Öncü TV ve 100.2 Radyo Öncü ortak yayınıyla ilgi ile takip edilen, Öncü Medya Haber Genel Yayın Yönetmeni Sadullah Ünsal’ın hazırladığı “Kitabın Ortasından” programının son bölümüne MHP İl Başkanı İlhami Caboğlu konuk olmuştu. “Açıklamamdan sonra Kayıkcı oda başkanlarını topladı” Programda Ünsal’ın sorduğu soruları yanıtlayan Caboğlu, pandemi döneminde getirilen kısıtlamalarda esnafların durumu ile ilgili Öncü Haber mikrofonuna yaptığı “Oda başkanları gaflet uykusunda” açıklamasını masaya yatırdı. Caboğlu, “Öncelikle biz bir siyasi partide görev almış, il başkanı olarak bir değerlendirme yaptık, bir tespit yaptık. Şimdi bizim ne söylediğimiz çok önemli değil orada. Sadece eğer biz bir şeyler söylemişsek, buna kulak vermelerini, bu konu ile alakalı muhatabı bensem, benimle bir diyalog içerisine girilmesini isterdim. Ama bu konu basına taşındı, ekrana taşındı, işte o zaman Mustafa Kayıkcı başkan oda başkanlarını bir toplantıya çağırdı. Keşke o işin muhatabı olarak ben de davet edilseydim oraya. Ben tam manada orada ne söylemek isteyeceğimi orada söylemek isterdim” diye konuştu. “Düzce’de birçok konuda eksiklik görüyorum” “Vatandaş bizi hükümet ortağı olarak değerlendiriyor ve bazı şikâyetleri, bazı sıkıntılarını bize anlatıyor” diyen Caboğlu, insanların MHP’yi koalisyon ortağı olarak gördüğünü dile getirdi. Caboğlu, “Mesela biliyorsunuz bizim parti binamız AK Parti İl Başkanlığı’nın karşısında. Ben partinin terasına çıktığımda, bazı vatandaşların AK Parti İl Binası’ndan çıkıp, bazı şikâyetlerini bize getirdiklerini görüyorum. Yani vatandaş bizi AK Parti ile bir koalisyon, iktidar ortağı şeklinde görüyor. Bize gelen bazı konular, bazı şikâyetler vardı. Bir de bugün siyasetçinin bir siyasi il başkanının, milletvekillerinin veya o bölgede, o ilde bakan varsa o kişilerin dikkate çekmek istenilen konular, sivil toplum kuruluşlarından gelir. Şimdi burada aksaklıklar varsa, eksiklikler varsa, bugün itibari ile veya geçmiş dönem itibari ile tespit edilmiş bir kronik sorunlar varsa, bu konular bizlere getirilebilir. Ben o konulara vakıf olmayabilirim, ama siz o konulara vakıfsanız, o konuları bizlere getirip, bunları çözüm noktasına kavuşturmak için, bir çalışma yapılabilir. Bakın ben Düzce’de sadece STK’lar ile ilgili değil, çok konularda eksiklik görüyorum. Siz Düzce’de bir basın yayın kurumu olarak, son 5 yıl veya 10 yıl diyelim veya en son Düzceli işadamları olarak, ne zaman bir araya gelindi, buna hiç şahit oldunuz mu? Bakın şimdi Ramazan ayı, ben buradan TSO Başkanı Tuncay Şahin’e seslenmek isterim; Düzceli bütün işadamlarına bir akşam iftar yemeği versin. Bir kaynaşalım, bir kucaklaşalım” ifadelerini kullandı. ‘Neden bir araya gelemiyoruz?’ Bugün organize sanayi bölgelerinden bahsediyoruz. Tabii bu da ayrı bir durum, tarım arazileri ile ilgili sıkıntılar var. Peki, bu organize sanayi bölgesinde fabrikaları olan kişilerin Düzce’de herhangi bir platformda bir araya getirilip bir sohbet veya bir değerlendirme fırsatı bulduğunu gördünüz mü? Peki, bu kişileri kim görüyor? Bu kişiler kimlerle muhatap, bu kişiler kimlerle oturup kalkıyor, bunlar hep ucu açık konular. Bu konuda sadece her şeyi siyasilerden beklemek doğru olmaz. Düzceli esnaflar olarak; Cumhurbaşkanımız bugün ne yapıyor? Bütün muhtarları bir araya getiriyor. Burada da neden esnaflar bir araya getirilmesin. Bir diğer husus; Düzce’de 10 tane belediye var. 10 tanesi de Cumhur İttifakı belediyesi. Siz 10 tane belediye başkanının bir arada olduğu, Cumhur İttifakı içerisinde 2 tane de il başkanın da olduğu hiçbir toplantı gördünüz mü? Buna ne engel var? Neden gelmiyoruz bir araya? Konuşmazsak, sizin ne düşündüğünüzü, benim ne düşündüğümü kim bilebilir? Bir konuşalım, istişare edelim. Bu düşmanlık, bu birbirine karşı zıtlaşmak nedir, neyin nesidir? Hepimizin amacı Düzce değil mi? Evet Düzce için. Benim derdimin Düzce olması lazım. Bırakın milletvekillerini, genel siyaset yapsın” ifadelerini kullandı. “Bolu Belediye Başkanını destekleyen adamın kanından şüphe duyarım” He fırsatta Düzce Belediye Başkanı Dr. Faruk Özlü’ye yönelik eleştirilerde bulunan Bolu Belediye Başkanı Tanju Özcan’ın bu açıklamalarını bazı Düzceliler’in desteklediğine dikkat çeken Caboğlu, "Şimdi Akçakoca’da Cumhur İttifakı olarak 2 tane ilçe başkanı var. Ben de il başkanıyım. Orada ilçe başkanları hepsi ile birlikte kavgalıysa, bu benim işime gelir. Orada kavga edip dursunlar. Bana bir konu gelmez ki. Bir düşünün, Akçakoca’da bütün ilçe başkanları top yekûn bir konu ile ilgili beni bırak AK Parti İl Başkanının karşısına dikilseler, o konunun olmama gibi bir şansı var mı? Neden yapmıyoruz bunu? Bolu Belediye Başkanı bizim Düzce Belediye Başkanımıza sataşıyor, ama bakıyorum Düzceli adam Bolu Belediye Başkanını destekliyor. Ben bu adamın kanından şüphelenirim ya. Ben Bolu Belediye Başkanını neden met edeyim. İster CHP’li Belediye olsun, isterse MHP’li belediye olsun. Benim için Düzce önemli, Düzce kıymetli” ifadelerine yer verdi. “İSKİ ile ilgili Yasa Tasarısı TBMM’de” MHP Düzce Milletvekili Ümit Yılmaz’ın Türkiye Büyük Millet Meclisi’ne İSKİ ile ilgili yasa tasarısı sunduğunu kaydeden Caboğlu, “Burada emanet oy kavramı doğru bir kavram değil. Seçmenin sandığa yansıyan oyu, net oyudur. O gün itibari ile seçim çalışmalarında bir emek vardır, sahada çıkıp anlatılmışlıklar vardır, milletten oy talebi vardır. Bu şekli ile insanların teveccühü ile alınmış bir milletvekilliği vardır. Şimdi burada, Sayın Milletvekilimizin gerek sahada, gerekse Türkiye Millet Meclisi’nde yapmış olduğu çalışmalar vardır. Bütün bu çalışmaların çözüme sevk edeceği soru önergeleri ve kanun önerileri var. Şimdi bunu kimse konuşmuyor. Düzce’de İSKİ ile alakalı meclise kanun teklifi sundu. Şimdi burada sayın milletvekilimiz Düzce ile ilgili bir konuyu, an itibari ile Türkiye Büyük Millet Meclisine taşıma gayreti var. Şimdi burada Cumhur İttifakı olarak, gerek Fahri Çakır vekilimizin, gerek Ayşe Keşir vekilimizin, gerekse Ümit Yılmaz vekilimizin Düzce’nin lehine olan konuları, yukarıya taşıdığında bir bütün haliyle sahip çıkıldığında, bu konular daha hızlı çözüme kavuşur. Bunu sadece bizim vekilimizin üzerinden değerlendirmek doğru olmaz. Tabii burada bir hizmet yarışı olabilir, bunu anlarım. Ama herhangi bir konu ile ilgili çözülmesi gereken bir durum varsa, o samimiyetlikle birlikte bu konu yukarıya taşındığında sahip çıkılması lazım” açıklamalarında bulundu.