Artık bu kahpelikler karşısında yapılması gereken yapılacaktır, olması gereken olacaktır, bunu Rabbimiz kimin eliyle yapacak, bu kime nasip olacak, onu da hep beraber göreceğiz ama mutlaka göreceğiz.
Çok cüretkarlar ve fütursuzca davranıyorlar.
Ölçüp biçmeden, sapkın inanışları doğrultusunda, İstedikleri veya istemedikleri gibi anlık zalimliklerine devam ediyorlar.
Her gün yeni ve kahpece bir zalimliğe gözlerimizi çaresizce açıyoruz ve bu kahpelikler ne zaman son bulacak diye haykırıyoruz.
Bu haykırışları duymamazlıktan gelerek, ellerini uzatabildikleri her yere uzatıp, oraya müdahale edip, oradaki zulümlerine devam ediyorlar.
Orda da bir cami duvarı buluyorlar, fakat bu buluşlar, bu zulümlerin sonuna geliyoruz.
Cami duvarına işeyenlerin, bu zalimlikleri yapanların, yine bu duvarın dibinde helak oluşlarını, onların kokuşmuş leşlerini mutlaka ama mutlaka bu duvarın dibinde göreceğiz.
Burada hamaset yapmıyorum, içi boş lakırdı ve taraftarlık da yapmıyorum, yapsa yapsa “bunlar” hatta “bizler” yaparız da demiyorum, nefsime ve egoma da teslim olmuyorum, illa da bunu şu lider yapacaktır, bu millet başaracaktır, bu devlet üstesinden gelecektir de demiyorum.
Böyle bir kaygım ve komplekse de sahip değilim.
Hatta ve hatta, bu “bize” veya “bunlara” yakışır da demiyorum, yakışanı da biliyor, idrak ediyor ve şüphesiz öyle de inanıyorum.
Evet bunu Rabbimiz yapacak, yaparken de yine kendi koymuş olduğu yasalar doğrultusunda ve maddi gerçekler çerçevesinde, sabırla hazırlamış olduğu ve hazırlanan, salat üzere olan bir güç ile bunu isteyen ve arzulayan bilinçli, yürekli ve donanımlı bir güç ile zamanını ve sahip olduğu değerlerini bu uğurda harcayan bir güç ile Rabbi ile pazarlık yapmış ve alışverişini tamamlamış bir güç ile evet onların eliyle yapacaktır.
Buna da şeksiz ve şüphesiz inanıyorum.
Bizler, bunlar, onlar yapmayacak, evet “O” yapacak.
Bu mutlak güç sahibi, bu cami duvarına işeyenleri, bu zalimleri, işte bu istek, arzu ve eylem sahibi ve salat üzere olan vicdan sahiplerinin eli ile ezip geçecektir.
Az kaldı, emin olun az kaldı.
Cami duvarına işemenin ne olduğunu onlar da, bu zalimlikleri izleyen herkes de görecektir.
Bu Alllahın yasasıdır ve Allahın yasasında sapma, değişim, acelecilik ve gecikme yoktur.
Onlar istiyorlardı ki; acele acele kendi üzerlerine gelsinler, hazırlıklarını bitirmeden tuzağa düşsünler, hamaset üzere hareket etsinler, Allahın yasalarını göz ardı ederek gelsinler.
Gelsinler ki ezip geçelim.
Ama karşılarında çok sabırlı, çok güçlü bir irade ve bu sabırlarını ve iradelerini sürekli yenileyen ve öteye taşımaya arzulayan bir güç ile karşı karşıyalar.
Onun için çıldırıyorlar ve sürekli bu yarayı kaşıyıp kanatmak için bir cami duvarı arıyorlar.
Buldukları her cami duvarına da Allahın bu yasasından habersiz, bu eylemlerini yapıyorlar.
İstiyorlar ki bin dokuz yüz altmış yıllarında ki altı gün savaşları gibi, hamaset üzere olan topluluklar ve devletler gibi davranılsın, gaza gelerek, aceleci ve donanımsız bir şekilde üzerlerine gelinsinler.
Gelsinler ki, o gün ki gibi bugünde işlerini kolayca halletsinler.
Ama bugün o olmayacak.
Bekleyin, Rabbimiz sabırla o günü bekleyen bu gücü hazırladı ve hazırlıklar tamam.
Bekleyin az kaldı, belki yarın belki yarından da yakın, bekleyin, sizler cami duvarına işemenin ne olduğunu göreceksiniz.
Bekleyin ve emin olun ki bunda öteleme olmayacak, gecikme olmayacak, sapma olmayacak.
Ben sabırla bekleyenlerdenim, sizlerde bekleyin ve Rabbinizden isteyin, salat üzere olan bu topluluk içerisinde aktif olarak o günü bekleyenlerden olmayı.
T.K. @kul6303839