18 Mart, bir milletin var olma ve yok olma noktasında verdiği mücadelede büyük bir zafer. Ancak Çanakkale’den savaşsız geçerlerken bu ülkeye ne oldu bunu fazla tartışmıyoruz. Aziz şehitlerimizi minnetle anıyoruz.

Bugün bahsedeceğimiz konu Düzce Belediyesi’nin iştirak şirketlerine atanan isimler. Dün akşam saatlerinde bu konuyla ilgili bir açılama yapıldı. Yapılan açıklama belediyenin basın biriminde çok mantıklı ve makul bir açıklama değildi. Düzelttiler tekrar yayınladılar ve sonra tekrar yayınladılar derken işlerini doğru yapmadıkları görülüyor. Ama sonuç olarak bir açıklama yapıldı.

NİYET HAYIRSA AKIBET HAYIR OLUR

Burada en çok konuşulan konulardan bir tanesi seçim kaybetmiş başarısız belediye başkanlarının şirket yönetimlerine atanması. ‘Şirket kaybetmiş adamın belediyede, belediye şirketlerinde ne işi var?’ Öncelikle diyoruz ki bunlar belediye şirketleri, hayırlı olsun. Niyet hayırsa akıbet hayır olur.

Ama belediye şirketleri belediye başkanlarının iştiraklerinin bulunduğu şirketler. Bu seçim kaybeden ve şimdi şirketlere atanan belediye başkanları kendi başkanlıkları döneminde bu şirketleri 5 yıl boyunca yönettiler. Bugün de Sayın Faruk Özlü’nün tensipleriyle bu makamlara getirildiler. Çok ciddi eleştiri aldı.

TARLADA İZİ OLANIN, HARMANDA YÜZÜ OLUR’

Eleştirilerden birisi de ’Neden başarısız belediye başkanlarından şirketlere yönetim kurulu üyeleri atandı?’ Bir taraftan baktığınız zaman doğru. Hani diyoruz ya bilime göre yer çekimi var. Peki, gökten itiyorsa ne olacak? Atalar, ‘Tarlada izi olanın, harmanda yüzü olur’ der. Bugün belediye başkanlarına şöyle bir bakalım. Çok basit bir örnek veriyorum. Gümüşova’da bir dönem belediye başkanı olmuş sonrasında başarısız olup seçim kaybetmiş Ahmet Azap. Azap Gümüşova’da 2336 oy almış. Bu da orana vurulduğunda yüzde 44 yapıyor. Karşısındaki Muharrem Tozan yüzde 48 oranında 2500 oy almış. Aralarında uçurum yok ki.

Yine Yığılca’ya bakalım. Burada Muzaffer Yiğit 965 oy almış. Rasim Çam 1114 oy almış. Aralarında yüzde 1-2’lik fark var. Cumayeri’nde de durum bu.

100 OYLA KAYBEDEN ADAM BAŞARISIZ MIDIR?

Tabiri caizse iki öküzün önüne bir samanı paylaştıramayan adamlar çiftliğin kahyası olmuş. Bugün başarısız gördüğünüz belediye Başkanları milletin oylarıyla seçilmişler. Binlerce insanın olurunu, desteğini alarak 5 yıl memleketlerini yönetmişler. Aynı insanlar sonraki, seçimde çok büyük fark olmaksızın küçük farklarla diğerlerini tercih etmiş.

ELEŞTİRENLER SEÇİM NEDİR BİLİYOR MU?

Şimdi ben de gazeteci olarak soruyorum. ‘Ya sen hiç seçime girdin mi? Seçildin mi? Seçildikten sonra 5 yıl boyunca hizmetteyken milletin ağzının kokusunu çektin mi? Paçasına bağlı olmayan adama hesap verdin mi? Yok. Her söze verilecek cevabımız var ama lafa bakarım laf mı diye, söyleyene bakarım adam mı diye bir söz var. Buradan baktığımız zaman siz bir binada dahi yönetici seçilmemişsiniz. Bir mahalleden muhtar seçilmemişsiniz. Rekabet olan bir dernekte başkan seçilmemişsiniz.

KAFALARINA GÖRE YAZIP ÇİZİP KONUŞUYORLAR

Kafanıza göre yazıp, çizip konuşuyorsunuz. Tabiri caizse sen önce kendine bakacaksın. 2 bin 3 bin oy alan dama bir sonraki seçimde kazanamamış ama 2 bin oy alıp 500 oyla kazanamama olmamış ki. 40-50, 150-200 oy aralığıyla seçilmiş. Eğer 40 kişi öbür tarafa oy verseydi o zaman kazanmış olup makbul adam mı olacaktı?

ELEŞTİRENLER SEÇİM NEDİR BİLİYOR MU?

Burada bir yanlışlık var. Ben olaya buradan bakmıyorum. Kimin nereden baktığını da tabii ki saygıyla karşılıyoruz. Ancak bu verilen karar belediyecilikte ve yerel yönetimde ehil olmuş, belirli bir başarı sağlayarak milletin derdini dinlemiş ve ağzının kokusunu çekmiş kişilerin göreve gelmesi kadar doğal ve hayırlı ne olabilir ki? Peki, oraya kim seçilseydi? Bu eleştiriyi yapan bizim gazeteci arkadaşlarımız seçilseydi olur muydu? Veya kim seçilseydi? Buraya bir seçim mi yapılacaktı. Burada Belediye Başkanı Faruk Özlü böyle bir tasarruf gösterdi. Günahı, sevabı, doğrusu, yanlışı onun. Şirketler insan çalıştırmak kolay mı?

ATANAN ESKİ BAŞKANLARIN HEPSİ YÖNETİCİ OLMUŞ İSİMLER

Bu isimlerin hepsi yöneticilik yapmış isimlerdir. Başarılı oldu mu olmadı mı tartışıyor. Neye göre olmuş veya olmamış? Bir insan seçime girer 3 bin oy alır kazanır. Sonraki seçimde 200 y alırsa yerden göğe kadar istediğini söyleyebilirsin. Ama buradaki fark yüzde 1-2. Bizim bakış açımız bu mudur? Bunun hesabını siyasi irade verir.

ÖNDER TONYALI MUHAFAZAKAR KİTLEYE AYKIRI BİR ADAM

Ama burada şu eleştirilebilir. Hani dedik ya ‘tarlada izi olanın harmanda yüzü olur’.  Bir ürün ortaya çıkarken maddi manevi ödün verip dertlenenler, bunun için emek verenler onun nimetinden faydalanacaklar. Önder Tonyalı yönetim kuruluna atanmış, üstüne de Hüdaver Gösterişli’yi koymuşlar. Altta olan da üstte duran da memnun. Tonyalı, ‘selamunaleyküm’ dediğinde ‘merhaba’ diye cevap verecek ve ‘aleykümselam’ diyemeyecek kadar bu muhafazakar kitleye aykırı bir adam. İkincisi Tonyalı’nın Dr. Özlü’ye,  özellikle AK Parti camiasına ve Cumhurbaşkanı Erdoğan’a karşı hiçbir hayırlı ifadesi yok. Bunun burada ne işi var? Bunu eleştirebilirsiniz. Bu çok net!  

ERTAN TAŞLI’NIN HUZUR HAKKI ALMADIĞI BİR BELEDİYE KALMIŞTI

Ertan Taşlı gelmiş. Ertan Taşlı kaçıncı yerden huzur hakkı alacak? Bir eksik bu vardı. Düzce Belediyesi’nden de alsın. Ertan Taşlı Esnaf kefalet Kooperatifi Başkanı. Esnafın halini biliyor. Çarpmayı, toplamayı, çıkarmayı çok iyi biliyor. Bölmeyi de çok iyi bildiği için orada duruyor. En son da belediye şirketlerinden huzur hakkı alaca. Yasal olarak hakkı. Bir o eksikti o da tamamlandı. Bunu da eleştirebilirsiniz.

YILMAZ VE VAROL İSBETLİ KARARLAR

Yavuz Yılmaz, Ulaşım AŞ.’ye getirilmiş. Kim bu adam? Bu adam şoförler odası başkanı. Oraya gidip veterinerler odası başkanını getirecek hali yok. Bu dertler dertlenen, ulaşım konusuna vakıf bir isim. Ve bence de gayet isabetli.

Kenan Varol, işadamı. BELTAŞ’ın yönetimine alınmış. Gayet olumlu. İşi bilen, ticaretten anlayan bir isim.

‘ORAYA NEDEN GELMİŞ’ DEMEK YERİNE GELİNEN NOKTAYA BAKILMALI

Eski milletvekili Fevai Arslan, BELTAŞ’ın yönetim kurulu başkanı oldu. Herkes bir şeyler söylüyor. Lütfen söyleyen adamlar önce gidip orada kurulan mermer tesisini incelesinler. Bir baksınlar, neler oluyor orada. Milyonluk tesis altı senden beri yatıyor, Fevai Arslan gelmiş burayı harekete geçirmiş. Kendi işine 10’dan önce girmeyen adam 8 buçukta oraya gidip akşama kadar sahaya gidip uğraşıp didinip bir şeyler yapmaya çalışıyor. Oraya neden gelmiş o tartışılır ama oradaki harekete bakmak lazım.  Gelinen noktaya bakmak lazım. Oturduğu yerden beri racon kesmek, maval okumak kolay.

Beyler, eleştirmek ve sorun üretmek çok kolaydır. Ama çözüm üretmek lazım. Çözüm, üretim ve fayda odaklı olmak lazım. Atılan taşın ürkütülen kuşa değmesi lazım.

ÖZLÜ’YE KARŞI ÇIKANLARA NE YAPARSAN YAP ‘BİZ İSTEMEZÜK’ DERLER!

Bir de eleştirenlere bakın. Diğer partiler. Arkasında ne var? Ne BELTAŞ umurlarında, ne Faruk Özlü umurlarında. Umurlarında olan sadece muhalif olmak. Bunlara ne dersen de, ne yaparsan yap, ne ortaya koyarsan koy bunlar ‘Biz istemezük’çüler! Niye? Çünkü AK Parti’ye karşı, Cumhurbaşkanı Erdoğan’a karşı bu memlekette iktidara karşı içinde olan husumetleri saklayıp dışında olan belediye başkanlarını eleştiriler. Sen binanda yönetici seçilmemişsin. Sen seçimin ne olduğunu biliyor musun?  Tabii uzaktan davulun sesi hoş gelir! Seçildikten sonra ne olduğunu biliyor musun? Ben biliyorum muhtarlık yaptım gördüm. Benden sonra seçilen adam çok mu faydalıydı onu insanlar gördüler. Ama o an insanların beklentileri, menfaatleri, hesapları uymadığı zaman sen ne yaparsan yap olmuyor.

DÜZCE TARİHİNDE GÖRMEDİĞİ YATIRIMLARI 2021'DE GÖRÜYOR

 Ben şuna inanıyorum ki Dr. Faruk Özlü Düzce için hakikaten bir nimet. Diyorlar ya sokağa inmiyor bizler sabahtan akşama kadar o kahve senin. O çay ocağı benim o kafe senin o büro benim akşama kadar dolaşsa ne olacak ya. İş yaptı ve iş yapılıyor. Ha ortaya çıkan ne var? Ortaya çıkanlar zaten yakında görülür. Bir belediye başkanı 1 sene 2 sene zaten proje ve projelendirme ile çalışmaları olur. Akabinde arkası gelir. Ben şunu görüyorum Düzce tarihinin görmediği en büyük yatırımlar 2021 2022’de geliyor zaten. Bundan sonra bunu söylediğimiz zaman siz yandaş mısınız? Hep eleştirecek miyiz? Hep eksik mi arayacağız? Yani gül dikeni ile sevilir. Hep dikeni mi gıdıklayalım. Gülün o harikulade halinin vakıfiyetini anlatmayalım mı? Konuşmayalım mı?

İKİ ÖKÜZÜ BİR SAMAN BALYASI BÖLEMEYENLER KAFAMIZDA ÇİFTLİK KÂHYASI DİYE ÖTMESİN

Ben Düzce BELTAŞ ve diğer firmalara yapılan atamaların hayırlı, uğurlu olmasını diliyorum. Düzce’de YEYPAŞ varken bunun kısaltılmışı çalışma içinde ye-iç-paylaştı. 3 kişi yönetiyordu bunu. İki erkek bir kadın. Milyonlar tıkır tıkır gidiyor. Entrikanın, oyunun paylaşmanın yemenin içmenin hattı hesabı yoktu belediyenin tesislerinde. En son devirlerinde milyonlarca zarar etmişti. Bugün bir şeyler düzeliyor. Bir şeylerin düzeni birilerinin düzensizliği var. Diyor ki Hazreti Ali ‘ Bir memlekette namuslular ve namussuzlar kadar cesur olmazsa o memleket iflah olmaz. Bu memlekette inşallah namuslu olan, İşbilen eğir kişi aynı zamanda da bu memlekette dertli kişiler işin başına yavaş yavaş gelmeye başladı. Ben inşallah hayırlara vesile olsun. İki öküzün önüne bir saman balyası koyamayan adam kafamızda çiftlik kâhyası diye ötmesin.