“FETÖ, PKK, PYD, IŞİD hepsi temizlenmeli”
İlk olarak Türkiye'deki bütün terör örgütü mensuplarının temizlenmesi gerektiği üzerinde duran MHP İl Başkanı Yılmaz, şöyle konuştu: “Türkiye Cumhuriyeti, çok güçlü durması gereken bir ülke. Bizim gündemimizin sadece darbe olmaması lazım. Bizim uzun yıllardır terör gündemimiz var, ekonomi gündemimiz var. Bunlar göz ardı edilmemeli. Bu cunta muhakkak ki çok önemli, bir an önce Türkiye Cumhuriyeti Devleti organlarının ve kurumlarının içine sızmış bütün terör örgütü mensuplarının temizlenmesi gerekiyor. Sadece FETÖ için demiyorum, PKK, PYD, IŞİD hepsi temizlenmeli. Bunları temizlemeden Türkiye Cumhuriyeti’nin hedeflerine ulaşması çok zordur.”
“OHAL gereklidir ancak kısa sürmelidir”
MHP Düzce İl Başkanı Ümit Yılmaz, MHP olarak OHAL kararını desteklediklerini ancak olağanüstü hal durumunun kısa sürmesi gerektiğini ifade etti. Yılmaz, “15 Temmuz’da yaşanan bu cunta olayı, siz de takdir edersiniz ki olağandışı bir durumdur. Olağandışı durumlarda, olağanmış gibi davranmak pek mümkün değildir. Ama bu hukuk devleti kisvesinden çıkmak anlamına gelmemeli. Olağanüstü Hal bir takım güvenlik ve adalet kurumlarının işe daha çabuk ve daha kestirme yoldan müdahalesi için gereklidir, kısa sürmelidir, bir an önce toparlanılmalıdır. Daha önce de OHAL’i biz Milliyetçi Hareket Partisi olarak desteklediğimizi söylemiştik. Ama bir an önce dediğim gibi sonuçlanmalı.” şeklinde konuştu.
“Yanlış anlaşılan insanlar kesinlikle cezalandırılmamalı”
Bazı vatandaşların sosyal medya üzerinden yaptıkları paylaşımların yanlış anlaşılmalara yol açabildiğini belirten MHP İl Başkanı Yılmaz, “Hukuk sınırları altından çıkmadan, bir takım eleştirileri sanki terör örgütüne destekmiş gibi algılamadan adaletin tecelli edilmesi lazım. İnsanlar televizyonlarda gördükleriyle, eleştirel yaklaşımlarını, kafalarındaki soru işaretlerini sosyal medyada paylaşarak, yanlış anlaşılmalara sebebiyet verebiliyor. Bu tür insanların kesinlikle cezalandırılmaması taraftarıyız. İnsanlar eleştirel noktada birbirlerine hakaret etmeden her türlü paylaşımlarını yapacaktır.” dedi.
“Bizim başka yaşayacak yerimiz yok”
15 Temmuz kalkışmasının ardından siyasi ortama ilişkin de değerlendirmeler yapan Yılmaz, ılımlı bir havanın oluştuğunu ancak parti olarak Düzce'ye ilişkin tespik ettikleri aksaklıkları zamanı gelince en sert şekilde ifade edeceklerini söyledi. Yılmaz, şöyle konuştu: “15 Temmuz’dan beri toplum çok gerildi. Ben siyasetçilerin, iktidarıyla, muhalefetiyle bu konuda üzerine düşen görevleri yerine getirdiğini düşünüyorum. Herkes ılımlı bir tavır takındı. Ama şu unutulmasın ki bizim Düzce çapında her türlü eleştirimiz devam edecektir. Tespit ettiğimiz aksaklıkları, gördüğümüz yanlışları, hataları, yolsuzlukları, usulsüzlükleri. Bunların hepsini en katı şekilde dile getireceğiz. Şu anda ülkenin gündemi tamamen darbe girişimine endeksli olduğu için bu konuları ön plana çıkarmıyoruz. Bunları zaman içinde dillendireceğiz. Çünkü biz Düzce’yi çok seviyoruz ve Düzce bizim için çok önemli. Bizim başka yaşayacak yerimiz yok.”
“Hukuk neyi gerektiriyorsa o yerine getirilecektir”
MHP'de genel merkez ile muhalifleri karşı karşıya getiren kongre sürecine yönelik ise MHP İl Başkanı Yılmaz, son durumu şöyle anlattı: “Kongre sürecinin beklemesi darbeyle ilgili değil. 10 Temmuz’da bir kongre sürecimiz vardı ama mahkeme kararıyla durdurulmuştu. Bizim kongre sürecimizi ilgilendiren bir şey değildi. 2018 yılında normal olağan kongremiz devam edecektir. Milliyetçi Hareket Partisi Türkiye siyasetinde 45 yıllık köklü bir partidir. Biz hak, hukuk neyi gerektiriyorsa, gerek genel merkezimiz ve gerek liderimiz Dr. Devlet Bahçeli bunları yerine getirecektir.”
“Bizim sözümüze kulak versinler”
MHP Lideri Devlet Bahçeli'nin önemli öngörüleri olan tam bir devlet adamı olduğunu kaydeden Yılmaz, geçmişte yaptığı uyarılardan örnekler verdi. Yılmaz, şu ifadeleri kullandı: “Biz ülkenin bu hale geleceğini 2012, hatta 2007 yılından beri sürekli dile getirdik ama liderimize ağza alınmayacak laflar söylendi. Bu olayın böyle olacağı aşikardı. Devlet içinde bazı örgütlerin kümelendiğini o zamanlar tespit ettik. Faaliyetlerinin durdurulması yönünde Liderimiz Devlet Bahçeli’nin açıklamaları vardı. Ama çok ağır ithamlar altında kaldık. 17-25 Aralık sürecinden sonra da yine aynı şeyleri söyledik, hala aynı şeyleri söylüyoruz. Biz çizgimizden hiçbir zaman sapma yapmadık. Bilge bir liderin izinde yürüyoruz. Devlet Bey’in uyarılarını takip ederlerse, Türkiye Cumhuriyeti’nin bekası için doğru ve düzgün olacaktır. Bizim sözümüze kulak versinler. O zaman ülkemiz daha hızlı ileriye gidecektir.”
Haber; C. ÜSTÜNER
