Suriye'de şiddetini arttırarak devam eden savaş nedeniyle yüz binlerce kişi evini, ülkesini terk ederek, komşu ülkelere sığınmaya devam ediyor. Bu zorlu süreçte Suriye'de çıkan savaşta mağdur olan Bin 600 civarında Kafkas kökenli Suriye vatandaşı da Kafkas Dernekleri Federasyonu (KAFFED) bünyesinde kurulan Kriz Komitesi aracılığıyla Türkiye'deki soydaşlarının yanlarına yerleştiriliyor. Düzce’de ise yaklaşık 25'e yakın aile bulunuyor.

 

Düzce’de nüfus yoğunluğu fazla olan Çerkes ve Abazalar de savaş mağduru soydaşlarına sahip çıkarak dayanışmanın örneğini sergiledi. Bizde o ailelerden birinin evine konuk olduk. Ali Baş ve Asiye Baş 15 kişilik Suriyeli iki aileye evlerinin kapılarını açtı. Yaklaşık 3 buçuk aydır Yakup ve Kabartay ailelerini misafir eden Baş ailesi, ortak dilleri Çerkesce ile anlaşıyor. Gençler Çerkesce bilmemesi nedeniyle dil zorluğu yaşasa da bir şekilde anlaşmayı başarıyorlar. Düzce Kafkas Derneği aracılığı ile Düzce'ye gelen ailelerin masrafları da dernek aracılığıyla karşılanıyor. Evlerinin kapılarını açan Ali Baş, Suriyeli ailelerin tek isteklerinin huzuru bir yuva olduğunu söyledi.

 

Sadece huzurlu uyumak istiyorlar..

 

Ali Baş, “ Suriye’de yaşayan Çerkesler savaştan sonra Arapların içinde olmak istemedikleri için küçük çocuklu ve yaşlıları olan aileler ülkeyi terk etmeye başladı. Gidecekleri yerlerden biri de Türkiye’deki uzak akrabaları ve Kafkasya’ya gittiler. Yaklaşık 3 buçuk aydır bizimle birlikteler. Bunlar kalabalık aileler. Dayalı döşeli ev gerekiyor. Faturaları ödeniyor. Çok fazla bir beklentileri de yok. Sadece huzurlu uyumak istiyorlar. Oradaki savaştan sonra güvenli bir ortam arıyorlar. Düzce Kafkas kültür derneği üyelerimiz tarafından tüm masrafları karşılanıyor. Savaş bittiğinde hepsi dönmek istiyor. Çalışma izinleri sorunu çözülmek üzere. Tüm ailelerimizin de oturma izinlerini çıkardık. Fazlada yük olmak istemiyorlar.Eğitim konusu problem. Eğitimle ilgili okul müdürü arkadaşlarımızla görüştük. Okula gitmeleri için hiçbir engel yok. Dönem ortasında geldikleri için biraz çekimser kaldılar.”dedi.

 

Ortam çok kötü

 

Yakup ailesinin reisi İyad Yakup, ülkesinde yaşananları ve nasıl yurtlarını terk etmek zorunda kaldıklarını anlattı.

 

Yakup, “Yaşananlar hiç hoş değil. Ortam çok kötü. Çocuklarımızı ve ailelerimiz güvence altına almak için ülkeyi terk ettik. Önce Rusya’ya gittik ama orda umduğumuz bulamadık burada daha sıcak bir ortam bulunca buraya yerleştik. Buradaki karşılama bize çok sıcak geldi burada çok mutluyuz. Savaş öncesi çok mutlu bir hayatımız vardı. Refah seviyemizde iyiydi. Savaş nedeniyle hiçbir şey kalmadı. Çoğunun evleri yıkıldı. Evlerimiz eşyalarımız her şeyimizi bıraktık geldik. Televizyondan gördüğümüz kadarıyla hoş değil. Yorum yapmak da çok zor. Savaş bitince dönmeyi düşünüyoruz. Evimi toprağımız orda. Dilimiz ülkümüz ayrı.”diye konuştu.

Askere gidenler geri gelmiyor

 

Savaş ortamında oğlunu askere gitmesini istemediği için ülkesini terk eden Mine Kabartay ise kaçış sebeplerini şöyle anlatıyor.

 

“Oğlumu askere gitmesine 2 ay kala alıp geldim çünkü askere gidenler geri gelmiyor. 3-4 sene askerlik yapanlar var yada büyük ihtimalle ölüyor.”dedi.

 

Oraya dair anlatacak birşey bulamıyoruz

 

Kadınlar, kendi bakış açılarına göre savaş ortamını anlatırken, ülkenizde neleri özlediğiniz diye sorduğumuzda söyleyecek bir şey bulamadılar. Mine Kabartay, “Güvenlik çok az. Dışarı çıkamıyoruz. Aradığımızı bulamıyoruz. Bulabildiklerimiz de çok pahalı hayat pahalılığıda çok yükseldi. Kimin kimi vurduğu belli değil.Çocukları okula gönderemiyorduk. Güvenlik çok kötü. Oraya dair anlatacak pek bir şey bulamıyoruz.”şeklinde konuştu. 

Haber: S. KAŞKIR