MHP Düzce Milletvekili Ümit Yılmaz, Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde Ürün Güvenliği ve Teknik Düzenlemeler Kanun Teklifi'ne ilişkin söz aldı. Meclis kürsüsünde vekillere seslenen Yılmaz, piyasaya arz edilmesi hedeflenen, arz edilen, piyasada bulundurulan veya hizmete sunulan tüm ürünleri kapsayacak olan Ürün Güvenliği ve Teknik Düzenlemeler Kanun Teklifi'ni bir eczacı gözüyle değerlendirmek istediğini söyledi.

İlacın tanımını yaptı

İlk olarak ilacın tanımını yapan Milletvekili Yılmaz, şöyle konuştu:

"İlaç, canlıların sağlığında teşhise, tedaviye, belirtilerin azaltılmasına veya hastalıklardan korunmaya yarayan doğal, sentetik veya yarı sentetik maddelerden üretilen değişik yollarla kullanılan preparat." kısaca tarifi böyle. Bu kısaca tarifini yaptığımız ürünün güvenliği açısından ne kadar önemli olduğunu hepimizin takdir etmemiz gerekiyor. İlaç, üretiminden nihai kullanıcıya kadar yani son hasta kullanana kadar hatta hasta kullandıktan sonra da yine belli bir süre izlenmesi gereken ve ona göre kanaat sunmamız gereken bir ürün, o yüzden de uzun bir zamanı alıyor.”

“Geçmişte yaşadığımız birçok acı hadise var”

İlacın ürün güvenliği açısından çok önemli olduğunun altını çizen Yılmaz, sözlerine şöyle devam etti: “Kendimizin ve sevdiklerimizin hayatını bu kadar yakından ilgilendiren ilacın ürün güvenliği açısından eczanelerin haricinde internet, televizyon, market ve hatta benzincilerde satılmasına, kontrolsüz olarak satılabilmesine anlam verebilmek pek mümkün değil. Geçmişte yaşadığımız birçok acı hadise var. Bu acı hadiselere rağmen hâlâ internetten, televizyonlardan ve dediğimiz gibi marketlerden gıda takviyesi, zayıflama ürünü, beslenme ürünü ve benzeri isimler adı altında içeriğinde ne olduğu belli olmayan ürünler satılmaya devam ediliyor. Gıda takviyesi, beslenme ürünü ve zayıflama ürünü türünden aldatmacalarla tanımlanan bu ürünlerin halkın sağlığını geri dönülmez şekilde tehdit ettiği hepimizin kabul etmesi ve ona göre önlemler alması gereken bir durum. Özellikle ilaç güvenliğini ve halk sağlığını tehlikeye atan bu tür ürünlerin satışının engellenmesi için son yıllarda gerçekten etkili önlemler alınmışsa da -bu önlemlerin yetersizliği- hâlâ daha satılabildiğini gördüğümüz zaman önlemlerin tam anlamıyla alındığını söylemek pek mümkün değil. Daha düne kadar internet üzerinden konfeksiyon, inşaat malzemesi satan yerler bile artık ilacı internetten satmaya başladılar. Bunun bir an önce engellenmesi gerekiyor. Bu tür ürünlerin internet, televizyon ve market türevi, eczane dışı yollardan satılmasının engellenmesinde ilgili kurum ve kuruluşların sorumluluğu büyük.
 

“Bunun önleminin bir an önce alınması lazım”

Sağlık Bakanlığı’ndan ruhsat almakta zorlanan veya alamayan firmaların "gıda takviyesi" ya da "zayıflama ürünü" adı altında Tarım ve Orman Bakanlığı’ndan ruhsat aldığını belirten Yılmaz, şunları kaydetti:

“Bu ürünleri bu şekilde satıyorlar, hatta birçoğu ruhsat almaya ihtiyaç bile duymuyor, televizyon kanallarından çok rahat bir şekilde bu ürünleri satabiliyorlar, toplum sağlığını da tehlikeye atıyorlar.

Bu ilaçları kullandığını en yakınından dahi sakladığı için hangi şikâyetlerle hangi sağlık kurumuna gittiğini tespit edemiyoruz; bunun önleminin bir an önce alınması lazım. "RTÜK var; RTÜK, televizyondan satışları engelliyor." diyorsunuz. Açın televizyonları, uydu kanalına girin; orada, bir dizide öpüşme sahnesini yasaklayan RTÜK'ün o ilaçların hangi reklamlarla satıldığına bir bakması lazım.”