Düzce halkı, 23 Kasım sabahı saatler 04:08’i gösterdiğinde büyük bir sarsıntı ile uyandı. 17 Temmuz ve 12 Kasım 1999 depremlerinin ardından 23 yıl sonra yeniden deprem gerçeği ile yüzleşen Düzce’de, yüzlerce bina ağır hasar gördü. Depremin yaralarının sarılması için başlatılan çalışmalar, ilk günden buyana devam ederken, yaşanan depremin ardından gözler özellikle şehir merkezinde bulunan ve 3 deprem geçirmiş 30-40 yıllık harabe binalara çevrildi. Şehrin tam giriş güzergahında bulunan Atatürk Bulvarı üzerindeki eski binalar, harabe görüntüleri ile büyük tehlike saçarken, bu binalar için Düzce Belediyesi’nin hareket geçmesi bekleniyor. Atatürk Bulvarı’nda yaşayan veya işyeri bulunan vatandaşlar, binaların kentsel dönüşüm projesi kapsamında yıkılarak, yerlerine daha modern ve sağlam yapıların yapılmasını istiyor. İşte Bulvar Caddesi sakinlerinin artık miadını dolduran binalarla ilgili görüşleri: “En az 3-4 kat binalar yapılması lazım bu bölgeye” Mustafa Kilci: Bilmiyorum, ama bana göre sağlam değil. Çünkü duyuyoruz sıva çatlağı, beton çatlağı varmış binalarda. Korkuyoruz, bence Düzce Belediyesi’nin bu bölgeyi kentsel dönüşüm projesine alıp, en az, 3 kat, 4 kat binalar yapması lazım. “Bu binalarda oturulmaz” Sezgin Çelik: Düzce’nin yüzde 70’i eski bina… Benim oturduğum bina 1999 depremini görmüş, orta hasarlı. Ben dördüncü katta oturuyorum, korkarak oturuyorum. Kiraya çıkmak istiyorum, biz asgari ücretle geçinen insanız. Vallahi 4 bin-5 bin TL para istiyorlar bizden. Asgari ücret zaten 5.5 bin TL. Geçinmek çok zor, devletimiz ve ülkemiz buna sahip çıksın. Halkımız çok zor durumda, kiralar en başta bunu söylemek istiyorum; kiralar uçtu gitti. Bunlar fırsatçı buna göre kanun çıkarsınlar. Ben 3 günden beri kiralık ev arıyorum, bulamıyorum. Evimde ise oturamıyorum, komple yıkıldı hala oturun diyorlar. Ben de çoluk çocuk var, anne-baba rahatsız. Nasıl yapalım? Şu eski binalara, şu eve 5 bin TL kira diyorlar. Bence Atatürk Bulvarı’na kentsel dönüşüm projesi yapılmalı. Metek TOKİ gibi bir yapılandırma yaparlarsa buralar çok güzel olur. Devletimiz bizleri bir yuva sahibi yapsın, ya kira öder gibi ya uygun bir şey herkesin bütçesine göre bir şey yapsın. Çünkü bu binalarda oturulmaz, ilerideki depremlerde çok büyük can kaybı olacak, vebal var. Bu da kul hakkına giriyor, benim görüşüm. “Kentsel dönüşüm yapılsın, her şeye varız” Gül Demirkıran: Bizim oturduğumuz bina 1999 depreminde orta hasar almış. Fakat eski ev sahipleri bu parayı ödememişler, kimisi ‘yedik’ diyor, bir şeyler çevirmişler güçlendirme yapılmamış yani. Şimdi bu depremde, benim tarafım hasarsız olarak değerlendirildi. Kentsel dönüşüm yapılırsa, her şeye varız. Milletin evine kira ödeyeceğimize, kendimiz öderiz. Sonrada apartmanda 20 sene, 30 sene sonra ev bizim olur. “İnsan öldükten sonra bu binalar dursa ne olacak” İbrahim Ayyıldız: Bu binaya güvenemem bu bina sakat. Tarihi eski bina, demirden çalıyorlar çimentodan çalıyorlar, yapıyorlar. Vatandaş ölmüş ölmemiş kimsenin umurunda mı? Bence bu eski binalar yıkılsın. Can sağlığı olsun, bina durup da ne olacak vatandaş öldüğü zaman, olay bu yani. “Bu binalar ömrünü tamamladı” Tuncay Aktaş: Yaklaşık 23 yıldır 1999 depreminde Atatürk Bulvarı’na geldik, o gün bugün buradayım. Vallahi binalar zaten sahipsiz, kiraları ucuz diye. Hep yeni gelen vatandaşlar kalıyor. Afganlılar, Suriyeliler, onlar da 3 kişi diye tutuyorlar, 30 kişi kalıyorlar. Binalar zaten yorgun, 3 deprem geçirmiş. Allah razı olsun bu binalarda can kaybımız olmadı, yıkılıp da, bizi altında bırakmadı. Yani benim kendi fikrimi soracak olursanız bana göre bunlar ömrünü tamamladı. Aslında teşekkür edip, bu binalardan ayrılmak lazım, benim naçizane fikrim bu. Bu bölgeye kentsel dönüşüm projesi çok da iyi olur, isabetli karar diye düşünüyorum. Çünkü bu belediyenin karşısında çirkin bir görüntü, bütün binalar eski, dış cepheleri kötü yani. Şua gelip baktılar, sağlam raporu verdiler, ama binalarında dışardan bakıldığında hali ortada. Yani yetkililer daha iyisini bilir, daha ciddi bir kontrolle, muayeneler yapılsa, numuneler alınıp bakılsa, tabi ki yenileriyle değiştirilmiş olsa, yani Düzce’nin ana girişinden belediyeye kadar olan bu ada, yani iki cami arası tek yıkılmayan nokta. Burası kentsel dönüşüm projesi için iyi olur diye düşünüyorum. Yani bir kentsel dönüşüm olursa her türlüsüne de varım. “Kentsel dönüşüm projesi istiyorum” Melek Aktaş: 3 tane deprem geçirdik, yani sonuçta binalarımız çok yorgun. Çok şükür eşimin dediği gibi can kaybımız yok. Çok şükür hiçbir hasarımız yok, ama insan bir tedirgin oluyor. Çünkü bu binalar 3 depremi birden geçirdi. Kentsel dönüşüm projesi isterim, kendi dükkanım olduğu halde. Çünkü neden? Dediğim gibi Gürcü Osman Camisi’nden, bu tarafa, hep eski bina. Yani artık tamamladı. Kendimi bildim bileli, bu bina burada artık ömrünü tamamladı diyorum. HABER: Savaş ARI