örgütü kimliğinin katılması, bazı el ilanları ve broşürler dağıtılarak iddiaların tekrarlanması üzerine açıklama yapma gereği duyduk. Söz konusu firma, Çavuşlar TOKİ’de ihale kazanmak suretiyle aldığı işin feshedilmesinden bizleri sorumlu tutuyor. Bizim merkez ilçe yönetim kurulu üyemiz Ali Koç’a peşgeç çekildiği ve bunlardan milletvekillerinin haberdar olduğunu ve İntek’ten işin siyasi güç yoluyla alındığını iddiasında bulunuyorlar.” dedi.
Kamuoyu ile paylaşılan belgeleri gösteren Kaşıkoğlu, Çavuşlar TOKİ’nin 5 Ocak 2010 tarihinde yapılan ihale ile İntex firmasına verildiğini ve iş bitim tarihinin 4 Eylül 2011 tarihi olarak belirlendiğini bildirdi.
Kaşıkoğlu, firmanın 16 Kasım tarihinde başkanlık oluru ile bir süre uzatımı istediğini ve bitiş tarihinin 23 Mayıs 2012’ye kadar uzatıldığı ifade etti. Kaşıkoğlu ayrıca firmanın söz konusu süre içerisinde işi zamanında bitirmeye yönelik kalan sürede ilerleme seviyesi sağlanamadığı takdirde kendi rızaları ile sözleşmenin feshedilmesine ilişkin muvafakat ettiklerine dair yazı verildiğinin de altını çizdi.
Ak Parti, Rant Sağma Mekanı Değildir
 “Ancak firma yetkilileri, işin bitirilmesine yönelik hiçbir önlem almıyor, hiçbir ilerleme kaydetmiyor ve verdikleri taahhüdü yerine getirmiyor.” diyen Kaşıkoğlu, “7 ve 10 Nisan 2012 tarihlerinde şantiyede yapılan kontrollerde aradan geçen 7 aylık süre zarfında şantiyenin ilerlemesinin yüzde 0,36 olduğu farkediliyor. Bunun üzerine 13 Nisan 2012 tarihinde 10 gün süreli ihtarname gönderiliyor. Bu süre bitiminde aynı halin devam etmesiyle sözleşme feshediliyor. Bu kadar açık hükümler dahilinde hem işi yapmayacaksınız hem de belirtilen süre uzatıma riayet etmeyeceksiniz sonra milletvekillerini ve beni arayacaksınız. Şimdi telefonlarımıza bakmıyorlar, milletvekilleri bizle ilgilenmiyorlar diyorlar. Milletvekillerimiz iş takipçisi değildir. AK Parti, İntek firmasına rant sağma mekanı değildir. Burada bir çarpıtma söz konusu.” şeklinde konuştu.
Düzce Halkı Sizi Mi Bekleyecek?
Söylenenlerin gerçek dışı olduğunu vurgulayan Kaşıkoğlu, Kiremitocağı’ndaki prefabrik sakinlerinin de işin gecikmesi nedeniyle mağdur olduklarını söylerken konuyu yargıya taşıdıklarını belirtti.
Kaşıkoğlu, “Burada aslında biz her türlü haksızız, yasal olarak sözleşmeyi uzatma imkanımız yok. Ama AK Parti siyaseti buna müdahil olsun, iş feshedilemeyerek bütün eksikliklerimize rağmen biz yapmaya devam edelim anlayışını bizim sırtımızdan yerine getiremedikleri için ortaya koydukları bir tepkidir. Söylemlerin hiç biri doğru değildir. Milletvekili ve herhangi bir yetkilimiz ihalenin feshi ile ilgili müdahil olmadığı gibi Kiremitocağı'ndaki insanlarımızın çıkarılması o konutların bitmesine bağlıydı. Bu kadar önemli binayı bitiremeyeceksiniz, hiçbir şey yapmayacaksınız. Düzce halkı sizi mi bekleyecek? Bizden beklediklerini bulmadıkları ve ihalede kanuna uygun feshedildiği için feveranlar bundan kaynaklanıyor. Buna nizamı alem ocaklarının bulaştırılması ve bu sivil toplum kuruluşu imzalı bildirilen dağıtılıyor olması ve AK Parti’yi kirletecek iftarlardan dolayı da Cumhuriyet Savcılığına suç duyurusunda bulunacağımızı, maddi ve manevi haklarımızı saklı tutuğumuzu ifade etmek istiyorum. Burası dağ başı değil. Demokrasi özgürlük var diye her isteğine iftira atmak zorunda değildir. Yasalar böyle bir hakkı tanımamaktadır.” şeklinde konuştu.
Hodri Meydan Demek İçin Er Olmak Lazım
Kaşıkoğlu, “Şereften bahsediyorlar. Şereften bahsedenler ancak şerefli olmalıdır. Bu şeref sözü her ağıza yakışacak demek değildir.” dedi. Kaşıkoğlu kendisine İsa Kaval tarafından atıldığı öne sürülen mesajı da basınla paylaştı.
Kaşıkoğlu, “Benim telefonuma 22 Ekim 2012’de gelen mesajda “İstediğiniz kadar basına engel olun bu işten kurutuluş yok. Yeni hamlelerimiz bekleyin bende para çok. Siyaseti alayınıza öğreteceğim. Yandaşlarınızla iyi kenetlenin ki zevkli olsun. Eze eze kepaze olmanız. Hodri meydan.. İsa Kaval” şimdi hodri meydan demek için er olmak lazım. Bir de kilonun tutması lazım. Biz böyle cüssesi tutmayan insanlarla ne meydandan oluruz ne de bunları muhatap kabul ederiz. Söyleneler soytarılıktan başka bir şey değildir. Bu bizim ilk ve son açıklamamızdır.” dedi.

 

Haber; S. KAŞKIR