Düzce'de son aylarda hırsızlık olaylarında artış göze çarpar oldu. Alınan tüm güvenlik önlemlerine rağmen hırsızlıkların ardı arkası kesilmezken güvenlik güçleri kayda geçen vakaların çoğunda failleri yakalamayı başardı. Hırsızlık vakalarının sanılanın aksine gündüz vakti de sık gerçekleştiği Düzce'de ev ve işyerleri hırsızların en fazla hedef seçtiği adresler oluyor. Hırsızlar, nakit para dışında daha çok kolay elden çıkartabilecekleri cep telefonu, bilgisayar ve takıları çalmayı tercih ederken araba gibi büyük araçlar da çalınabiliyor. Bunların yanı sıra elektrik kabloları ve fındık gibi paraya dönüştürebilecek her şey hırsızlar için hedefe dönüşebiliyor. Hırsızlık suçundan yakalanan çoğu failin suç dosyasının kabarık çıkması ise uslanmadıklarını gösteriyor.Kimi hırsızların olaylar esnasında silah veya bıçak çekmeye çekinmediği gözleniyor.

 

Öte yandan Düzce'deki 18 yaş altı hırsızların oranı da dikkat çekiyor. Çocukların başrolde olduğu hırsızlık vakalarına son dönemde yenilerinin eklenmesi sorunun giderek büyüdüğünü ortaya koyuyor. Özellikle henüz okul çağındaki çocukların suça karışması "Neden?" sorusunu da beraberinde getiriyor.

Çocuk niçin hırsızlık yapar?


Pedagoji uzmanlarınca, ‘çalma’ davranışı bir uyum ve davranış bozukluğu olarak ele alınıyor. Bunun kaynağı olarak ise hatalı anne-baba tutumları, değersizlik duygusu, özgüven eksikliği, kıskançlık, rekabet duyguları, sevgi ve ilgi eksikliği gösteriliyor. Fiziksel ve ruhsal ihtiyaçların giderilmeyişi çalma davranışına neden olabiliyor. Uzmanlara göre; yeterince sevilmediğini düşünen, duygusal anlamda yeterince ilgi görmeyen çocuk, başkalarına ait eşyaları çalarak elde edemediği sevgi açığını gidermeye çalışıyor. Bu sebeple, kimsesiz çocuklarda, sokak çocuklarında ve aileleri tarafından dışlanmış çocuklarda çalma davranışı daha sık görülüyor. Çocuklarında çalma davranışı olduğunu gören anne babaların, yanlış yaklaşımlarla işi daha da zorlaştırmamak için, mutlaka bir psikologla görüşmesi, onun yardımıyla çalmanın altında yatan sebebi bulması, bu sebebi ortadan kaldıracak şekilde tutumlarını değiştirmesi tavsiyesinde bulunuluyor. Bunların yanı sıra hırsızlık suçundan ceza alan çocukların tekrar topluma kazandırılmasına dönük çalışmalar da büyük önem taşıyor.

Hırsızlık olaylarına karşı alınabilecek önlemler


Ayrıca hırsızlık olaylarına karşı alınabilecek önlemler ise şöyle sıralanıyor:
- Pencere koluna ilaveten pencereye kilidi takın.
- Balkon kapısı ve pencerelerinin sağlam demir parmaklıklı olmasına dikkat edin.
- Kapılarda çift kilit bulundurulmasına ve geceleri kapı arkalarındaki emniyet zincirinin takılı olmasına dikkat edin.
- Evinizi geceleri kısa süreli terk edeceğiniz zaman bir lambayı yanık bırakın.
- İşyerlerinin kapılarına kilit takılması ve camlarının kepenk ve demir parmaklık ile muhafaza altına alınmasına dikkat edin.
- Hırsızlar eve girdiklerinde ilk önce yatak odalarını karıştırır. Kıymetli eşyalarınızı evin daha değişik yerlerine saklayın.
- Tatile gittiğinizde veya evinizden uzun süreli ayrıldığınızda posta kutusunun anahtarını komşunuza bırakmayı unutmayın. Hırsızlar öncelikle posta kutusu fatura dolu olan daireleri seçer.
- Yeni bir eve taşındığınızda evle ilişkisi olan bazı kişilerde hâla evin anahtarlarının olması ihtimaline karşın mutlaka kilitleri değiştirin.
- Bahçenizde ağaç yetiştiriyorsanız, bunları kapı ve pencerenizin dışarıdan görünmelerine mani olmayacak şekilde budamaya özen gösterin.
- Gecenin ortasında ayak sesleri duyarak uyandığınızda ne yatmaya devam ederek uyuyor süsü verin, ne de hırsıza karşı koyun. Her iki davranış şekli de risklidir. Işığı yakarak ve hareket ederek çok ses çıkarın, kendi kendinize olsanız bile hayali arkadaşla yüksek sesle konuşuyormuş gibi davranın. Bir çok hırsız, riskle karşı karşıya gelmektense boş elle kaçmayı tercih eder. Bu durumda hemen polisi arayıp yardım istemeyi ihmal etmeyin.

Haber; C.ÜSTÜNER