<p style="text-align:justify"><span style="font-size:24px;"><span style="font-family:Arial,Helvetica,sans-serif;">Düzce Üniversitesi Tıp Fakültesi Göz Hastalıkları Anabilim Dalı Dr. Öğr. Üyesi Taha Sezer, pandemi nedeniyle kullanımı artan bilgisayar, televizyon ve cep telefonu gibi dijital ekranların göz sağlığı üzerine etkilerini konusunda önemli açıklamalarda bulundu. </span></span></p> <p style="text-align:justify"><span style="font-size:24px;"><span style="font-family:Arial,Helvetica,sans-serif;">Pandeminin günlük hayatta birçok değişikliğe neden olduğunu ifade eden Dr. Öğr. Üyesi Sezer, “Daha çok kapalı alanlarda zaman geçirmekle birlikte bilgisayar, televizyon, tablet ve cep telefonu kulanımı eskiye oranla oldukça arttı. Özellikle eskiden sadece iletişim ve boş vakitlerimizde kullandığımız bu araçları artık meslek hayatımız ve eğitim gibi günlük hayatımızın büyük bir kısmını oluşturan dönemlerde de kullanmamız nedeniyle uzun süreli ekran başında kalıyoruz. Bu ise önemli göz hastalıklarına zemin hazırlamaktadır.” dedi.</span></span></p> <p style="text-align:justify"><span style="color:#ff0000;"><span style="font-size:24px;"><span style="font-family:Arial,Helvetica,sans-serif;"><b>“Görme sağlığında çok önemli sorunlara neden olabilir”</b></span></span></span></p> <p style="text-align:justify"><span style="font-size:24px;"><span style="font-family:Arial,Helvetica,sans-serif;"> Ekran başında uzun süre vakit geçirmenin gözlerin yorulmasına neden olduğuna dikkat çeken Dr. Öğr. Üyesi Sezer, “Göz kapaklarının kırpma sayısı konsantre olduğumuz ekran başında azalır. Bu da göz yaşının buharlaşmasına ve göz yaşı film tabakasının zaman içerisinde bozulmasına ve bunun sonucunda yanma batma şikayetlerinin kronik hale gelmesine neden olabilmektedir. Kuru göz şikayetleri günlük hayat konforunu olumsuz etkileyen bir durum olarak başlayıp görme sağlığı için çok önemli sorunlara neden olabilecek kornea hastalıklarına zemin hazırlayabilir.” şeklinde konuştu. </span></span></p> <p style="text-align:justify"><span style="color:#ff0000;"><span style="font-size:24px;"><span style="font-family:Arial,Helvetica,sans-serif;"><b>“Basit önlemler ile kuruluk gelişmesini engelleyebiliriz”</b></span></span></span></p> <p style="text-align:justify"><span style="font-size:24px;"><span style="font-family:Arial,Helvetica,sans-serif;"><span style="line-height:115%">Ekran başında uzun süre kalmaya bağlı kuru göz şikayetlerini azaltmak için yapılması gerekenleri sıralayan Öğretim Üyesi, açıklamasına şu şekilde devam etti: </span></span></span></p> <p style="text-align:justify"><span style="font-size:24px;"><span style="font-family:Arial,Helvetica,sans-serif;"><span style="line-height:115%">“Öncelikle mümkün olduğu kadar ekran başındaki süreyi azaltmalıyız ancak çalışma şartlarımız buna pek uygun değilse bazı basit önlemler ile kuruluk gelişmesini engelleyebiliriz. Bunlardan ilki gözlerimizi yaklaşık 20 dakika ara ile 20-30 sn. sürecek şekilde açıp kapamak ve bunu ekran başındaki aralarda aklımızda tutup tekrarlamak. Çünkü göz kapaklarımız açılıp kapandıkça gözyaşı film tabakamızın yenilenmesine yardımcı olur. Diğer bir yöntem ise suni gözyaşları kullanmaktır. Ekran başında çalışmaya başlamadan 30 saniye önce damlatacağımız birer damla suni göz yaşı kuruluğa bağlı şikayetlerin azalmasına neden olacaktır. Diğer bir alacağımız önlem ise bol bol su tüketmek ve çalıştığımız ortamındaki klima gibi soğutuculara uzun süre maruz kalmamaktır. Ancak tüm bu önlemlere rağmen gözlerinde yanma batma ve kızarıklık şikayeti olan hastalarımızın bir göz uzmanı hekim tarafından değerlendirilmesini tavsiye ediyoruz.”</span></span></span></p> <p style="text-align:justify"><span style="font-size:24px;"><span style="font-family:Arial,Helvetica,sans-serif;"><span style="line-height:115%"><img class="detayFoto" src="https://www.oncurtv.com/images/upload/WhatsApp_Image_2021-06-21_at_10.25.09.jpeg" /></span></span></span></p> <p style="text-align:justify"><span style="font-size:24px;"><span style="font-family:Arial,Helvetica,sans-serif;"><span style="line-height:115%">Ekran başında gün içinde özellikle vakit ayırmamamız gereken<b> </b>en önemli zaman diliminin gece uyku vakti ve öncesi olduğunu dile getiren Dr. Öğr. Üyesi Sezer, “Özellikle gece yatmadan önce karanlıkta bakılan ekran ışığı gözleri yormakta ve de uyku kalitesini olumsuz etkilemektedir.” ifadelerine yer verdi. </span></span></span></p> <p style="text-align:justify"><span style="color:#ff0000;"><span style="font-size:24px;"><span style="font-family:Arial,Helvetica,sans-serif;"><span style="line-height:115%"><b>“Gelişim çağındaki çocuklarda miyopi daha sık görülmektedir”</b></span></span></span></span></p> <p style="text-align:justify"><span style="font-size:24px;"><span style="font-family:Arial,Helvetica,sans-serif;"><span style="line-height:115%">Genç yaşta daha nadir görülen kuru göz bulgularının pandemi sonrası eğitim sürecinin ekran başında olması ve bu yaş grubunda bilgisayar oyunlarının kullanımının fazla olması nedeniyle daha sık görüldüğüne işaret eden Sezer, “Buna ilaveten gelişim çağında olan bu yaş grubunda uzun süreli yakın uğrası nedeniyle miyopi dediğimiz göz kırma kusurları daha sık görülmektedir. 2020 yılını neredeyse tüm dünya, özellikle çocuklar evde ve kapalı ortamlarda geçirmek zorunda kaldı. Çocuklar neredeyse tüm günlerini tablet, bilgisayar ve cep telefonu ekranı karşısında geçirirdiler. Bu konuda Çin’de yapılmış bir bilimsel çalışma miyopluk ile yakın aktiviteli işlerle uğraşma arasında yakın bir ilişki olduğunu ilk kez gösterdi. Yaklaşık 125 bin çocuğun son 5 yıldaki göz kırma kusuru ölçümlerini takip ederek yapılan çalışma, Çin’de 2020 yılının ilk altı ayında uygulanan sıkı sokağa çıkma yasağı ve uzaktan öğretim gibi uygulamaların 6-8 yaşları arasındaki çocuklarda miyopluk gelişimini belirgin olarak artırdığını kanıtlandı. Araştırma sonucunda 2020 yılında miyopluk görülme sıklığının önceki yıllara göre 6 yaşındaki çocuklarda tam 3 kat, 7 yaşındaki çocuklarda 2 kat, 8 yaşında 1,4 kat arttığı tespit edildi.” şeklinde konuştu.</span></span></span></p> <p style="text-align:justify"><span style="color:#ff0000;"><span style="font-size:24px;"><span style="font-family:Arial,Helvetica,sans-serif;"><span style="line-height:115%"><b>“Çocukların şikayetlerini ciddiye alın!”</b></span></span></span></span></p> <p style="text-align:justify"><span style="font-size:24px;"><span style="font-family:Arial,Helvetica,sans-serif;"><span style="line-height:115%">Miyopi gelişiminin erken çocukluk yaşında başlaması ile ergenlik sürecinde ilerleyebildiğini ve yüksek derece gözlük takılmasına neden olabildiğini kaydeden Dr. Öğr. Üyesi Sezer, “Bu sebeple çocukluk çağı öncesi çocuklarımızı mutlaka rutin göz muayenesine getirdiğimiz gibi eğitim çağında 4-5 metreden televizyon altyazıları gibi yazıları okumakta zorlanan çocukların şikayetlerini ciddiye alarak en yakın zamanda göz hastalıkları uzmanına randevu almalıyız.” dedi. Miyopi gelişmesini engellemek için tavsiyelerde bulunan Dr. Öğr. Üyesi Sezer,<b> “</b>Eğitim sürecinin yakın aktivite olarak sayılabilecek ekran başında yapıldığını düşününce özellikle boş vakitlerde eğlence veya dinlenme için ayrılacak zamanın yakın aktivite olarak sayılabilecek ekran başında geçirilmemesini öneriyoruz. Daha çok uzağa bakarak yapılacak oyun ve aktiviteler faydalı olacaktır.” diye konuştu. </span></span></span></p> <p style="text-align:justify"><span style="color:#ff0000;"><span style="font-size:24px;"><span style="font-family:Arial,Helvetica,sans-serif;"><span style="line-height:115%"><b>“Hem Göz Sağlığı, Hem de Ruhsal Gelişimleri için Önemli”</b></span></span></span></span></p> <p style="text-align:justify"><span style="font-size:24px;"><span style="font-family:Arial,Helvetica,sans-serif;"><span style="line-height:115%">Göz sağlığı açısından çocukların ekran başında özellikle okul çağı öncesi günlük 30 dakika, okul çağı dönemi başladıktan sonra ise 1-2 saatin üzerinde olmaması gerektiğinin altını çizen Öğretim Üyesi, “Eğitim sürecinin de ekrandan yapıldığını düşünürsek onun dışında kalan sürenin ekranda geçirilmemesini tavsiye ediyoruz. Bu göz sağlığı açısından önemli olduğu gibi gelişim sürecinde olan çocukların ruhsal gelişimleri içinde önemli bir konu.” şeklinde açıklamasını tamamladı. </span></span></span></p>