“ÇOBAN ZİRAAT HER ZAMAN ÇİFTÇİ’NİN YOL ARKADAŞI”

Düzce’de tarım denince akla ilk gelen yer olan Çoban Ziraat, yeni yönetimi ve güçlü kadrosuyla Düzce’nin tarımsal kalkınmasını sağlamak için kolları sıvadı. Sunduğu avantaj ve kampanyalar, modern tarımda kullanılan alet ve ekipmanları ile dün olduğu gibi bugün de Düzceli üreticilerin yanında yer alan Çoban Ziraat, Düzce’de tarımın gelişmesi için çalışmalarını sürdürüyor.

Düzceli çiftçilerin adeta can simidi olma özeliğini taşıyan Çoban Ziraat, el değiştirerek gücüne güç kattı. Çoban Ziraat İşletme Sahibi Recep Akyüz, Düzce’de tarımsal kalkınmaya öncülük edecekleri için büyük bir gurur yaşadıklarını ifade etti.

Çoban Ziraat’in çiftçilere sunduğu kampanyalardan, tarımsal kalkınmaya yönelik çalışmalarına kadar birçok konuda Öncü Haber mikrofonuna bilgi aktaran Akyüz, Çoban Ziraat’in yenilenen yönetimi ve güçlü kadrosu ile her zaman çiftçinin yol arkadaşı olduğunu kaydetti.

Akyüz, “Dinamik bir kadromuz var, bu kadromuza tecrübeli isimleri takviye ettik. Düzce’de güzel işlere imza atacağız inşallah. Düzce’de tarımı geliştirmek için, hedefimiz tarımsal kaliteli ürün, kaliteli ilaç. Akabinde güzel kampanyalarımız var, gerek ilaçta gerekse ekipmanda, hem devlet destekli 4 yıla kadar Ziraat Bankası’ndan kredi kullandırabiliyoruz. Gerekirse diğer türlü tacir bankalardan şimdi al sezon sonu öde kampanyalarımız da var. Dediğim gibi her marka ve kaliteli ürünü bulunduruyoruz. Bu konuda da bir eksik görmüyoruz kendimizde. Allah’ın izniyle de güzel şeyler olacak. İşin özünde ben tarımcıyım. Ne kadar ticaretle uğraşsam da, belirli bir alan ekip biçiyoruz. Hem fındık, hem de mısır olarak. Ekipmanları da kullanıyoruz aktif olarak. Kendi iş yerimiz olsun, Sakarya’da olsun, Düzce’de olsun. Bildiğimiz bir sektör, yabancılık çekmedik. Aksine yön veriyoruz şuanda diyebilirim” diye konuştu.

“Düzce’de tarımı ileride görüyorum”

Düzce’de tarımı ileride gördüğünün altını çizen Akyüz, “Düzce’de de bir açık gördük işin aslı. Burayı da değerli bir arkadaşımızdan devir aldık. Yabancı değil. Kendisi biraz işlerini büyüttü ve dedi ki; ‘siz gelin kaldığımız yerden devam edin. Biz de büyüterek Türkiye’ye daha fazla açılarak, devam ediyoruz. Hepimizin becerisiyle devam edeceğiz. Düzce’de tarımı ileride görüyorum. Neden böyle görüyorum derseniz, şuanda fındık olarak baktığımız zaman Türkiye’nin 3. sırasında. Bu bağlamda da Düzce’de şöyle bir açık görüyorum. Dediğim yanlış anlaşılmasın, ama Düzce’de insanlar makinelerin nasıl kullanılacağını bilmiyorlar veya hangi makinenin ne işe yarayacağını, hangi ilacın en ne zaman kullanılacağını tam anlamda bildiğini söyleyemem. Buna ben de dahilim yani. Bazı şeyleri bildiğimi zannediyordum ama daha yeni yeni öğrendiğim şeyle de oluyor. Bu bağlamda ilacı ya da ekipmanı satarken, gerek görsel olarak, gerek videosal olarak izah ediyoruz, anlatıyoruz. Uygulayamadıkları zaman da tarlaya gidiyoruz, burada bir sıkıntı yok. Şahsım adına öyle birkaç gerek tarlaya gitmişliğim var. Giderim de, gücenmem de yani çünkü eldiven giyip, kendimiz de çalışıyoruz” şeklinde konuştu.

“Düzce’de tarımı ileriye taşıyalım ki verim alabilelim”

“Dediğim Düzce’de tarımı ileriye taşıyacağız ki; verim alalım” diyen Akyüz, sözlerini şu şekilde sürdürdü:

“Çünkü burada dönümünde 400 kilo aldıkları zaman çok iyi diyorlar. Biz şuanda 5 dönümlük bir pilot tarlada 2,5 ton fındık aldık. Kendimiz deniyorduk ve bunu Sakarya deltasında başardık, Düzce deltası baktığın zaman, daha verimli. Baktığımız zaman, nem oranı daha düşük olduğu için, daha verimli. İnsanlar çok daha fazla verim alabilirler. Biz bunu aşılamaya çalışıyoruz. Eğer aşılarsak, fındık da para edecek, çiftçi de para kazanacak, piyasa da canlanacak diye düşünüyorum. Onunla ilgili bordo bulamaç dediğimiz ürünlerimiz var donla alakalı. Çeşitli firmalar bunu yapıyor, paketliyor 8-10 kiloluk hallerde. Bunlarla ilgili biz de tedarikimiz yaptık. Tüm Düzce’ye yetecek ilaç mevcut. Gerekli ekipmanlar da mevcut. Vatandaşlar tercih ettiği zaman gerek telefonla arayıp kapıda ödeme yapabilirler, gerekse kargo yapabiliriz, gerekse gün içinde servisimi var bırakabiliriz, uygulamalı olarak da anlatabiliriz. Ekibimizde ziraat mühendisi var, ziraat mühendisi olmadan ilaç satamayız ve çeşitli ziraat mühendisleriyle sürekli iletişim halindeyiz. Hemen hemen her hafta onlarla görüşüyorum ve bilgiler alıyorum, fındık toplamadan, ilaçlamadan, kurutmadan, satımına kadar. Biz bunu; aman şurayı okudum, şöyle yapalım, böyle olacak, diye değil. Birebir sağlıklı bir şekilde bilgi alıp, sağlıklı bir şekilde bilgi veriyoruz.”

“Modern tarıma aç bir toplum var”

Doğru tarımın, doğru bilgilerle yapılması gerektiğini ifade eden Akyüz, şu değerlendirmelerde bulundu: “Aslında modern tarıma aç bir toplum var. Sadece şu var; diğer bayi arkadaşlar olsun, bu dediğimi yanlış anlamasınlar, Düzce’de halkın birebir gerçekten tarlada veya arazide bunu anlatmamız lazım. Kapıdan çıkana kadar, anlattıklarımı unutuyor adam. Bunu ben de yaşıyorum. Gerek tarımda olsun, gerek diğer işlerde olsun, burada bir açık seziyorum, ben yani. Bu açığı tamamladığımız zaman eminim ki bu fındığın verimi, diğer ürünlerin verimi, aşırı derecede artacak. Bir de şuna değinmek istiyorum; insanların gerçekten kullandıkları ilaçların en olduğunu bilmesi lazım. ‘Al bunu at diyor’ adam atıyor. Hayır, öyle değil Ziraat Mühendisi olan bayilerimiz, güzel izahını yapıyor, ama el altından alanlar oluyor, internetten alanlar oluyor. Bizden alması önemli değil, gelip bizden bilgi alması önemli. Gelebilirler bizden bilgi alabilirler. Bizden malzeme almalarına gerek yok. Bu bağlamda da bir çatı oluşturma niyetimiz var.”

“Fındık fiyatları düştü… Çiftçimiz eziliyor”

Serbest piyasada fındık fiyatlarının 23.50 kuruş civarında seyrettiğini, böyle olunca da çiftçinin ezildiğini belirten Akyüz, “Sektördeki hedeflerimiz, burası fındık bölgesi, ama sadece fındık değil, mısır da yetişiyor bu bölgede, kestane de yetişiyor. Bu bağlamda o portföye yönelik de çalışmalarım var, gerek firmalar olsun, gerek devlet destekli olsun. Sadece Düzce değil, Batı Karadeniz sahil kesimimiz hep fındık zaten. Ama üretim ve kaliteye baktığımız zaman, yurt dışındaki bir firmanın eline bakıyoruz. Bugün Sayın Cumhurbaşkanımızın açıklamasını yapmasına rağmen, fındık bugün 23.5 lira. Burada çiftçimiz eziliyor evet. Yani kooperatifleşme yolu olabilir, bu da güzel bir örnektir. Fındıkçımız, esnafımız da bu konuda garip gidiyor. 3 yıl çalışan adam 4. yıl batabiliyor. Bir istikrarsızlık var. Burada ileriye yönelik güzel bir kooperatif hedefim var, iyice tanıştıktan sonra, herkesi bildikten sonra, gerçekten tarım yapmak isteyenlerle. Kaliteli fındığı her yere satarsın. Önemli olan onu yetiştirebilmek. Yetiştirdikten sonra kim ne fiyat açıklarsa açıklasın. Bugün iyi kaliteli fındığı çiftçimiz satmasa, fındık bugün 35 lira. Kim ne anlatırsa anlatsın. Talep oldukça tarım alanlarına gidiyorum, her zaman da giderim yani çekinmem. Çizmemi giyer giderim. Bir telefon yeter. Destek istedikleri zaman gideriz. Gerekirse mühendislerimizi de alıp gidiyoruz, gerekirse biz gidiyoruz, gerekirse ekipman olarak da gidiyoruz. Problem yok” açıklamalarında bulundu.

“Kampanyalarımız ve hibe desteklerimizle çiftçimizin yanındayız”

Çiftçilere sundukları kampanyalı ekipman ve ilaç satışları ile devletin sunduğu hibe programları hakkında bilgi aktaran Akyüz,  son olarak şu bilgileri verdi:

“Şuandan gündemimizde don ilaçları, yani bordo bulamaç dediğimiz ürünlerimiz var, gerek sırt pompasıyla, gerek holderle atılabilen ilaçlar bunlar. Bunu çiftçimizin %60’ı duydu, burada işin özü. %40’lık bir kesim hala bilmiyor. Bilmiyordan kastım; görmediler, belki duymadılar bilemiyoruz. Bunlara nüfus etmeye çalışıyoruz şuan da köy ziyaretleri, mahalle ziyaretlerinde bulunarak, insanlara bilgi veriyoruz. Kampanyalarımız şunlar; şöyle baktığımız zaman iki çeşit ilacımız var, fındıkta özellikle don aylarında fındığın dışını zar gibi kaplayıp, fındığın dondan aşırı derece etkilenmesindense %60-%70 fındığımızı koruyor. Seneye fındık alıyoruz işin özü bu. Kampanyalarımıza gelince ilaçlar olsun ilaçlama makinelerimiz olsun, çapa makinelerimiz olsun, hem devlet destekli hibelerimiz var şuanda, hem de ilaçlarımızı faizsiz kredi kartına 9 taksitle çiftçimiz bizden alabiliyor. Grup olarak alabiliyor. Hem ilacı hem de ilaçlama makinesini. Tüm makinelerimizde şuanda kampanyalarımız devam ediyor. Dediğim gibi yeni çıkan bir hibemiz var, KDV’si düşülüyor, kalan paranın, atıyorum 10 liranın, 5 ini devlet ödüyor, 5’ini çiftçimiz ödüyor. En az 3 dönüm ÇKS belgesi olması şart çiftçimizin. Eğer belgeleri tamsa başvuru yapılıyor, kendileri de yapabilirler bu başvuruyu e devlet üzerinden, gerekirse gelirler biz de yapabiliriz. Böyle bir destek var 2022 Ocak’ın 22’sine kadar. Bunu kaçırmamalarını tavsiye ediyoruz.  Bu desek bütün her şeyi kapsıyor. Bizim fatura edebildiğimiz bütün ürünleri kapsıyor. İlacından makinesine kadar hepsini bir araya toparlayabiliyoruz. Bu konuda da çiftçimizin bu fırsatı kaçırmamasını istiyorum.”

HABER: Savaş ARI