Düzce Ticaret ve Sanayi Odası Yönetim Kurulu Başkanı Fahri Çakır, 1 Ocak 2018 tarihinde yürürlüğe giren 7036 Sayılı İş Mahkemeleri Kanunu’nu ile iş uyuşmazlıklarında dava şartı haline gelen arabuluculuğun iş dünyasına olan etkilerini yazılı bir açıklamayla değerlendirdi. Dava şartı arabuluculuk ile iş dünyasına yeni bir soluk geldiğini vurgulayan Çakır, yeni düzenlemede emeği geçen herkese teşekkür ederken, camia olarak sistemin başarısı için üzerlerine düşen ne varsa yapmaya devam edeceklerini vurguladı.

“Arabuluculukta anlaşılan konular tekrar dava konusu yapılamayacak”
Çakır, İş Mahkemeleri Kanunu kapsamında yapılan yeni düzenlemelere ilişkin yaptığı açıklamada, arabuluculuk görüşmeleri sonunda anlaşmaya varan işçi ve işverenin, üzerinde anlaşılmış olan hususları tekrar dava konusu yapmasının mümkün olmadığını belirtirken, düzenlemenin iş dünyası için önemli bir zamandan tasarruf sağlayacağını ifade etti.

Çakır, “İşçi de işveren de ihtiyacını karşılarken bu sorunla uğraşmayı bırakacak, enerjisini, potansiyelini ve zamanını başka işler için kullanabilecektir.” dedi.

“Arabuluculuk sürecindeki gizlilik emsal kararlar oluşmasını engelleyecek”
“Klasik yargılama usulleri ile iş dünyası için büyük sorun haline gelen emsal kararlar; işçi ve işverenin aralarında yapacağı arabuluculuk anlaşma metni gizli olacağından tüm taraflar ve arabulucu bu gizliliğe uymak zorunda olduğundan bir sorun olmaktan çıkacak ve emsal oluşturmayacaktır.” diyerek sözlerine devam eden Düzce TSO Başkanı Çakır, bu değişikliklerin iş dünyası tarafından ayrıntılarıyla öğrenilmesi gerektiğini vurguladı.

Uzun yargılama süreleri nedeniyle yıllarca uğraşılan iş davalarının arabuluculuk ile son bulacağını düşündüğünü dile getiren Çakır, “Vakit nakittir.” sözünün iş dünyasındaki işlerliğinden bahsetti. 

Taraflar bir çözüm üretemezse ne olacak?
Arabuluculuğun genel avantajlarının yanı sıra iş dünyasına olan büyük etkilerinin bu kadarla da kalmadığını belirten Çakır, “Arabuluculuk sürecinde işçi ve işverenin çözüm üretemediklerinin ortaya çıkması halinde arabulucunun bir çözüm önerisi getirebileceğini de sözlerine ekledi.
 
-Yeni düzenleme ile sistem nasıl ilerleyecek?
Çakır, yeni düzenlemeler ışığında sistemi şöyle özetledi: “İşçi, işveren alacağı ve tazminatı ile işe iade talepli iş uyuşmazlıklarında arabuluculuğun dava şartı haline gelmesi ile birlikte taraflar artık ilk oturumda arabuluculuk yolunu deneyecek, arabuluculukta anlaşılmaması halinde mahkemeye başvurabilecek. Sistem adliyelerdeki arabuluculuk büroları üzerinden işleyecek. Arabulucu yapılan arabuluculuk başvurusunu 3 hafta içinde sonuçlandıracak. Tarafların anlaşamaması halinde ilk iki saatlik ücret Adalet Bakanlığı bütçesinden karşılanacak. Taraflardan birinin ilk toplantıya katılmaması sebebiyle arabuluculuk faaliyetinin sona ermesi durumunda toplantıya katılmayan taraf, son tutanakta belirtilecek ve bu taraf davada kısmen veya tamamen haklı çıksa bile yargılama giderinin tamamından sorumlu tutulacak.”

Haber: C. ÜSTÜNER