Gelişen teknoloji artık çoğu mesleğin kaybolmasına sebep oluyor. Neredeyse her alanda artık üretimlerin makinelere dayalı olması pek çok el sanatının direnemeyerek tarihin tozlu sayfalarında yerini alması sonucunu doğuruyor. Pek çok meslekte olduğu gibi terzilik mesleği de yavaş yavaş zamana yeniliyor. Bir dönemin gözde mesleklerinden olan terzilik hazır giyim sektörünün gelişmesi ile birlikte bitme noktasına geldi.

 

 

Teknolojinin ilerlemesiyle fabrikasyon üretime geçen giyim sektörünün temel taşları terzilerin az bir kısmı sağdık müşterileri ile ayakta kalmaya çalışırken, bir çoğu ise tek tek kepenk kapatmak zorunda kalıyor. Bizde son zamanlarda kıyafet dikmekten çok tadilatla uğraşan terzilerimizi ziyaret ettik. Çaylarını içip, hem sohbet ettik hem de dertlerini dinledik.

 



Eskilerin deyimiyle "Altın bilezik" sözü ile tanımlanan terzilik mesleğine 65 yılını veren Zeki Veli, bugüne kadar 8 kalfa yetiştirmiş. Ancak 75 yaşındaki Veli mesleğini yaşatacak yeni çıraklar bulunmamaktan yakınıyor. 10 yaşında babasının bir terzinin yanına vermesi ile bu meslekle tanışan Veli, terziliğin geldiği son durumu “Eskiden iyiydi şimdi öldü diyebiliriz” şeklinde özetliyor.

 



Mesleğe küçük yaşlarda başlayan Veli, “Babam beni, Düzce’de çok tanınan bir ustanın yanına verdi . Onun yanında 14 yıl çalıştım. Askere gidip gelince kendi dükkanımı açtım. O günden bu güne bu mesleği yapıyorum. Eskiden el işi çoktu makine işi zayıftı. Ben 8 kalfa çalıştırdım. Benden sonra bu işi yapacak terzi olmayacak.“ diyor.

Pek çok meslektaşının sadece tadilatla para kazandığı günümüzde 65 yıllık terzi Veli, hala özel müşterileri için dikimler yapıyor. Eskiden el emeğinin daha fazla olduğuna dikkat çeken Veli, yapılan ürünlerin pek çoğunun kalitesiz olduğunu savunanlardan…

“Konfeksiyonlar bizim belimizi büktü.” diyen Veli, “Bir çoğu adi kumaştan yapıyor. Aramızda çok fark var. Onların temeli sağlam değil. Onlar tamamen makine işi. Orda yapılan iki sene dayanırsa bizimki 10 sene dayanır. Eskiler hala bizi tercih eder.” dedi.

 

 

65 yıllık terzi Veli’nin yanından çıkıyor ve Düzce’nin en genç terzilerinden birinin yanına gidiyoruz. Oda konfeksiyonculuğun terziliği öldürdüğünden yakınıyor ve kendisinden sonra mesleğini devam ettirecek bir çırak ya da kalfa olmamasından terzilik mesleğinin bitme noktasına gelmesinden dertleniyor.

 



Şengül, “Çırak olayı şuanda yok. Mesleğimizde yoğunluk tamir üzerine siparişte eski paraları kazanamıyoruz. Meslek 5-10 sene sonra yok olacak. Eskiden kızlarımız evlenirken makine olmadan olmuyordu. Şimdi hiçbir evde yok. Konfeksiyonlara ucuza çalışan arkadaşlarımız var.”diyor. 



Haber: S. KAŞKIR