Son günlerde Düzce’de cadde, mahalle ve sokaklarda insanların yürüme adapları insanı çileden çıkartıyor.

Maalesef kendimize sosyal yaşam alanlarında çeki düzen verme kültüründen mahrum bırakmaya doğru gidiyoruz.

Düzce’de eskiden beri gelen usturuplu, adaplı ve vakarlı duruş, bugünlerde yerini yavaş yavaş görgü dışı kuralların had safhaya çıktığı, hatta bugünlerde daha da artması, özellikle şehir magandalarının çoğalması rahatsızlığı şehrimize hiç yakışmıyor. Şehirde maalesef artık kaldırımlarda yürümek adap mı? Sanat mı? Belli değil. İnsanların üzerine yürümek ne kadar kabul edilebilir bir durum, artık gerisini de siz düşünün derim.

Kavgaların ve yer yerde cinayetlerin işlenmesine bile neden olan bu yaya toslamalarında neyse ki olumsuz ve istenmeyen olayların yaşanmaması biraz yüreklere su serpse de buda bundan sonra yaşanmayacağı anlamına da gelmiyor tabi ki.

Ben bu konuda özellikle halk arasında sürekli gezen ve motorize ekiplerin de bu tür şehir magandalarına karşı biraz daha dikkatli ve sıkça dolaşmaları kendilerini hissettirmeleri topluma güven vermekte olduğunu savunanlardanım. Çünkü bu tür toslamalar, omuz atmalar, atılan dirsekler beraberinde bir de taciz olayı doğurursa vahamette kaçınılmaz olur.

Buradan o magandalara ise bir çift lafım var. Beyler, o caddelerde, mahallelerde, sokaklarda, alış veriş mekânlarında, pazar yerlerinde,  unutmayın ki, sizlerin anaları, bacıları, eşleri ve yakınları da dolaşıyor. Herkes sizin gibi davranırsa acaba ne olur?