TMMOB Çevre Mühendisleri Odası Düzce Temsilciliği’nden yapılan açıklamada Ülkemizde özellikle son dönemde yürütülen kamu yararından ve ekolojik bütünsellikten uzak çevre politikaları sonucu; doğal alanların ve kentsel çevrenin istismar edildiği doğa ve kent alanlarının ranta açıldığı ifade edildi ve Çevre sorunlarını dile getiren, yaşam alanlarına sahip çıkan yurttaşların şiddete maruz kaldığı öne sürüldü.
“siyasi irade çevre sorunlarına çözüm üretmekten çok, doğayı yapılaşmaya, ranta, talana teslim etmeyi tercih etmektedir…”sözleriyle mevcut hükümete yüklenilen açıklamada “ "Kalkınma" kavramını yalnızca yapılaşma olarak algılayan bu anlayış, halkın huzurunu, sağlığını, sağlıklı çevrede yaşama hakkını hiçe saymakta,  demokratik katılım kavramını ise tamamen kapsamın dışında tutmaktadır. Odamızın 12. Olağan Genel Kurulu`nda alınan karar gereği 5 haziran haftası "ekolojik yıkımla mücadele" haftası olarak anılmaktadır.”denildi.
Aralarında Düzce’nin de bulunduğu bir çok kentte çevre tahribatının sürdüğü, hava kirliliği gibi sorunların yoğunlukla devam ettiği vurgulandı. TMMOB Çevre Mühendisleri Odası Düzce Temsilciliği, 7 Haziran 2015 Genel Seçimler vesilesi ile bütün siyasi partilere ve adaylara çağrıda bulunarak yapılması gerekenleri şöyle sıraladı.
- Kamu yararı gözeten, teknik birikimi yüksek güçlü bir Çevre Bakanlığı kurulmalıdır.
- Çevre mevzuatı çevre sorunlarını engelleme ilkesi ile yeniden ele alınmalıdır.
- Su Kanunu, biran önce kamu yararı gözetir bir biçimde hazırlanmalı ve bütün toplumsal kesimleri kapsayacak tartışmalarla revize edilerek hayata geçirilmelidir.
- ÇED süreci çevre sorunlarını çözme ve planlamanın bir aracı olarak değerlendirilmeli ve AB mevzuatı ile uyumlu hale getirilmelidir.
- Çevre sorunlarına karşı ve yaşam alanlarındaki projelere dair halkın demokratik katılım koşulları geliştirilmelidir.
- Çevre sorunlarına dair açılan davalar ücretsiz yapılmalı ve çevre ihtisas mahkemeleri kurulmalıdır.
- Çevre Kanunu‘ndan bilim dışı "çevre görevlisi" ibaresi kaldırılarak yerine "çevre mühendisi" yazılmalıdır.
- İklim değişikliğine karşı ithal kömürler çalışan termik santrallerden vazgeçilerek yenilebilir temiz enerji üretimine odaklanılmalıdır.

Haber;S.KAŞKIR