Kahramanmaraş’ta meydana gelen ve 10 ili etkileyen depremlerin ardından Düzceli vatandaşlar afet bölgesine yardım göndermeye devam ediyor. Düzce’nin her bölgesinden yardım getiren vatandaşlar belediye binası önünde yoğunluk oluşturdu. Her yaştan yardımsever soğuk havaya rağmen yardım ekiplerinin işlerini kolaylaştırmak adına ellerinden ne geliyorsa yapıyor. Düzceli küçük bir çocuğun kumbarasını depremzedelere yollamasını da değerlendiren vatandaşlar, “eğitim ailede başlıyor ebeveynlerine teşekkür ederiz” şeklinde konuştu. “Bütün millet bizim kardeşimiz” diyerek konuşmasına başlayan Hüseyin Aksoy; Bütün millet bizim kardeşimiz. Allah devletimizin, milletimizin, kimsenin eksikliğini göstermesin. Allah herkesten razı olsun. Tek yürek olmak lazım. Aynı bizim acılarımızı onlar yaşadı bizde onların acılarını yaşadık. Enkazda olanlara Cenabı Allah çok büyük yardımlarını etsin, Allah rahmet eylesin ölülere, kalanlara da Allah sabır selamet versin. Allah razı olsun herkesten” ifadelerini kullandı. Osman Uysal ise : “Yardımlar mükemmelin üzerinde. Depremin acılarını biliyoruz. Tabi ki ona göre davranışlarımız olacak. Elimizden gelen yardımları yapmamız gerekiyor çünkü o acıları çeken insanlarız. Anadan babadan gelen duygusallık bunlar. Ne ekersen onu biçersin” dedi. “YOĞUN DUYGU İÇERİSİNDEYİZ” Düzce Cedidiye Mahallesi Muhtarı Mennan Yesirci, Düzceli vatandaşlara duyarlılıklarından dolayı teşekkür etti. Yesirci: Öncelikle afet bölgesindeki vatandaşlarımıza geçmiş olsun dileklerimizi iletiyorum. Bu afeti Düzceli olarak bizde yaşadık burada. Sahada deprem gününden beri hummalı bir çalışma var. Gerek STK’lar gerek kurumlar olarak herkes elbirliği ile yardımcı olmaya çalışıyor. İnşallah en kısa sürede yaralarımızı saracağız, buna inanıyorum. Geçmiş olsun diliyorum sahada ki arkadaşlara, çalışanlara da Allah yardım etsin. Yoğun duygu içerisindeyiz. Burada bu yardımlaşmayı, etkileşimi görüyoruz. Mevla tekrarını yaşatmasın ama deprem bölgesiyiz, afet bölgesiyiz önlemlerimizi de almamız gerekiyor. Tedbirli olmakta fayda var. Tekrardan geçmiş olsun diliyorum arkadaşlarımıza. Allah yardımcımız olsun. 1999 Düzce depreminde 4 yaşındaydım, büyüklerimiz kadar hatırlamıyorum ama bu son yaşadığımız depremden çok etkilendik. Burasıda çok yoğun ve sıkıntılı geçti. Bölgede arkadaşlarımızın yaşadığı deprem şiddeti daha kuvvetli ve yıkıcıydı. Burada yaşanan depremlerin hala etkisi altındayız. Aynı duyguları paylaşıyoruz. Mevla’m yardımcıları olsun. Düzceli vatandaşlarımız da teşekkür edebiliriz ancak. Yani bu duyarlılık, bu yardım, arkadaşlarımız ilk günden beri burada. Hiçbir kuruma dahil değiller kendileri. Cani gönülden destek olmaya çalışıyorlar. Ben teşekkürlerimi iletiyorum herkese. Herkesten Allah razı olsun. Bizi de aynı şekilde duygulandırdı. Eğitim ailede başlıyor biliyorsunuz. Bu yardım severlik duygusunu da aşıladıkları için de ebeveynlerine ayrıca teşekkür ediyorum” şeklinde konuştu. Gönüllü olarak ekiplere yardımlarda bulunduğu söyleyen Bilal isimli bir vatandaş; “Mesleğim boyacılık ama duyduk. Arkadaşlarımız orada depremzedeler. Aynı duyguları bizlerde yaşadığımız için elimizden gelen her şeyi yapmaya çalışıyoruz. Bugün onlara yarın bize. Her şey karşılıklı. Allah hepimizin yardımcısı olsun. Burada tırlara eşya taşıyoruz. Elimizden geldikçe arkadaşlarımızla birlikte toplu halde yardım etmeye çalışıyoruz. Burada sağ olsun insanlarımızın, vatandaşlarımızın hepsi bir şekilde bir el tutmaya çalışıyor. Bir el bir eldir. Ayrı gayrı yapmadan hepimiz bir arada çalışmalıyız. Az önce muhtarımızın dediği gibi eğitim ailede başlar. Bugün insan nasıl büyürse o şekilde yetişir. Aynı duyguları yaşadığımız için insanlarımızda bu konuda çok duyarlı” cümlelerini kurdu. “DEPREMİN FELAKETİNİN NASIL OLDUĞUNU BİLENLER BİZLERİZ” Gelen yardımların içinde küçük çocukların duygulu notlarını gördüğünü söyleyen Üzeyir Yiğit konuşmasına şu şekilde devam etti: “Düzce depremi en iyi bilen şehirlerden bir tanesi. Yakın zamanda aynı stresi yoğun bir şekilde bizde yaşadık. Şu meydanda görüldüğü gibi bu bir dayanışma meselesi. Acımızı nispeten rahatlatan mutlu şey. O yüzden Düzcelilerin bu dayanışmaya göstermiş oldukları ilgi alakadan ötürü herkese ayrı ayrı teşekkür etmek istiyorum. Oradaki kardeşlerimize de Yüce Allah’tan mucizeler nasip etmesini diliyorum. Çünkü kritik saatlerin eşiğindeyiz. 78 saat eşiğine geldik. Allah bize mucizeler nasip etsin ve enkaz altında olan vatandaşlarımıza inşallah kurtarma ekiplerimiz sağ salim ulaşsınlar. Bu yardımlar elbette er ya da geç ulaşabilir ama enkaz altında sağ olan vatandaşlara sağ bir şekilde ulaşmamız için dua etmemiz gerektiğine inanıyorum. Ben normalde Belediye’deyim. Küçük çocukların bize ulaşan yardımların içerisinde yazmış oldukları notları görüyorum. İnanın artık okuyamıyorum çünkü çok duygusallar. O da çok duygusal bir olaydı.” Düzce Belediye Başkan Yardımcısı Ercan Katırcıoğlu “Düzce insani değerlerinin ne kadar üstün olduğunu bir kez daha ispatladı” dedi. Katırcıoğlu: Bu Aziz Türk Milleti’nin zorluklarda bir vücut olacağının ispatıdır. Türk Milleti yine zor zamanda birlik olmuş, yine zor zamanda birbirine kenetlenmiş, her zaman ki gibi, bir Kurtuluş Savaşı Mücadelesi verir gibi Kahramanmaraş’a ve diğer bölgelerimize ulaşmıştır. Allah oradakilerin yar ve yardımcısı olsun. Şu anda depremi en iyi bilen bizleriz. Depremin acısın, depremin felaketinin nasıl olduğunu bilenler bizleriz. Oradakilerin yüreklerini en fazla içimizde hisseden bizleriz. Oradakilerin Allah yardımcısı olsun, Allah korusun, Allah esirgesin. İnşallah enkaz altında ki vatandaşlarımızın bir an önce hayat dönmeleriyle ilgili devletimiz elinden geleni bütün gücü kullanıyor. Bütün dünya seferber oldu. Allah hepsinden razı olsun. Düzce bütün hassasiyetini yine ispatladı. Düzce insani değerlerinin ne kadar üstün olduğunu bir kez daha ispatladı. Düzce etle tırnak gibi bütün etnik grupların bir bütün içerisinde yaşadığı çok kıymetli bir şehir olduğunu bir kez daha hepimize ispatladı. Hepsinden Allah razı olsun. Maraş depremi bizim 99 depreminden çok daha yüksek. Yere yakınlığı daha fazla. Bu nedenle oradaki depremin Gölcük’te ki ve Düzce’de ki yıkıcılığından daha fazla olduğunu düşünüyoruz. Bilim insanlarının söylediğine göre bugüne kadar dünya tarihinde böyle bir jeolojik olayın rastlanmadığı, görülmediği söyleniyor. Onun için Türkiye büyük bir badireden geçiyor. Allah’ın izniyle birlik ve beraberliğimiz bunu gösteriyor. Yüce Türk milleti bütün güçlüklerin üstesinden gelecektir. Allah’ın izniyle bu sıkıntıları da atlatacağız” şeklinde konuştu. “KONUŞURKEN TİTRİYORUZ” Yardımda bulunmak amacıyla Belediye önüne geldiğini söyleyen Zeynep Özdemirli: “Rabbim bir daha yaşatmasın, çocuklarımız var. Yardımlarda bulunduk. Allah herkesin niyetini kabul eylesin. Dediğimiz gibi bir daha yaşatmasın. Çok üzücü bir durum. Konuşurken titriyoruz. Allah herkesin yar ve yardımcısı olsun. 99 depreminde çocuktum, ufaktım. Daha 5- 6 yaşlarındaydım. Çok iyi hatırlıyoruz. Bu deprem daha kötü bir deprem yani dediğim gibi Allah bir daha tekrarlatmasın. Küçük küçük afetlerimiz olsun ama bu şekilde olmasın. Çünkü canlar gitti, çocuklar gitti, anneler ve babalar gitti, dedeler gitti, herkes gitti. Yapacak hiçbir şey yok Allah’ın takdiri. Sadece dua edeceğiz. Allah herkesin niyetini kabul etsin. Başka bir sözüm yok çünkü ağlarım devam edersem” dedi. HABER: Ece MUTLU - SAVAŞ ARI