Cumayeri Kaymakamlığı’ndan yapılan açıklamada şu bilgilere yer verildi:
İlçemiz Mısırlık Köyünde bulunan ve 2/B maddesi uygulamalarına uyulmadan gerçekleştirilen kadastro işlemlerinden dolayı bir kısım orman olan yerlerin özel mülkiyete konu edildiği hususlarını inceleyen Orman Genel Müdürlüğü Başmüfettişi Ömer Keskin tarafından düzenlenen İnceleme Raporunda, Mısırlık Köyünde 3402 sayılı Yasaya göre yapılan Arazi Kadastrosunda 6831 sayılı yasanın 2/B madde uygulaması ile Hazine adına orman sınırları dışına çıkarılan sahalar içinde Hazine adına tespit ve tescili gereken 62 adet kadastro parselinin Devletin Hüküm ve Tasarrufu Altında Kalan Yerlerden olduğu gerekçe gösterilerek şahıslar adına tescil edildiği, tespit edilmiştir.
Bunun üzerine Düzce Defterdarlığı’ndan konunun tüm yönleriyle görevlendirilecek bir Milli Emlak Denetmenine incelettirilmesi istenilmiş, söz konusu taşınmazlarla ilgili olarak Milli Emlak Denetmeni Mehmet Özenen tarafından 2011/7 sayılı Basit Rapor düzenlenmiştir. Söz konusu raporun sonuç bölümünün V-III maddesi gereğince, kadastro işlemleri sırasında şahıslar adına tespit ve tescil edilen 62 adet taşınmazın 6831 sayılı Kanunun 2/B maddesine konu yerlerden olduğundan, 3402 sayılı Kanunun 12 nci ve 6831 sayılı Kanunun 5831 sayılı Kanunun 5 inci maddesi ile eklenen Ek 10 uncu maddesine istinaden tapu iptal ve Hazine adına tescil davalarının açılması gerektiği kanaatine varıldığı bildirilmiştir.
Bunun üzerine İdaremiz tarafından Defterdarlık Hazine Avukatlığına 21/11/2011 tarih ve 183 sayılı yazı ile bahsi geçen durumlar anlatılarak söz konusu taşınmazlara ilişkin Hazine adına tescil davalarının açılması istenilmiştir. Alınan 01/02/2012 tarih ve 199 sayılı cevap ile; 02/11/2011 tarihinde 659 sayılı Genel Bütçe Kapsamındaki Kamu İdareleri ve Özel Bütçeli İdarelerde Hukuk Hizmetlerinin yürütülmesine ilişkin Kanun Hükmünde Kararnamenin yürürlüğe girdiği, söz konusu Kanun Hükmünde Kararnamenin “adli uyuşmazlıklarda sulh” başlıklı 9.maddesinin hükümlerine göre dava açılması istenilen 62 adet taşınmazın maliklerinin dava öncesi sulhe davet edilmesi gerektiği, davet sonrası söz konusu taşınmaz malikleri ile sulh anlaşması veya anlaşmazlık tutanağının imzalanması, sulh tutanağını imzalayanlar ile tapuda taşınmazın Hazine adına tescilinin sağlanması, anlaşmayı reddedenler ile anlaşmazlık tutanağı imzalanarak Defterdarlık Hazine Avukatlığına bildirilmesi ve bu taşınmaz maliklerine dava açılacağı hususları bildirilmiştir. Bahsi geçen yazı ve 659 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin hükümleri doğrultusunda İdaremiz tarafından 62 adet taşınmazın maliklerine sulhe davet çağrıları yapılmıştır. Bu tebligatların gönderilmesindeki amaç hem hukuka aykırılığı gidermek hem de açılacak olan davalar Hazine lehine sonuçlandığında vatandaşlarımızın avukat vekalet ücreti, diğer masraflar gibi maddi külfetlerle karşı karşıya kalmamalarını sağlamaktır.  
 Görüldüğü gibi; bahsi geçen taşınmazlar 6831 sayılı yasanın 2/B maddesi kapsamında olan yerlerdendir. Kanun gereği bu taşınmazların ilgili yasa hükümleri doğrultusunda Hazine adına tescillerinin yapılması gerekmektedir. Ancak yapılan Arazi Kadastrosu işlemi sırasında yerlerin Devletin Hüküm ve Tasarrufu altında olan yerlerden olduğu ve zilyetlerinin senetsizden geldiği Kadastro Tutanaklarında belirtilerek şahıslar adına tescilleri yapılmıştır.