Delta varyantının etkisini giderek arttırdığı Düzce’de vaka ve vefat sayısındaki yükselme, özellikle esnaf kesimini tedirgin etmeye devam ediyor. Salgın tablosundaki riskli gidişat nedeniyle uzmanların 4. dalgaya işaret etmesi, tüm sektörleri diken üstünde bir bekleyişe sevk ediyor.

Bilindiği gibi koronavirüs salgını nedeniyle aylar süren kısıtlamaların, Düzce esnafına faturası ağır oldu. 1 Temmuz itibariyle başlayan normalleşme döneminin sancılı geçmesi “Yasak dolu günler yakın mı?” sorusunun sık sık irdelenmesine yol açtı.

“Aşı çalışmaları güzel ilerliyor, kısıtlama beklemiyoruz”

Konu hakkında haber ekibimize özel açıklamalarda bulunan Düzce Esnaf ve Sanatkarlar Odaları Birliği (DESOB) Başkanı Mustafa Kayıkçı, Türkiye’deki aşı çalışmaları ile birlikte herhangi bir kısıtlama beklemediklerini söyledi.

Yeni bir dalga ile birlikte yaşanması muhtemel kapanma durumunda, Düzce’de esnaf namına hiçbir şeyin kalmayacağını söyleyen Kayıkçı, “Şimdi bundan sonra bir kısıtlama kararı geleceğini düşünmüyorum artık. Çünkü toplumun büyük bir kesimi aşısını olmuş ve olmaya da devam ederken Düzce’de aşılamada mavi kategoride yer alırken, yani aşılanmaya rağmen kapatmak iflas demektir. Oldu ki kapandık, bu iflas demektir. Kapanamaz artık, kapanacak bir şey yok artık. Çünkü aşıysa aşı yapılıyor. Aşılanan insanlarla, aşılanmayan insanların arasında ki yoğun bakım sayıları bellidir. Yani öyle ya da böyle aşının çok faydası olduğu ortada. Tabii aşı olanlarda hiç hasta olmuyor anlamı taşımıyor. Fakat onların daha hafif geçirdiği ortaya çıkıyor. Bu arada çocuklar bizim için çok önemli. Zaten ben artık bir yerin kapanacağını düşünmüyorum, ama kurallar getirilecektir. İşte aşısız şöyle olacak, tek aşılı şuraya girer, iki aşılı üç aşılı şuraya girer diye kurallar getirilebilir. Bu şekilde toplumu yönetecekler ki bu dinamo çalışsın.” dedi.

“Aşı konusunda biraz daha duyarlı olmalıyız”

Aşı konusunda Düzce halkını biraz daha duyarlı olmaya davet eden Kayıkçı, “Ülkenin çalışmaya ihtiyacı var. Okullar açılıyor, inşallah hayırlısı olsun. Çocuklar okullarda ve haliyle ailelerde bir tedirginlik var. Çocuklara ilk ders olarak sağlık konusunda eğitim verilmesi gerektiğini düşünüyorum. Yeni tedbirler, mesafeli durma, hijyen, el yıkama ve sınıfı havalandırmayla alakalı dersler olsun isterdim. Tabii bunun birinci, ikinci sınıf çok başaramaz ama burada öğretmenlerine çok görev düşüyor. Bir gayret var kapatma durumumuz olmaz. Bu süreci yürüteceğiz diye düşünüyorum.” şeklinde konuştu.

“Biz Almanya bütçesiyle çalışmıyoruz, Türkiye’nin bütçesi de belli”

Salgının esnafın üzerindeki olumsuz etkisinin devam ettiğini vurgulayan Kayıkçı, son olarak şunları kaydetti:

“Bu işin bir de esnaf tarafına bakarsak bir daha esnaf kapanırsa ne oluru düşünmek bile istemiyorum. Yani esnafın bunu kaldıracak gücü yok. Gıdacılar için söylemiyorum bunu bir bakkal, market, fırıncı bir kasap, kuru yemişçi için söylemiyorum. Onlar evlerde de hizmet verebiliyorlar ama kısıtlamalar bize çok zarar veriyor. Hükümet, devlet elinden geleni yapmaya gayret etti. Bu açıkça görünüyor. Biz Almanya bütçesiyle çalışmıyoruz. Türkiye’nin bütçesi de belli, aile bütçeleri gibi değerlendirin. Çok yoksul değil bu ülke ama elinden geleni de yaptı yani yapmaya da devam ediyor. İstiyoruz biz, isteyen taraftayız, kurallara uyan taraftayız. Sayın Düzce Valimizin, sağ olsun, Allah razı olsun iyi bir ekibi var. Düzce’de bunların gayretlerini gördük. Bizim de gayretlerimizi oldu, tabii halk bunu ne kadar takdir eder, ne kadar etmez biliyorum, ama her şeyi yapmaya çalıştık, hep birlikte olamaya çalıştık. Bizim ötekimiz olmadı, olmasını istemiyoruz ama ona rağmen. Daha düne kadar kafanıza silah dayar gibi ateş ölçüyorlardı. Yollara barikat kuruldu, evlerden çıkmayın çağrıları yapılıyordu, ruhumuz bozulmuştu. Şuan anca anca toparlanıyoruz, biraz daha dikkat etmemiz gerekiyor aşı konusunda.”  

HABER: Savaş ARI