Öncü TV ekranlarında Cuma akşamları Öncü Medya Haber Genel Yayın Yönetmeni Sadullah Ünsal’ın sunumuyla yayınlanan “Kitabın Ortasından” programı, bu hafta da izleyicilerini ekran başına kilitledi.

Cumayeri Belediye Başkanı Mustafa Koloğlu’nun konuk olduğu programın vazgeçilmez köşesi olan “İsim-yorum” bölümünde Başkan Koloğlu, Sadullah Ünsal’ın sorduğu isimleri değerlendirdi.

Koloğlu kimin için ne söyledi?

Fahri Çakır

Biliyorsunuz biz 2014 yılında siyasete ilk adımımızı atmıştık. Biz belediye başkanı seçilmeden önce bizim siyasetle alakalı bir şeyimiz yoktu. Gözümüzü siyasete açtığımızda karşımızda Fahri Çakır vardı. Bizim duayenimizdir. Siyaseti ondan öğrendik diyebilirim. Bizim üstümüzde çok büyük emeği var. Şu anda da sağ olsun işimiz düştüğü zaman, ayrıca tabii muhabbet anlamında mutlaka bir araya geliyoruz ama işimiz düştüğü zaman sağ olsun bize elinden gelen desteği her zaman vermiştir ve verecektir.

Recep Tuna

Sorunun içinde zaten, eski Cumayeri Belediye Başkanı.

Mustafa Keskin

Bizim tabii daha önceden AK Parti’den siyaset yaptığımız dönemlerde kendisi Adalet ve Kalkınma Partisi’nin Düzce Merkez İlçe Başkanı’ydı. Dürüst, düzgün, iyi siyaset yaptığını düşündüğüm kişilerden bir tanesi. Faydalı olduğunu düşündüğüm bir insan. Benim gördüğüm kadarıyla, tabii çok fazla şeyini bilmiyorum ama siyasi anlamda bir analiz yapın derseniz, Düzce için faydalı bir siyasetçi olduğunu düşünüyorum.

Ayşe Keşir

Ayşe Keşir bizim önceki belediye başkanlığı dönemimizde, Genel Merkez’de, Genel Merkez Kadın Kolları üyesi bir ablamızdı. Hatta Genel Merkez’e gittiğimizde kendisi söyledi, işte ben de Düzceliyim falan diye ifade etmişti. O konuda bize, bazı siyasi sıkıntılarımız vardı, o süreçte bize yardımcı oldu. Yine işimiz düştüğünde, herhangi bir ihtiyacımız olduğunda sağ olsun elinden gelen desteği bizden esirgemiyor.

İlhami Caboğlu

Adam gibi adamdır.

Selim Yirmibeşoğlu

Çok fazla tanımıyorum. İsmini duydum. Organize Sanayi’de kötü işler olmuyor bildiğim kadarıyla. Bir hayli mesafe kat ettiğini biliyorum Organize Sanayi’nin ama sayın Selim Beyi çok fazla tanımıyorum. Belli yerlerde bir araya gelmişizdir ama çok bir samimiyetim yok, yani hakkında yorum yaparsam çok da doğru olmaz.

Necdet Keleş

Adalet ve Kalkınma Partisi’nin Cumayeri İlçe Başkanı. Bize köstek kesinlikle olmaz. Destek olmuştur. O konuda biz gayet iyi çalışıyoruz. Şöyle, ittifakın bir parçası AK Parti bir parçası Milliyetçi Hareket Partisi. Sonuç itibariyle onların da bakış açısının aynı olduğunu düşünüyorum. Tabii burada seçim süreçlerini ortaya koymaya gerek yok. Seçim süreçlerinde elbette ayrı parti olarak, seçim çalışmalarımızı yaptık ama bize sağ olsun özel destekleri oluyor.

Muharrem Tozan

Muharrem çok iyi bir kardeşimiz. Biz onunla aynı dönemlerde belediye başkanlığı yaptık. 2004 yılından önce o bir dönem daha belediye başkanlığı yaptı. O zaman bizden daha tecrübeli bir kardeşimizdi. Yani biraz şanssız diyeyim. Şimdi bir hastalıkla mücadele ediyor. Eşi ciddi bir hastalık geçiriyor şu anda. Allah kimsenin başına vermesin. Allah ona da kolaylık versin. Yani şöyle düşünmek lazım Muharrem’i değerlendirirken, bir dişimiz ağrısa hayattan ne kadar tat alabiliriz? Böyle değerlendirmek lazım, yani bir tarafta eşinin hasta olması, çok zor bir mesele ya. Allah kolaylık versin. Allah yardımcısı olsun. Ama iyi niyetli, düzgün, çalışkan bir kişi. Tabii bir tarafta sağlık problemleri var. Öbür taraftan işte, bu işler çok kolay meseleler değil. Allah yardımcısı olsun.

Faruk Özlü

Daha önce biliyorsunuz bakanlık yaptı Sayın Faruk Özlü. Düzce için çok faydalı olacağını düşündüğüm kişilerden biri çünkü ufku çok geniş ama belki de Düzce’de çok fazla yaşamadığından mıdır, yani ekip kurmada zorlanıyor mu desek? Bilmiyorum ki ya. Şimdi siyaset sadece siyasetin içerisinden gelmiş, sizin yanınıza katılmış arkadaşlardan oluşmuyor. Bazen siyasette acaba yaptığım doğru mu, bir şeyler yapıyorum ama bunların muhakemesini, muhasebesini yapacağınız, işte aynı yerde yaşadığınız, aynı havayı soluduğunuz üç beş tane insana ihtiyacı var bence. Mesela Cumayeri’nde ben onu yapıyorum. Yani siyaset olarak danıştığımız insanlar, sabit siyasetçilerdir bunlar. Onun dışında işte Kent Konseyi ve diğer insanlarla, bunların dışında özelde yapmış olduğumuz işlerle alakalı “Şöyle şöyle bir iş yapacağız ama bu işin sonuçları ne olur?” diye beynine güvendiğimiz, aklına güvendiğimiz veya işte biz hoş görülmek için farklı şeyler söylemekten kaçınmayan, doğruyu dosdoğru söyleyeceğine inandığımız insanlara ihtiyacımız var. Bu ben de var ama Faruk Özlü’de bunlar eksik gibi olduğunu düşünüyorum çünkü ortaya koyulan ciddi anlamda projeler var, ciddi rakamlardan bahsediliyor ama inşallah başarılı olur. Başarılı olursa Düzce ciddi kazanımlar elde eder.

Özellikle park alanları ile alakalı yapmış olduğu işte düşünceleri, Sanayi Sitesi ile alakalı, futbol sahasının olduğu yerlerle alakalı çok güzel düşünceler. Buna açıkçası Faruk Özlü dışında hiç kimse böyle bir şeye cesaret edememişti. İnşallah sonucunu iyi getirir. Bizim temennimiz başarılı olması, Düzce’ye faydalı olması.

Ergün Atasayar

Şimdi ülkücü olmak ayrı bir şey. Ülkücü olup da Milliyetçi Hareket Partisi’nin dışında olan insanlarda ülkücü olduğunu söylüyor. Milliyetçi Hareket Partili olmak da ayrı bir şey. Milliyetçi Hareket Partisi, siyasi bir parti. Dolayısıyla, AK Parti’de bir dönem siyaset yaptık ama kaderin bir cilvesidir, 1999 yılında, yani 2004 seçimlerinden 5 yıl önceki seçimlerde o dönemin Milliyetçi Hareket Partisi benim belediye başkanı olmam noktasında bana bir teklif getirmişti. Tabii şartlar oluşmadı, siyasete de yabancıydık, biz düşünce olarak zaten Milliyetçi Muhafazakâr bir çizgide olan bir insanım. Açıkçası daha önce ki 1999 yılında Milliyetçi Hareket Partisi’nin getirmiş olduğu teklife de sıcak baktım yani onu da parantez içinde ifade edeyim. Ama tabii siyasete uzak olmamız, belediyeciliğe uzak olmamız dolayısıyla bir şekilde olmadı. Dolayısıyla bir 2004 yılında siyasete girdik. Belediyeciliğe de 2004 yılında başladık. Dolayısıyla bizim siyasi öğretilerimiz, siyasetten öğrendiğimiz şeyler, AK Parti siyasetinden gelen öğretiler. Milliyetçi Hareket Partisi’nde daha farklı bir yapı var. Adalet ve Kalkınma Partisi’nin yapısının dışında işte az önce tırnak içinde ifade ettiğimiz gibi ülkücülüğün de içerisinde olduğu bir şey. Ben açıkçası Milliyetçi Hareket Partisi’nde olmaktan mutluyum. Hem kendimi daha iyi ifade edebildiğimi düşünüyorum, hem de siyasi anlamda, parti içerisinde ki siyasetçiler, siyası kısımda hem milletvekili kısmında, hem ilçe hem il, hem de Genel Merkez noktasında, çok ciddi anlamda yardım ediyorlar.

Ergün Atasayar Milliyetçi Hareket Partisi’nin siyasi çizgisinin içerisinde olan bir kişi. Bir defa milliyetçidir, ülkesini sever, devletini sever. Bunun için çok fazla söze gerek yok. O da adam gibi adamdır.

Mehmet Hayri Şen

Bu hafta içi zannediyorum çarşamba günüydü, kendisiyle uzun soluklu bir muhabbet etme imkânım oldu. İyi niyetli bir arkadaşımız. Tabii dezavantajları da var, yani dezavantajları şu; birincisi Özel İdare mantığıyla gelmedi. Daha önce ki çalışmış olduğu yerden Özel İdare’yi bilmiyor. İkincisi, Düzce’yi daha yeni yeni tanımaya çalışıyor. Çünkü Düzce İl Özel İdaresi dediğiniz zaman, Düzce’de ki bütün köyleri karış karış bilmesi gerekir. Bu da belli bir zaman alacak ama iyi niyetli, güzel çalışmalar yapıyor. Hatta zaman zaman takip ediyorum işte gece yarısı gitmiş, asfalt atılan yerleri denetliyor İl Genel Meclisi üyeleri ile birlikte veya milletvekilleri ile birlikte. Çalışkan birisi ama biraz zamana ihtiyacı var. Düzce’yi biraz daha tanıması lazım. Bununla alakalı da ciddi anlamda koşturuyor, tanımaya çalışıyor.

Zekeriya Korkmaz

Biz ona “dayı” diyoruz. Zekeriya Beşyüz ismi sadece Düzce’de değil, Türkiye’de belli bir şey ifade ediyor. Bunu hepimiz biliyoruz. İşte geçmişte ki yapmış olduğu çalışmalar, ülke için bu insanlar için, Düzce için, ciddi çaba sarf eden insanlardan birisi. Bir makam mevkii peşinde koşmadan, bu ülke için Düzce için uğraşan insanlardan bir tanesi.

Gökhan Kapoğlu

Biz hazır fırsat bulmuşken buradan sayın başkanımıza, tekrar “Görevinin başına dön başkanım, sen olmadan bu iş olmaz” diye ifade edeyim. Tabii onu bu noktaya taşıyan sebepler vardır. Ben asla şunu söyleyemem “Durup dururken neden istifa ettin?” gibi bir söylemi söylemek elbette bize yakışmaz ama benim gördüğüm kadarıyla son 20 – 30 yıldır Düzcespor ilk kez bu havayı yakaladı. Yani herkesin taşın altına elini sokması lazım. Sayın başkanım biz Cumayeri Belediye Başkanı olarak, Cumayeri olarak, elimizden ne geliyorsa, taşın altına ne kadar elimizi sokacaksak, ne kadar sokmamız gerekiyorsa elimizi de sokarız başımızı da sokarız. Bu işin peşini bırakmayalım. Düzcespor’u birilerine feda etmeyelim. Bence devam etmesi lazım. Çok iyi bir kadrosu ve ekibi var. Yani ben şunu biliyorum, Gökhan Başkan hasta hasta deplasmanlara gidiyor, uğraşıyor, takımın maçlarını zaten kaçırmıyor da antrenmanlarına da gidiyor. Hatta geçen hafta sonu Bolu’da beraber hazırlık maçına gitmiştik. Bence bu işin peşini bırakmamak lazım.

Zülkif Dağlı 

Zülkif Valimiz ile alakalı çok fazla bir şey ifade etmek istemiyorum. Şu anlamda, çok fazla bir mesaimiz olmadı. Bazı konularla alakalı şeylerimiz oldu. İşte en son bu mesire alanının tahsisi ile alakalı bir problemimiz vardı ama buradan gitmeden önce, kendisi onu zaten onaylamıştı, imzalamıştı. Kendisine teşekkür ediyoruz Düzce’ye yapmış olduğu hizmetlerden dolayı.

Gönül Asuk

Adalet ve Kalkınma Partisi’nin Düzce İl Kadın Kolları Başkanı. Çok fazla bilmiyorum ama önce partinin içinden gelen birisi. İnşallah başarılı olur. Faydalı olur.

Erdoğan Bıyık

Erdoğan Bıyık deyince aklımıza hemen spor geliyor, futbol geliyor, Milliyetçi Hareket Partisi geliyor. Mücadeleci bir insan. Özellikle 31 Mart seçimleri çalışması esnasında çok ciddi efor sarf etti. Yani haddinden fazla efor sarf etti. Eminim insanlar ona, ya kardeşim işte karşında bakan var, iktidar partisinin adayı, bu kadar kendini yıpratma filan demiştir elbette. Ama hiç ona bakmadan, son derece ciddi gayretlerle, ki ekibi de ha keza öyle, çok ciddi çalışmalar yaptı. Ben mücadeleci bir insan olarak görüyorum.

Selim Metin

Selim kardeşim bizim Cumayerli. Cumayeri köylerinden. Daha önce imamdı, Özel İdare’ye geçti. Öyle çok fazla bir şeyimiz olmadı, Özel İdare noktasında, bizim fazla bir talebemiz yok. Son zamanlarda biraz Özel İdare’yle işimiz var ama iyi bir insan diye biliyorum. Bir kötü şeyini duymadık.

Mehmet Keleş

Düzce’nin eski belediye başkanı. Düzce’ye kalıcı eserler bırakan birisi. Özellikle birinci dönemi, yani 2004 – 2009 yine birlikte görev yaptık, gerçekten Düzce’de kalıcı eserler bırakmıştı ama ikinci dönem ile alakalı biliyorsunuz malum olaylar, zannediyorum biraz da küstü herhalde siyasi anlamda. Tabii siyasetin şöyle bir tarafı var; diyorsunuz ki işte, ben bu işe layığım, bu işi yapabilirim diyorsunuz fakat siz aday gösterilmiyorsunuz. Bir başkası aday gösteriliyor. İnsan burada da küsüyor, yani kardeşim biz de bu kadar emek verdik diye ama küsmeyle siyaset olmuyor ya.

Cevdet Atay

Düzce’ye çok faydalı olacağını düşündüğüm bir vali. Çok hareketli, çok koşturuyor, çok mücadele ediyor. Hatta onu makamında yakalamak bile zor. Cumayeri’ne geldi, hadi arkadaşlar yürüyeceğiz, dedi yani Merkez’den Emniyet’e kadar yürüttü bizi. Bizde yürüdük, yürümeyi de çok seviyor. Olayları yerinde irdelemeyi seviyor. Bir de alçakgönüllü, insanlara yaklaşımı, personele yaklaşımı alçakgönüllü. Tabii özellikle olayları yerinde takip etmesi, onu başarılı kılacak diye düşünüyorum ve Düzce’ye çok faydası olacağını düşündüğüm bir kişi.

İbrahim Kırıkçı

Bizim avukatımız zaten.

Ahmet Akdeniz

Ahmet kardeşim, siyasette başından beri birlikte hareket ettiğimiz, sürekli siyasete aktif olarak içeri girmesini istediğim ama bir türlü ikna edip de aktif siyasetin içerisine sokamadığım ama bu dönem öyle bir fırsat oldu, geldi sağ olsun benim üzerimden çok büyük bir yükü aldı. Şöyle Belediye’de mali işleri yönetmek pek kolay değildir. Ona konsantre olduğumuz zaman asıl planlayacağınız, hedefleyeceğiniz, alacağınız şeyleri kaçırıyorsunuz, dolayısıyla başlangıçta biraz sıkıntı yaşadı ama şimdi biraz alıştı herhalde. Şöyle söyleyeyim ilk zamanlar ben de açıkçası çok üzülüyordum, yani kafası yerde sürekli düşünüyor filan, biz haddinden fazla mı yükleniyoruz kendisine diye zaman zaman düşüncelerimiz oldu ama zaten kendisi ticaretin içerisinden geldiği için ticareti zaten biliyor, o konuda ikili ilişkilerimde veya parasal ilişkilerimde zaten herhangi bir sıkıntımız yok ama belediyeler parasız dönmesi gereken yerler. Olmayan parayı bir şekilde insanları kırmadan, dengeli bir şekilde, adaletsizlikte yapmadan dağıtılması gereken bir kurum belediyeler. Sağ olsun bizim üzerimizden bu yükü aldı ve şu anda gayet güzel bir şekilde yürütüyor. Kendisinden Allah razı olsun diyorum.

Sadullah Ünsal

Adamdır. Sadullah Ünsal iyi bir gazeteci. Pat diye soruyorsunuz. Bu güzel bir şey çünkü önceden planlanmış olan soruları sorduğunuz zaman, sizin oraya yazmış olduğunuz notlarla alakalı sorular sorduğunuz zaman, o soruyu sorma şekliniz de çok önemli. Bazıları bundan rahatsız oluyordur ama ben açıkçası ben de kitabın ortasından konuştuğum için benim için herhangi bir sıkıntı yok.

Mustafa Koloğlu

Birinci dönem siyaseti, tabii gençliğin getirdiği etkiyle, siyaseti fazla bilmeyen, tabii ki belediyeciliği bilmeyen, Cumayeri’ni de çok iyi tanımayan, zaman zaman ufak tefek de olsa hatalar yapan ama maddi anlamda tüyü bitmemiş yetimin hakkını asla zeval getirmeyen bir kişi ama bugün biraz daha siyaseti öğrenmiş, Cumayeri’ni tanımış, belediyeciliği bilen birisi diye düşünüyorum. Yani elimizden geldiğince yanlış yapmamaya, hata yapmamaya çalışıyoruz ama insanın sonuç itibari ile mutlaka hatalarımız olacaktır. Ama şu anda öyle bir kadromuz var ki, yani etrafımda bu siyaseti bizimle beraber, başlangıçtan itibaren yola çıktığımız öyle arkadaşlar var ki, herhangi bir noktada yanlış yapacağımız zaman, karşımıza dikilip, kardeşim sen bunu yapamazsın bak biz yıllardan beri bu işin mücadelesini veriyoruz, diye bu işin hesabını soran, bu işin bize aklını veren arkadaşlarımız var. Bundan dolayı ben bu dönemin özellikle, çok iyi geçeceğini inşallah karşımıza geçmişte yaşamış olduğumuz sel gibi, pandemi gibi bir şey çıkmazsa hedefimiz bu 50 artı 1 projemiz, hatta bunların dışında sonradan ortaya çıkan projeleri hayata geçirmek. Bunları yapabilecek bir güçte, bunları yapabilecek bir ekibe sahip olduğum için mutluyum.”