3 yıl önce bugün Düzce sokaklarında seçim heyecanı yaşanıyordu. Düzce halkı, 12 Haziran 2011 genel seçimlerinde 3. dönem için de sandıkta “AK Parti” dedi ve 3 adayı Düzce’ye hizmet için seçti. Sandık başına giden 239 bin 350 Düzceli seçmenin çoğunluğu AK Parti milletvekilleri Fevai Arslan, İbrahim Korkmaz ve Osman Çakır’ı meclise gönderdi. 12 Haziran 2011 genel seçimlerinin ardından tam 3 yıl geçti. Genel seçimlerin ardından geride kalan 3 yılda Düzce Milletvekillerinin performansı da tartışmaya açıldı.

3 yılda Düzce milletvekilleri ulusal basında yaptığı açıklamalarla sıkça gündeme geldi. Mecliste kanun teklifi, yazılı, sözlü önergelerde bulunmayan Düzce Milletvekillileri yine TBMM'de yaptıkları konuşmalarda Düzce’nin sorunlarına yer vermemesi de sıkça eleştirisi konusu oldu…


Medyatik de oldular


Akademisyenlikten siyasete sürpriz bir şekilde geçiş yapan Korkmaz, Düzce Üniversitesi'ne ilişkin, söylemleri ile her zaman dikkat çekti. Özellikle Rektör ve yardımcılarını hedef alan söylemleri nedeniyle muhalefetin sık sık eleştiri oklarını yönelttiği Korkmaz'ın bazı demeçleri yargıya da taşındı. Hakkında meclise fezleke verilen Korkmaz, yine doğru bildiğini söylemekten şaşmayacağını söyleyerek, dokunulmazlığının kaldırılmasından tedirgin olmadığı mesajını verdi. Karma eğitim sistemine ilişkin düşünceleri de Korkmaz'ın gündeme oturmasına neden oldu. Kız ve erkek öğrencilerin ayrı okullarda eğitim görmesi gerektiğini söyleyen Korkmaz'ın “Karma eğitime son verilsin” çıkışı bir çok kesim tarafından eleştirilmişti.


Geçtiğimiz yıla damga vuran söylem ise hiç kuşkusuz Fevai Arslan'dan geldi. Seçim döneminde partisinin büro açılışı sırasında Başbakanı övmek adına sarf ettiği cümleler Arslan'ın başını ağrıttı ve uzun süre ulusal basında tartışma konusu oldu.


Osman Çakır da eleştirilerden kurtulamadı. Bir vatandaş için iş talebinde bulunduğu yazı yanlış yere fakslanınca adı “Torpil yapan vekil”e çıkan Çakır, yaygın medyanın haberlerine konu oldu.


Fikir ayrılıkları yaşadılar


3 yıllık dönemde medyatik olmaktan kurtulamayan vekiller, seçim öncesi birliktelik ve uyum mesajı verse de zaman zaman fikir ayrılıkları da yaşadı. Özel idare genel sekreterliğine getirilecek isim üzerine uzlaşma sağlanamayışı atamanın uzamasına neden oldu.


Yatırımlara bakıldığında ise ödenek bulma noktasında sıkıntı yaşayan Düzce milletvekilleri daha çok bürokratik engellerden dert yandı.


Yapılanlar, bekleyenler, yapılamayanlar...


Seçim öncesi var olan Çoban Dalçık, Yığılca yolu, prefabrik okullar, otoban bağlantısı, terminal milletvekillerinin hızlandırması gereken çalışmaların başında geliyordu. Sarıyayla Barajı, prefabrik okullar, Yığılca yolu ve Kardüz yolu vekillerin 3 yıllık döneminde gözle görülür çalışmaları olurken, ödenek noktasında yaşanan sıkıntı nedeniyle bir durup bir başlayan Kültür Merkezi, Katı Atık Tesisi, Üniversite yolu, terminal ve TEM Bağlantısı projelerinde ise 30 Mart Yerel Seçimleri'nin ardından göreve gelen Mehmet Keleş’in de girişimleri ile bir nebze de olsa aşama kaydedildi.

Bolu Dağı ışıklandırma, üniversite öğrencilerinin yurt sorunu, Devlet Hastanesi inşaatı, kentsel dönüşüm konularında ise istenilen atılım hala sağlanamadı.


Önlerinde 12 ay kaldı


Öte yandan görev sürelerini tamamlamalarına 1 yıl gibi az bir süre kalan 3 milletvekilinin önümüzdeki dönem için de gönüllerinde vekillik yattığı biliniyor. Gerek Ankara gerek Düzce'deki çalışmaları, gerek teşkilatların görüşleri ve gerekse halkın nabzı doğrultusunda belirlenecek olan adayların içerisinde tekrar yer almak isteyen Korkmaz, Arslan ve Çakır'ın son 12 ayı çok iyi değerlendirmesi gerekiyor.

 

Haber;C.Üstüner-S.Kaşkır