Düzce 15 yıl gibi kısa bir zaman öncesinde yaşanan deprem sonucu neredeyse sıfırdan tekrar şehirleşmeye başlamış bir il. Ancak görünen o ki, şehirleşme tamamen plansız bir şekilde ilerlemiş ve bu plansız şehirleşme sadece görsel olarak bizi rahatsız etmekle kalmıyor ne yazık ki.

 


Tali Yollar Labirent Gibi!


Merkezdeki ara sokakların yüzde 99’u tek yön. Ara yolda bir noktaya gitmek istendiğinde, bu bazen imkânsız bir hal alabiliyor ve araçla çıkmaz bir labirentte döner gibi birkaç tur attıktan sonra istenilen noktaya ulaşılabiliyor. Kimi zamansa şoförler pes edip, aracı bırakıp, gidecekleri yere yürüyerek gitmeyi tercih ediyor. Ara yollardaki başka bir sorunsa, yolun hemen köşesinden başlayan yüksek bahçe duvarları. Özellikle T kavşaklarda başka bir aracın geldiğini görmek için, kimi zaman komple yola çıkmak gerekiyor. Bu da kazaya davetiye çıkaran başka bir durum!

 


Parklanma’da Düzce İçin Büyük Sorun!


Her köşede bir park alanı olduğu gerçek ancak bu park alanlarına uygulanan fiyatlar fahiş. Yarım saat parklananın da 1 gün boyunca sabit duranında “3 TL” ücretlendirilmesi, Düzce içinde görmek istemediğimiz manzaraların oluşmasına neden oluyor. Ücret ödemek istemeyen sürücüler, kaldırımlara, daracık ara sokaklara, yol kenarına park eden araçların yanına 2. Sıra olarak araçlarını park ediyor. Hem trafiğin akışı, hem de yayaların güvenliği için bu noktada büyük sıkıntılar ortaya çıkıyor.

 


Kural Mı? O da Ne!


Trafiğin başka bir sorunu da yolun içerisindeki yayalar. Vatandaşların yaya geçitlerini kullanmıyor olmasının sebebi bilinmez ancak canlarını hiçe sayarak, akan trafiğin içine kendilerini bıraktıkları kesin. Sinyalizasyon olan yerlerde ise kırmızı ışık yanıyor olmasının ne yazık ki bazı vatandaşlarımız için hiçbir anlamı yok. Bu sebepten ötürü yaşanan kazalarınsa önü alınamıyor! Belli aralıklarla yayalar araçlar tarafından yaralanıyor, hastanelik oluyor.

 


Tek suçlu yayalar mı?


TÜİK verilerine göre ise Düzce’de gerçekleşen kayıtlı trafik kazalarının % 90’ından fazlası sürücü hatalarından kaynaklanıyor. Önümüzdeki yıl yeni veriler açıklandığındaysa bu oranların düşük olması tek temennimiz.

Haber: S. Dervişoğlu