Düzce, 3 bin kişinin müthiş paralar kazandığı ve son girenlerin ise büyük zararlarla karşılaştığı saadet zinciri vurgununu konuşuyor. Öncü Medya Haber Genel Yayın Yönetmeni Sadullah Ünsal, Öncü TV ekranları ve 100.2 Radyo Öncü ortak yayınıyla geniş kitlelere ulaşan “Yorumluyorum” programında, Hik Online isimli bir sistem üzerinden oluşan saadet zincirini ilk kez Düzce kamuoyuna duyurdu. Üyeleri arasında kamu görevlilerinin de bulunduğu Hik Online Sistemi’nin ekranlarının geçtiğimiz hafta cuma günü kapanması ile Düzce’de birçok kişinin savcılık ve polise koştuğunun altını çizen Ünsal, “Para kazanırken herkes coşmuş, istedikleri olmayınca polise koşmuş.” ifadelerine yer verdi.

“Saadet zinciri Düzce’de koptu, milyonluk zararları var”

Hik Online Sistemi üzerinden işlem yapılan Saadet Zinciri’nin ekranlarının kapatılması ile birlikte Düzce’de milyonluk zararların olduğunu dile getiren Ünsal, “Bugün yorumlayacağımız konu, belki de 2021 yılının en dikkat çeken konusu. Cuma günü Düzce’de bir hareketlilik başladı. Neydi bu hareketlilik? Bizim anlayacağımız lisanı halle ‘Saadet Zinciri’ koptu, ekranlar kapandı. Burada da Hik Online diye bir sistem var. Bu sistem Amazon’un, Alibaba gibi firmaların ürünlerini satar gibi, alır gibi gösteren bir saadet zinciri. Bu sistem nasıl işliyor? Dediğiniz zaman, diyelim ki 10 bin TL yatırdınız, 5 gün paramı burada bekleteceğim dediniz, 5 gün boyunca da bu dünya markalarının mallarını burada alıyorsunuz, 10 bin TL’lik alışveriş yapıyorsunuz. Bunun karşılığında firma size hemen bin TL ‘Hoş geldiniz’ parası veriyor. Ondan sonra bu parayı burada 5 gün tuttuğunuz zaman 5 bin TL daha size katılım payı veriyor. Bu parayla sözde alışveriş yapıyorsunuz, ama gece 00:00’dan sonra para hesabınıza geri dönüyor. Bunu nasıl yapıyorsunuz? Aslında mayıs – haziran aylarında bize bir link gelmişti, ben görmüştüm, günde 500 TL kazanmak ister misiniz, 5 bin TL kazanmak ister misiniz, oturduğunuz yerden. Ben bunu asla nazara, itibara almadım. Bana pek iç açıcı gelmedi daha doğrusu. Düzce’nin Aziziye Mahallesi’nden birisi buna çok büyük bir şekilde başlamış, hatta bu İstanbul’daki bağlantılarda kontakları kurduğu iddia ediliyor. Düzce’den de baya kişiler bu saadet zincirine katılmış. Burada nasıl bir sistem oluşturmuşlar? Ürünleri satın alıyor gibi görünüyormuşsunuz, gece saat 00:00’dan sonra da para hesabınıza geçiyor. Buna siz başladınız, bundan sonra birisine tavsiye ettiniz veya o duydu, ‘Ben kazanıyorum, sen de kazan’ dedi. Buna katılan herkese böyle bir paylaşım var. Burada da en önemli mantık ürünleri çok satan ürünler gibi gösterip, bir firmada nizami olan arka planda dönen paranın haddi hesabı yok, ama ön planda ürün satışı gibi, alışveriş gibi görünen bir boyut. Burada bir sistem kurulmuş, Simine isimli bir Çinli Devit denen bir Alman, bunlar pazarlama editörleri. Caroll denen bir asistan, bir de Ella denen bir asistan. Para burada dönerken tek el, yani Bitcoin üzerinden dönüyor para. Ancak parayı herkes yatırırken başkasının üzerinden yatırıyor, ama alırken sadece kimin isimi varsa o alıyor parayı.” diye konuştu.

 İçlerinde yok yok…

Saadet Zinciri’nin içinde çok sayıda kamu çalışanı, esnaf ve vatandaşın yer aldığının altını çizen Ünsal, “Cuma günü bu ekran kapandı, Düzce’de saadet zinciri kapandı. Bu durum Düzce’de 5 bin – 10 bin kişiyi ilgilendiren bir konu haline geldi. Burada bu işi takip eden Türk asistanlar da var. Yani 10 bin TL’si olan haftalık, iki bin 500 TL para kazanıyor, bu sistem de, bu saadet zincirinde. Bunu bilen, duyan, zincire takılanlarda aynı şekilde, bunun hiç arkası gelmiyor. 10 bin TL ile ayda 10 bin TL para kazanıyorsun. Burada birçok insan bu işten para kazanıyor. Burada vergi yok, algı yok, banka dekontu yok. Çünkü bu sistemi, bu Bitcoin denen para sisteminin resmi olarak bir karşılığı yok Türkiye’de. Ama gayri resmi, vergi olmadan, algı olmadan bir para kazanma durumu söz konusu. Buradaki hadisede de insanlar ekranın Düzceli bir inanın açtığını ve ya kapattığını zannediyor ve gidiyor emniyete biz dolandırıldık diyerek suç duyurusunda bulunuyorlar. Ancak burada çok para kazananlar da var. Bu para Paribu, BTC Türk, ve Bilanse denen bir sistem var. Bu sistem üzerinden Bitcoin alınıyor ve satılıyor, ama müthiş bir kazanılıyor. Burada kimler yok ki; avukatlar, doktorlar, adliyeden var, polisler var, kuaförler var, banka müdürleri var, bankacılar var; var da var. Saadet zinciri bu ya; para kazanan var. Ve öyle bir noktaya geliniyor ki; Cuma günü akşamı bu ekran kapatılıyor. Biz bunu duyduk, ama iş resmiyete intikal etmediğinden dolayı, yasal bir süreç başlamadığından dolayı veya emniyette yasal işlem başlamadığından dolayı, biz haberi değerlendirmedik. Ancak bugünlerde bir gelişme oldu. Düzce’den aşağı yukarı 2 bin 903 kişi bu işten müthiş paralar kazanmış. Bunda kamu kurumlarında çalışanlar var, özel güvenlik var, kamu kurumlarındaki birçok önemli insanlar da var. Yani 10 bin TL’sini, 20 bin TL’sini, 50 bin TL’sini yatırıp para çevirmişler.” şeklinde konuştu.

“İşin merkezi ne Düzce, ne Türkiye! İşin merkezi Çin”

Hik Online Sistemi üzerinden yürüyen Saadet Zinciri’nin merkezinin Çin olduğunu kaydeden Ünsal, “Burada da bu işe ilk giren bir kişi var Düzce’den; bu da kendi etrafındaki insanlarla diyalog kuruyor ve daha sonra bu yayılıyor. Ama işin merkezi ne Düzce, ne İstanbul, ne de Türkiye. İşin merkezi Çin ve bütün trafik Almanya üzerinden, Çin üzerinden dönüyor. Burada şöyle bir şey var; mayıs, haziran ve temmuzdan beri parayı kazanan kazanmış. Fakat öyle bir noktaya gelmiş ki insanlar, milyonları dökmeye başlamış insanlar. Yani 100 bin TL’yi yatırıp, 10 bin TL hemen bonus alıyorsun, 5 gün bekledikten sonra 50 bin TL alıyorsun. Ama 5 gün boyunca o ürünleri alacaksın, satacaksın. Vergi yok, muhatap yok. Ne var? Burada bu konuya ilk vakıf olan, giren kimse, bunların 190 – 200 kişilik bir grupları var, bu grupların içinde yarışan yarışana. Bu zincir ya, bu işe ilk giren lider oluyor. O işe ilk giren lider veya o insandan yardımlar isteniyor. Kredi çeken mi dersin, altınını satan mı dersin, parasını bozduran mı dersin; arkadaş bu ne aç gözlülük! Yani hiçbir şekilde 10 bin TL paranın bir ayda 100 bin TL para kazanacağı bir sistem var mı? Vergi yok, algı yok, döviz bürosuna gitmek yok. Paribu, BTC Türk, Bilanse dedikleri Bitcoin üzerinden dönen bir sistem üzerinden parayı kazan getir, 1’e 10 kazan. Burada işin özünde şu var; mesela buna ilk defa ben girdim, ben para kazanmaya başladım, Saadet Zinciri bu ya, benim peşime takıldılar, onlar kazandıkça ben kazanırım, ben kazandıkça onlar kazanıyor, kazan kazan oynuyoruz, ekran kapandığı zaman ‘benim para nerede!’ Sen bana vermedin ki parayı.” ifadelerini kullandı.

“Beraber kazanalım diyenler birbirine düştü”

“O kadar enteresan ki herkes para kazanırken coşmuş, para kaybedince veya istedikleri olmayınca savcılığa emniyete koşmuş.” diyen Ünsal, son olarak şunları söyledi:

“Peki, savcılıkta kimden şikâyetçi olacaksın? ‘Ben de senin gibiyim’ diyor, ‘Belki benim de param kaldı içeride.’ Yani tabiri caiz ise iki ucu necasetli bir değnek, neresinden tutulacağı belli olmayan bir iş. İşin sonunda gittiniz savcılığa ‘Benim 300 bin TL param kayıp.’ Bir kere belgeleri, yapılan işlemi Türkiye Cumhuriyeti devleti tanımıyor ki. Hani nasıl bir yasal dinlemede, savcılık ve mahkeme kararı olmadan, hiçbir dinleme delil olmadığı gibi burada da delil değil. İkincisi, adam diyor ki ‘Karımı alayım!’ Zaten parayı kazanmış, anapara dönmüş ve işin sonunda buradaki sıkıntı ne biliyor musunuz? Burada en çok kaybedenlerden bir tanesi, bu işi duyan emniyet mensupları, sonra gelen esnaflar, belediyedeki bir kısım, sağlıktaki bir kısım, vilayetteki bir kısım, kazanan da çok. Buradan hiç kimse kazandığını söylemiyor. Peki, kazandığını gidiyorsun mahkemeye beyan ediyorsun, ‘Benim bu kadar param vardı.’ diye. Eğer o yapılan işlemler çözüldüğü zaman, mesela 100 bin TL koydunuz, 100 bin TL aldınız, 50 bin TL’de kar aldınız, o 50 bin TL’yi oraya koydunuz çeviriyorsunuz, oldu 300 bin TL, 500 bin TL. Bunu da ispat ettiniz, ‘Buradan alacağım var.’ dediniz. Peki, devlet sormayacak mı? ‘Bunun vergisi nerede?’ diye. İşin enteresanı da şu; bu konuda yardım alınan, bu konuda ‘Beraber para kazanalım.’ diyen insanlar birbirine düşmüş vaziyette. Tam açık olmasa bile aşağı yukarı 3 bin kişinin dahil olduğu ve 100 – 150 kişinin mağdur olduğu bir sistemden bahsediyoruz. Zaten, bunlar aylardır kazanıyor. Kaybedenler de, bu işten çok büyük para kazanmak adına 700 bin TL, 1 milyon para yatıranlar. Hani 1 milyon para yatırıp, 1 ay sonra bu para dönecek ya, bunun akılla, matematikle, ekonomi ile bir izahı olmaz. Şimdi kimden ne isteyeceksiniz, hakkınızı nereden alacaksınız? Yani bu işin merkezi ne Düzce, ne de İstanbul. Bu işin merkezi yurtdışı. Hani kazan doğurduğu zaman inanıyordunuz, öldüğü zaman da inanacaksınız o zaman. İnşallah yürütülen süreçte bir takım veriler ortaya çıkar, kimin ne kazandığını, ne kaybettiğini, kimlerin olduğunu, nasıl olduğunu, bir de belgelendiği zaman, artık o parayı alabilirlerse, uluslararası bir şebeke, bu kadar kolay para kazanılıyorsa, devlet de inşallah burada kazanılan paraların vergilerini alır.”

Programın tamamını izlemek için linke tıklayınız:

https://www.youtube.com/watch?v=8B4nNOxJToA

HABER: Savaş ARI