Düzce Üniversitesi’nin, öğrencilerinin fikir ve deneyimlerini özgürce paylaşabilmesi amacıyla hayata geçirdiği “Açık Kürsü” uygulaması, tüm akademik birimlerde gerçekleştirilmeye devam ediyor. “Geleceği Susuz Bırakma” Eğitim Fakültesi’nin Açık Kürsü konusu “Geleceği Susuz Bırakma” oldu. İstiklal Konferans Salonu’nda düzenlenen etkinlik Arş. Gör. Dr. Pınar Özdemir’in açılış konuşmasıyla başladı. Artan nüfus ile birlikte susuzluğun 2025 yılında ciddi risklere sebep olacağını belirten Arş. Gör. Dr. Pınar Özdemir, bu risklerin kıtlık, iklim değişikliği, beslenme, ziraattaki gerilemeler gibi birçok alanda olumsuz etkileri olacağını söyleyerek gelecek nesillere bırakılacak en büyük mirasın su olduğunun altını çizdi. Program Eğitim Fakültesi öğrencilerinin fikir ve görüşlerini paylaşmasıyla devam etti. Suyun kültürel ve politik tarihine değinen öğrenciler, farkındalık kazanmak adına dinleyicilere temiz suya ulaşmak ne kadar kolaydır? sorusunu yöneltti. Önemli olmasına rağmen insanlığın suyun değerini bilmediğine, günlük hayatımızda basit önlemler ile suyun israfını sağlayabileceğimize ve tüketim çılgınlığını azaltarak su israfını önleyebileceğimize değinen öğrenciler, su kıtlığı ile ilgili 2070’den gelen bir mektuptan bahsetti. Düzce Üniversitesi Çilimli Meslek Yüksekokulu öğrencileri ise “Covid 19 Salgınının Öğrenim ve Aile Hayatı Üzerine Sosyal ve Ekonomik Etkileri” konusunda düşüncelerini paylaştı. Müdür Yardımcısı Öğr. Gör. Dr. Tolga Altaş’ın sunumuyla başlayan etkinlikte, Covid-19’un eğitim alanına etkileri ve salgın karşısında Türkiye’nin eğitime yönelik uyguladığı ortak politikalar konuşuldu. “Eğitim hakkının güvencede tutulması önemli” Eğitim hakkının güvencede tutulmasının önemine değinen öğrenciler; karar vericilerin başta eğitmenler, akademik personeller, öğrenciler ve ebeveynler olmak üzere eğitim paydaşlarının bilgi edinme haklarını önceliklendirmesi ve karar alma süreçlerine katılım haklarını gözetmesi hususunda fikirlerini aktararak, kriz dönemlerinin olumsuz etkilerinin giderilmesine yönelik katkılar hususunda verimli bilimsel tartışmalar gerçekleştirdi. Eğitimin paydaşları bölümünde öğrencilerin, akademisyenlerin ve velilerin salgın sürecinde yaşadığı deneyimlerin paylaşıldığı programda, evlerin aniden eğitim ortamına dönüşmesiyle birlikte değişen rol ve sorumluluklara değinildi. Evlerin fiziki ve teknolojik imkânları, öğrencilerin kendine ait alanları, ebeveynlerin desteği, velilerin dijital becerileri gibi etkenler konuşularak Covid-19 salgınının eğitime etkileri konusunda farklı bakış açıları geliştirildi.