CHP Bolu Milletvekili Tanju Özcan,siyasetin sıcak gündemi anayasa değişikliği ve referandum sürecine ilişkin Düzce kamuoyunu il örgütünü yaptığı ziyarette basın aracılığıyla bilgilendirdi. Özcan’ın basın açıklamasında Merkez İlçe Başkanı Alaeddin Duran hazır bulundu.
Referanduma kadar Düzce’ye sık sık geleceğini ifade eden Özcan, çalışmalarının bir kısmını Düzce’de gerçekleştirmeye karar verdiğini söyledi.

Cumhuriyeti kuran CHP, egemenliği halka devretti, Şimdi biri çıkmış Bu düzenlemeyle ‘egemenlik halka değil, bana aittir’ demek istiyor
Muhtemel referandum tarihinin 2 Nisan olacağını söyleyen Özcan, sistem değişikliği adı altında rejim değişikliği yapıldığını belirterek, “parlamenter sistem geleneğimiz, 150 yıllık bir gelenek. Kanuni Esasi ile padişah peyderpey yetkilerini halka devretti. Cumhuriyeti kuran CHP, egemenliği halka devretti. Bizim kavgamız şu, 1876’dan bu yana egemenliği biz halka devrediyoruz. Şimdi biri çıkmış peyderpey halka devredilen yetkiyi kendinde toplamaya çalışıyor. Bu düzenlemeyle ‘egemenlik halka değil, bana aittir’ demek istiyor.” dedi.
Sistemle bütün yetkilerin Cumhurbaşkanına verildiğini kaydeden Özcan, yargının şekillenmesini tek kişiye bırakıldığını aktardı.
Ana başlıklar halinde yeni sistemin Cumhurbaşkanına verdiği yetkileri anlatan Özcan, Cumhurbaşkanının yeni tüzel kişilikleri atabilme özelliğiyle bürokrasiyi tek başına belirleyebileceği bu maddenin de Türkiye’nin bölünmesinin önünü açabileceğini kaydetti.
Eğer bu sistem hayata geçerse, bu ülkeyi kuran, bu demokratik sisteme geçişi sağlayan Mustafa Kemal Atatürk’ün kemikleri sızlar.

“Bu sisteme göre; cumhurbaşkanı suçlanamaz ve yargılanamaz”
“AK Parti’lilerin bu sistemi savundukları 2 nokta var.” diyerek konuşmasını sürdüren CHP Bolu Milletvekili Tanju Özcan, şöyle devam etti: “Bir; koalisyon olmayacak bu sistemde… Koca bir yalan, bir koalisyon olma ihtimali her zaman karşımızda. İkincisi, eski anayasada cumhurbaşkanı vatana ihanet dışında hiçbir suçtan yargılanamıyordu bak şimdi yargılamanın önünü açtık; nasıl açmışlar? Yeni anayasada milletvekili sayısı 600’e çıkıyor, 301 milletvekili cumhurbaşkanına bir konuda suçlama yöneltirse, arkasından 360 milletvekili komisyon kurulmasına karar verirse, bu komisyon raporu doğrultusunda 401 milletvekili yargılansın derse kendi seçtiği anayasa mahkemesi üyeleri onu yargılayacak. Ama cumhurbaşkanının 301 oy topladığında parlamentoyu feshetmesinin önünde hiçbir engel yok. Dolayısıyla suçlanamaz ve yargılanamaz.”

“Bunun adı ‘tek adam’ yönetimidir, parlamentonun içi tamamen boşaltılıyor”
‘Diktatörlük’ eleştirilerine AK Parti’nin “Nasıl diktatör olur iki dönem seçilme şansı var.” şeklinde savunma yaptığını belirten Özcan, şunları kaydetti: “Doğru iki dönem ama ikinci dönemin bitmesine üç ay kala parlamentoyu feshettiğinde o dönemden sayılmayacak ve tekrar seçime gidebilecek. Bunu her dönem yaparsa cumhurbaşkanı olarak kalabilir. Bu yetkilerle cumhurbaşkanı hem yasamayı hem yürütmeyi hem yargıyı tek başına kontrol ediyor. Bunun adı ‘tek adam’ yönetimidir. Dünyanın hiçbir yerinde seçilmiş olup bu kadar yetkisi olan yok. Bu sistemde cumhurbaşkanı her şeye hakim ama cumhurbaşkanına hesap soran kimse yok. Parlamentonun içi tamamen boşaltılıyor.”

“Boş kağıda imza atın diye mi Düzceliler sizi parlamentoya gönderdi”
Parti olarak Cumhurbaşkanlığı Sistemi ile ilgili çok ciddi kaygılarının olduğunu ve bu kaygıları kimsenin gidermediğini ifade eden Özcan, konuşmasını şöyle sürdürdü: “AK Parti’nin Düzce milletvekilleri dahil 316 AK Parti milletvekili daha teklifi görmeden imza verdi. Bu şunu gösteriyor, 80 milyonun menfaatini değil 1 kişinin menfaatini kolladıklarını gösteriyor. Milletin değil sarayın vekilleri olduğunu ispat ediyor. Düzceliler sorun milletvekillerinize, milletvekili olarak boş kağıda imza atın diye mi Düzceliler sizi parlamentoya gönderdi, ne getirdiğini bilmediğiniz bir düzenlemeye peşinen evet deyin diye mi sizi parlamentoya gönderdi, bizim egemenlik yetkilerimizi alın saraya bağlayın diye mi gönderdi? Düzceliler bunu sormalı. Ben de bu soruların cevabını bekliyorum. AK Parti milletvekillerinin yüzde 99’u şu düzenlemenin ne getirip ne götürdüğünün farkında bile değil.”

“Vatandaşım bunlara boyun eğmesin”
“Eğer bu sistem hayata geçerse, bu ülkeyi kuran, bu demokratik sisteme geçişi sağlayan Mustafa Kemal Atatürk’ün kemikleri sızlar.” diyen Özcan, “Bunların en zararsız dönemleri çıraklı dönemleriymiş. Kalfalık ve ustalık dönemi ve hatta sonrasındaki dönem Türkiye’nin başına resmen bela olmuş. Vatandaşım bunlara boyun eğmesin. Referandumdan hayır çıkarsa ekonomik olarak bundan daha kötü olmaz, terör anlamında bugünkü Türkiye’den daha kötü bir Türkiye olmaz. Ama evet çıkarsa sonumuz ne olur onu da Allah bilir.” şeklinde konuştu.