Saadet Partisi İl Başkanı Birkan Mertol ve parti yönetim kurulu üyeleri haftalık olağan gündem değerlendirme toplantısında, iktidarın insanları susturarak medyayı kendi kontrollerine almaya çalıştığını söyleyerek Saadet Partisi’nin yükselişini hiçbir partinin çabasının engelleyemeyeceğini ifade etti.

“Satmayı bile beceremiyorlar”
14 şeker fabrikasından 4’ünün satıldığını ve satışlarından da 200 milyon doların üzerinde bir kamu zararının yaşandığını kaydeden Mertol, şöyle konuştu:

“Bilindiği gibi 2011 yılında Şeker fabrikaları yine satışa arz edilmişti. İşte 2011 yılındaki rakamlar dikkate alındığında, bugün 84 milyon dolara satılan Bor şeker fabrikasının 149 milyon dolara, bugün 82 milyon dolara giden Kırşehir fabrikası 141 milyon dolara, 132 milyon dolara satılan Çorum Şeker’in 192 milyon dolara, 69 milyon dolara satılan Yozgat Şeker Fabrikası’nın ise 119 milyon dolara satılması gerekiyordu. Arada 211 milyon dolar fark var. Rakamlar gösteriyor ki bu iktidarın fabrika yapmasından geçtik, yapılanı bile adam gibi satmayı beceremiyor. Sayın Cumhurbaşkanı 2011 yılındaki ihaleyi, kamu yararı gözetilmediği için iptal ettirmişti. Şimdi sadece 4 fabrikada 200 milyon doların üzerinde bir kamu zararı var. Bakalım Sayın Cumhurbaşkanı şimdi ne yapacak? Merakla bekliyoruz. Kendisini, ‘Ey Özelleştirme İdaresi, bu işi becermediniz’ diyecek mi? Yerli ve milli olmak bunu gerektirir mi, diye soruyoruz.”

 “Devlet ithalatçı mıdır?”
Başbakan Yardımcısı Bekir Bozdağ’ın “Devlet Fabrikatör Değildir” sözünü hatırlatan Mertol konuşmasını şöyle sürdürdü:

“Peki sayın Bakan, Devlet İthalat firması mıdır? Neden Romanya’dan, Ukrayna’dan hatta Brezilya’dan hayvan ithal edip kendi besicinizin karşısına rakip olarak çıkıyorsunuz. Türkiye’de binlerce dönüm arazi ekilmeyi beklerken, yurtdışında çiftlik kurup, kendi çiftçinizin karşısına rakip olarak çıkıyorsunuz. Peki sayın bakan, devlet inşaat şirketi midir? Devlet fabrika yapmaz diyorsunuz da, neden inşaata gelince Türkiye’nin en büyük müteahhidi oluyorsunuz. Devlet fabrikatör değilse, gardiyan hiç değildir. Biz gardiyan devlet değil, garson devlet istiyoruz. Çünkü bu ülke cezaevi yaparak değil fabrika kurarak kalkınır. Adalet, cezaevlerinin sayısını arttırarak değil adil bir hukuk sistemi kurarak sağlanır.”

“Hükümetin hesabı mı yanlış Diyanet’in mi?”
 Diyanet İşleri Başkanlığı’nın belirlediği fitre miktarının 19 TL olduğunu kaydeden Mertol, asgari ücret üzerinden yüklendiği hükümeti şu sözlerle eleştirdi:

“Bildiğiniz üzere fitre miktarı bir kişinin bir günlük asgari ihtiyacını karşılamak üzere hesaplanır. Buradan yola çıkarak hep birlikte bir hesap yapmak istiyorum. Bugün 5 kişilik bir ailenin fitre miktarına göre bir aylık ihtiyacı olan para asgari 2 bin 850 liradır. Bugün Türkiye’de 14 milyon çalışanın 6 milyonu asgari ücretli. Peki, Türkiye’de asgari ücret ne kadar? Bin 600 lira. Şimdi soruyorum bu ülkede Diyanet İşleri’nin hesabı mı yanlış, hükümetin hesabı mı? Bu fitre hesabı bile milletin içine düştüğü dar boğazı anlamaya yeter. Çay simit hesabı yaparak iktidara gelenler bugün otursunlar bu hesabı gözden geçirsinler. Demagoji yapmak yerine bu milletin gerçek sorunlarını görsünler, bunları düzeltmeye çalışsınlar.”

“Biz mutlaka bir ittifak yapacağız; bu ittifakı da milletimizle yapacağız”
Saadet Partisi olarak milletle ittifak yapacaklarını kaydeden Mertol, “Milletimiz bir umut ışığı arıyor. Bize soruyorlar, ittifak yapacak mısınız? Elbette biz mutlaka bir ittifak yapacağız. Çünkü ittifak yapmazsanız iktidar olamazsınız. Peki, kiminle ittifak yapacaksınız? İşte cevap veriyorum. Biz fitre parasına muhtaç hale getirilmiş 6 milyon asgari ücretliyle ittifak yapacağız. Biz yarı fiyatına satılan Şeker Fabrikası işçileriyle, pancar ve tütün üreticileriyle ittifak yapacağız. Bylock mağduru, zoka mağduru, mor beyin mağduru, KHK mağdurlarıyla ittifak yapacağız. Sizi taşeron köleliğinden kurtarıyoruz denilerek kandırılan 4C’lilerle ittifak yapacağız.  Biz milletimizle ittifak yapacağız” diye konuştu.

Haber: Ö.YILMAZ