7 Haziran Milletvekili Genel Seçimlerinde iki bağımsız adayla tanışan Düzceli seçmen 1 Kasım'da yapılacak olan Milletvekili Genel seçimlerinde artık seçim meydanlarında görünmeyecekler..

ilk kadın bağımsız aday olarak tanınan Ayşe Pişkin, sosyal paylaşım sitesinde yaptığı açıklamada yeniden aday olmayacağını açıklarken “geçen seçim sonucu ve maddi güç en önemli etkenlerden ikisiydi. Aynı zamanda iktidar partisinin her türlü ezici gücü karşısında mücadele etmek zorlukların en büyuğu idi” dedi.
 
“Ben şahsen oyumu partiden çok kişilere veririm” diyen Ayşe Pişkin :” Düzcemle kucaklaşmak ve hizmet vermek isterdim.İnşallah bir gün farklı alanlar da olsa da Duzcem'e hizmet etme lutfuna erişirim. Ait olduğum, baba ocağım için nasıl yüreğimin çarptığını hissedenler bilir” dedi.

            PİŞKİN:”OYUM TEBER'E”

Hayırlı bir seçim dönemi dileğinde de bulunan Ayşe Pişkin, oyunun renginin sorulması üzerine net açıklamada bulundu. Bağımsız Düzce Milletvekili adayı olarak 7 haziran'da seçime giren Ayşe Pişkin,1 kasım'daki oyunun rengini de şu şekilde açıkladı: “Bu kez oyum Sayın Zafer Teber' e dir. Hayirlı bir seçim dönemi diliyor tüm hemşehrilerimi saygı ve sevgiyle kucakliyorum” dedi
           
            ŞAHİN:”NOKTAYI KOYDUM”
7 Haziran 2015 seçimlerinin bir diğer Düzce Bağımsız Milletvekili Adayı Birol Şahin'de 1 Kasım'da aday olmayacağını belirterek, Ak Parti kaynaşlı ilçe teşkilatı kurucu başkanlığını 10 yıl yaptığı  bir partinin “öz eleştiriye tahammülü olmayan bir görüntü çizdiğini”  belirterek “eleştiriye tahammülü olmayan partilerin sonu bellidir. ANAP ve  DYP  gibi partilerde olduğu gibi bitmeey mahkumdur.” diyerek Ak Parti'yi eleşytiren Şahin “ 10 yıl kurucu urucu ilçe başkanlığını yaptığım uzun yıllar aktif olarak siyaset yapan biri olarak şunu gördüm ; rusvetciler , komisyoncular , hırsızlar, ihaleye fesat karıştıranlar , iki yüzluler , yagcilar , siyasette itibar görüyor, mevki ve makamlara getiriliyor... Dürüst siyasetçi mi ? Çok az.
Yolsuzluk yapanlara dokunulmayan bir ülke siyaseti var. Edep ve ahlak yoksunu bir çok siyasetçi mevki ve makamını koruyor. Dürüstlük , doğruluk , halk için çalışmak pek de itibar görmüyor. Yanlışın karşısında olduğunuzda hemen ipinizi cekerler. "Sesini çıkarırsan seni aramızda barındırmayiz" derler.
Siz hiç yolsuzluğu müfettiş raporlari ile , mahkeme kararlarıyla belgelenmis , ceza almış birinin makam sahibi yapıldığını duydunuz mu ? Ben gördüm ve şok oldum. Siz hiç yolsuzluklari belgelenmesine rağmen partiden ihraç edileni gördünüz mü ? Göremezsiniz. Siz hiç ahlaksızlık ve edepsizlik yapanların partilerden ihraç edildiğini duydunuz mu ? Duyamazsiniz. 
Bu şartlarda siyaset mide bulandirmaya başladı. Toplumum değer yargıları , siyasete ve siyasetciye bakışı değişmediği müddetçe, siyaset yapmanin bir anlamı yok. Bu yüzden aktif siyasete NOKTAYI KOYUYORUM...
Meydanları cakallara bırakmayacağiz demiştik ama , ne hikmetse halkın önemli bir bölümü cakallara itibar ediyor. 3 koyun güdemeyecek kişiler mevki makam sahibi yapılıyor. 

Hak ve batıl mücadelesi kıyamete kadar devam edecektir. Bizde her zaman bedeli ne olursa olsun HAKK'ın yanında olacağız. Aktif olarak siyaset yapmasakda hak ve halk mücadelemiz devam edecektir. Aktif siyasete elveda derken , bu zamana kadar bana destek veren tüm arkadaşlarıma , dostlarıma , halkımıza teşekkür ederim. Haklarını helal etsinler. Benimde hakkım varsa helal ediyorum. Allah'a emanet olun..” dedi.

Haber:E.TAYHAN