Sağlık Bakanlığı tarafından Kasım 2011 yılından bu yana yürütülen “Türkiye Aşırı Tuz Tüketiminin Azaltılması Programı” ile fazla tuz tüketiminin sağlık üzerine olumsuz etkilerine yönelik kamuda farkındalık oluşturulmaya çalışılıyor. Bunun yanı sıra aşırı tuz tüketiminin azaltılması amacıyla dünyada olduğu gibi Türkiye'de de “Tuza Dikkat Haftası” etkinlikleri düzenleniyor.Bu yıl 21-27 Mart 2016 tarihleri arasında gerçekleştirilen “Dünya Tuza Dikkat Haftası”nda dolayısıyla yeniden bu önemli konuya dikkat çekildi.

Son yıllarda; daha önceki yıllara göre toplumda aşırı tuzun sağlığa etkileri konusunda farkındalığın biraz daha arttığı ancak yine de tüketilen tuzun fazla olduğu vurgulanırken, özellikle farkında olmadan gıdalarla alınan gizli tuza dikkat edilmesi gerektiğine işaret edildi ve daha az tuzlu olan gıdaları tercih edilmesi önerildi.

Yüzde 55.5’i yemek tuzundan, yüzde 31.9’u ekmek tuzundan

2012’de Türk Hipertansiyon ve Böbrek Hastalıkları Derneği'nce 4 ilde 657 kişide gerçekleştirilen “Türkiye’de Tuz Tüketimi Çalışması'nda kişi başı günlük tuz tüketiminin biraz azalmakla beraber halen sağlığı olumsuz etkileyebilecek düzeyde olduğu saptanmıştı. Söz konusu çalışmada günlük tuz tüketiminin yüzde 55.5’inin yemek tuzundan, yüzde 31.9’unun ekmek tuzundan, yüzde 12.6’sının sofra tuzundan geldiği saptanmıştı.

Sonuç olarak; bölgelere göre farklılık görülmekle birlikte günlük tuz tüketiminin genel olarak önerilenden 2.5-3.5 kat fazla olduğu Türkiye'de günlük tuz tüketiminin 5 gramdan az olması öneriliyor. Dikkat edilecek bu husus, yüksek tansiyon, kalp hastalıkları, böbrek hastalıkları başta olmak üzere şişmanlık, şeker hastalığı ve bazı kanser türlerinden ve kemik sağlığını korumak adına büyük önem taşıyor.

Haber:C.ÜSTÜNER