17 Ağustos Gölcük ve 12 Kasım 1999 Düzce depremlerinde büyük hasar alan Düzce, ülkenin en önemli aktif faylarından olan Kuzey Anadolu Fayı (KAF) üzerinde yer alıyor. 

Olası bir depremde Düzce'nin  buna hazır olmadığını gerekçesiyle gündeme taşıyan Düzce Belediye Meclisi MHP Grubu, meclis başkanlığına bir deprem konulu bir önerge verdi.

Önergenin gerekçesi şu şekilde açıklandı:

“Düzce AFAD İl Müdürlüğü’nden aldığımız bilgiler doğrultusunda;

1999 depremlerinde İl bazında;

Ağır hasarlı: 16.666 Bağımsız bölüm(konut)

Orta hasarlı: 10.968 Bağımsız bölüm(konut)

Az hasarlı : 13.070 bağımsız bölüm (konut)olduğunu göstermektedir. Düzce merkezde Ağır hasarlı; 12.562 bağımsız bölüm(konut)

Orta hasarlı; 7.897 bağımsız bölüm(konut)

Az hasarl; 8.237 bağımsız bölüm(konut)

Aynı belgede; İl bazında ağır hasarlı 349 bağımsız bölüm (konut)Düzce merkez ilçede 19 bağımsız bölüm (konut)yıkılmayı beklediği merkez ilçedeki binaların bir kısmı şu an yıkılmakta olduğu geride kalan 10 bağımsız konut 1 ay içerisinde yıkılacağı ve bunlarında 2 katlı olduğu bilgisi verilmiştir.

Orta Hasarlılardan büyük bir çoğunluğun güçlendirilmiş olmasına rağmen bazı binanın hala iskansız  olduğu,

İnşaat mühendisleri odasına göre;

Az hasarlı veya hasarsız 15-18 bin civarında bağımsız bölümün(konut) yani bina bazında 9.433 binanın yürürlükte olan deprem yönetmeliğinin istediği güvenlik şartlarını sağlamadığı ifade edilmektedir.

İnşaat mühendisleri odası deprem sonrası güçlendirme yapılmış, orta hasarlı, az hasarlı veya hasarsız 3-4-5 kat ve üstü binaların hem yorgun hem de mevcut deprem yönetmeliği şartına uymadığı ile ilgili de endişe taşıdıklarını, yaşanacak olası bir depremde bu binaların potansiyel bir tehlike arz ettiği kendileri tarafından ayrıca ifade edilmektedir.

Bu durumda ilimizde deprem görmüş geçirmiş toplamda yaklaşık 20 bin hanenin, olası bir depremde risk altında olduğu ve bunların çoğunluğunun da Merkez ilçemiz sınırları içerisinde bulunduğu gerçeğini ortaya koymak vicdani bir sorumluluktur.

Ayrıca başta kamu kurum ve kuruluşlarına ait güçlendirilmesi veya yıkılması gereken binaların olmadığı risk taşıyan kamu binasının ve okulun olmadığı memnuniyet verici olmuştur.

“DEPREMLE İLGİLİ GEREKLİ ÖNLEMLER ALINMADI”

1999 felaketine şahit olmuş Düzceliler olarak, yukarıdaki verilerden de anlaşılacağı üzere, deprem sonrasına yönelik birtakım çalışmalar yapılmış olmakla birlikte, deprem anı ile ilgili gerekli önlemler tam anlamıyla alınamamıştır.

“KENTSEL DÖNÜŞÜM İSTENİLEN SEVİYEYE ULAŞAMADI”

Her deprem korkusunda yegane çıkış olarak öne sürülen kentsel dönüşüm ile ilgili kanun 2012 yılında yürürlüğe girmiş olmasına rağmen, merkez ilçemizde kentsel dönüşüm çalışması Belediyemiz tarafından başlatılmasına rağmen çok yönlü sebeplerden dolayı istenilen seviyeye ulaşamamıştır.

“OLASI DEPREMDE HIZLI MÜDAHALEYİ DEĞİL CAN KAYBI OLMADIĞINI KONUŞMALIYIZ”

Şunu unutmamalıyız!

Yarın olası bir deprem sonrası ne kadar hızlı bir şekilde arama kurtarma, enkaz kaldırma veya çadır dağıtımın yapıldığını değil, 1999 depremine göre ne kadar az sayıda yapının yıkılıp hiç can kaybı yaşanmadığını konuşmalıyız.

“HERKES ÜZERİNE DÜŞENİ YAPMALI”

Düzce’mizi kaderine terk edemeyiz. Bu konuda gerek kamu kurumları, yerel yönetimler, siyasi partiler, sivil toplum kuruluşları ve tüm Düzceliler olarak üzerimize düşeni yapmalıyız.

“HIZLI ŞEKİLDE ÇALIŞMA BAŞLATMALIYIZ”

Çalışmaları hızlı şekilde başlatmalı, deprem konusundaki ihtiyaçlarımızı tüm gerçekliğiyle üst düzey devlet kademelerimize iletmeliyiz. İnanıyoruz ki şehir olarak bunu başarabilirsek devletimiz Düzcelilerin enkaz yığınları altında kalmasına müsaade etmeyecektir.

“DEPREM MASTER PLANI HAZIRLIK KURULU KURULMALI”

Tüm şehir sakinlerine nereden başlayıp neler yapılması hususunda birtakım önerilerimizi ifade etmek istiyoruz;

Öncelikle belediyemiz bünyesinde ve öncülüğünde belediyemiz ilgili müdürlüklerinden teknik personellerinin içinde bulunduğu; İnşaat Mühendisleri Odası, Mimarlar Odası, Jeoloji Mühendisleri Odası gibi ilgili meslek odalarıyla; Düzce Üniversitesi’nin de katılım sağlayacağı Deprem Master Planı Hazırlık Kurulu Kurulması ilk ciddi adım olacaktır.

Yapılacak çalışmalar ile ilgili kesin yol haritasının ilgili kanun ve mevzuatlara uygun şekilde belirlenerek, bu kurul tarafından takip edilmesi en verimli ilerleme yolu olacaktır.

Bugünden oluşturulacak bu kurul belki de yarın bir kriz masası kurulmasına engel olacaktır.

DEPREM KURULU NELER YAPMALI?

Kurul neler yapabilir diye kısa başlıklar halinde ifade edecek olursak;Mevcut yapı stoku durum tespiti yapılarak bina karnelerinin oluşturulması, Oluşan bina karneleri değerlendirilerek Düzce merkez yerleşkesi bina bazlı deprem risk haritası oluşturulması, Yapıların deprem dayanımları ve güçlendirilmesi ile ilgili çalışma yapılarak, vatandaşın talebi beklenmeden yapı sahipleriyle bire bir görüşmeler yapılıp, binasının durumuyla alakalı bilgilendirme yapılması ve yol haritası gösterilmesi, Risk haritasında olası bir depremde en çok hasar alacak bölgelerle ilgili acil kentsel dönüşüm çalışmalarının başlatılması, Kentsel dönüşüm ile ilgili daha verimli çalışmalar yapılabilmesi için ilgili Meslek Odaları ile iş birliği yapılması, Merkez İlçemizdeki tüm apartmanlar, kamu binaları, halka açık alışveriş merkezi, park bahçe gibi alanlara depremi her daim hatırlatacak ve bireysel hazırlıkların yapılmasını ve kentsel dönüşümün önemini anlatan deprem panolarının asılması, Deprem ile ilgili paneller düzenlenerek bilim adamlarından kentin deprem bilincini geliştirmek için yardım alınması, Basın ve medya yoluyla yapılan çalışmaların adım adım halka anlatılması, Bu başlıklara ilaveler eklenebilir.

“YARIN ENKAZ ALTINDA BİRBİRİMİZE SESLENMEK ZORUNDA KALMAYALIM”

1999 depremlerinin acısını çekmiş Düzceliler olarak böyle bir irade ortaya koyarak, tüm kamu kurum ve kuruluşları, siyasi partiler, sivil toplum örgütleri, vatandaşlar olarak deprem öncesinde bu birlik beraberliği oluşturabilirsek, yarın enkaz altından birbirimize seslenmek zorunda kalmayız.

Ayrıca şunun altını çizmek istiyoruz bugün depreme dair yapacağımız bütün çalışmaların ekonomik olarak getireceği yük, yarın enkaz kaldırma, arama kurtarma veya hayatı idame ettirebilmek için yapılacak harcamaların çok daha altında kalacaktır.”