Koronavirüs salgını nedeniyle, uzaktan eğitim almak zorunda kalan okul öncesi öğrenciler için Düzce Doğuş Ata Koleji tarafından “Okulum Dışarıda” projesi hayata geçirildi. Proje kapsamında, okul öncesi eğitim alan öğrencilerin, evlerinin dışında oyunlar oynayarak, doğayı keşfetmeleri sağlanıyor.

Konu ile ilgili Düzce Özel Doğuş Ata Koleji tarafından yapılan açıklamada şu bilgilere yer verildi:

Her geçen gün çocukların doğadan, doğal hayattan, açık havadan, güneşten, sudan ve topraktan biraz daha uzaklaşmaları ve tamamen yabancılaşmaları bazı ebeveynleri, kimi eğitimcileri derin endişeye sevk etmiştir. Özellikle de geleneksel anlamda açık alanlarda öğrenme eğilimi “Okulum dışarıda” adını verdiğimiz projemiz ile çocuklara doğayı keşfetme, oynama, etrafındaki dünyayı tanıma ve öğrenme, doğa olaylarını gözlemleme imkânı sunmuştur.

Orman okullarında yetişip ilkokula başlayan çocukların sosyal becerilerinin güçlü olduğu, etkin grup çalışması yapabildikleri ve bu çocukların genelde yüksek özgüvene sahip oldukları gözlemlenmiştir. Yine orman okullarında öğrenim gören çocukların ileriki okul hayatlarında çok daha başarılı ve mutlu oldukları gözlemlenmiştir.”

“Çocuklara yüklenen ders yükü, beni endişelendirmektedir”

Okulum dışarıda; çocukların, eğitimciler eşliğinde ormanları ziyaret ederek kişisel, sosyal, büyük ve küçük motor (teknik) becerilerini geliştirdikleri açık hava eğitimleridir, diyebiliriz. Orman okullarında doğal çevreyi de içine katan, birçok kişisel ve sosyal becerinin geliştirilmesini amaç edinen kazanımları da kapsayan çok yönlü, sarmal ve esnek bir müfredat uygulanır. Okulumuz müstakil yeşilliğin içinde çocukların ihtiyaç duyduğu her alana sahip eğitimlerinde orman okulu çalışmalarına yer veren bir kurumdur.

Okulum dışarıda projesi ile ilgili deneyimlerimizi paylaşmak istiyorum. Özel Doğuş Ata Koleji Anaokulu Son yıllarda ana sınıflarındaki ödev miktarı yüzde yüze varan oranda artmış ve çocukların oynaması için ayrılan süre yarı yarıya azalmıştır. Neredeyse hiç açık alana çıkmadan akşam evine dönen yüz binlerce okul öncesi öğrencisinin varlığını biliyoruz. Ve asıl felaket olarak nitelendirilmesi gereken, akademik baskının ana sınıfına kadar inmiş olmasıdır. Çocuklara yüklenen ders yükü, beni endişelendirmektedir. Velilerin ısrarla yabancı dil, matematik, okuma yazma, satranç, dans, değerler eğitimi vb. gibi derslerin, ders saatlerinin artırılması talepleri de endişelerimizi daha da artırmıştır.

Okul öncesi öğretmenlerimiz ve uzman danışmanlarımızla bu konuları istişare ederek neler yapabileceğimizi uzun uzun tartıştık. Öncelikle çocukların her gün en az bir ders saatini bahçede geçirmelerini ve oyun oynamalarını kararlaştırdık. Her hava şartında çocukların açık alana çıkarılmasının çok yararlı olacağını düşündük ve bunu uygulamaya başladık. Zamanla çok olumlu gelişmeler olduğunu gördük. Çocukların günden güne artan mutluluğu, okula istek ve heyecanla gelmeye başlamaları bizi daha fazla açık hava etkinlikleri yapmaya teşvik etti. Bunun üzerine, acaba çocuklar her hafta ormana götürülebilir mi? Ormanda onların en azından yarım gün geçirmelerine imkân oluşturabilir miyiz? Bu konuda ebeveynleri ikna edebilir miyiz? Ulaşım konusunda nasıl bir çözüm bulabiliriz? Okulumuza en yakın ormanlık alan neresidir? Acaba çocuklar ormanda sıkılır mı? Ormanda tehlikeli bir durum var mıdır? Ve daha birçok soru sorduk.” Bir yandan sorularımıza cevaplar bulmaya çalışırken diğer yandan da orman okulu ile ilgili araştırmalar yapmaya başladık. Bu konuda iyi örnekleri inceledik. Farklı internet sitelerinde bu alanda yapılan çalışmaları inceleyip videoları izledik.

“Orman bizim en büyük sınıfımız olacak”

“Bütün bu araştırma ve inceleme döneminin ardından okulumuzda “Okulum Dışarıda” projesini başlatmaya karar verdik” denilen açıklama da şu ifadelere yer verildi:

“ Ormanın o muazzam iyileştirici gücünden çocuklarımız daha fazla yararlanmış olurlar diyerek yola çıktık. Şimdi bu konuda adım adım neler yapıldığını anlatmaya çalışacağım. Önce yakın bölgemizdeki ormanlık alanlarla ilgili bir keşif çalışması yapıldı. Bu konuda okula yakınlık, güvenlik, ağaç ve bitki çeşitliliği, arazi yapısı vb. açılardan değerlendirmeler yapılarak her yönden en uygun ormanlık alanı belirledik. 15 dakikalık bir mesafede olması; içerisinde baraj göleti, yürüyüş parkuru, ip parkuru, deresi, köprüsü, ağaçlık olmadı, hayvanların olması gibi etkinlik alanlarının bulunmasının yanı sıra güvenlikli ve bakımlı bir orman olması tercih edilmesinde en büyük etkenler olmuştur.

Orman okulunun olmazsa olmazı olan mekân seçiminin ardından diğer çalışmalara ağırlık verildi. Önce bir program oluşturuldu. Bu programın genel hatları şöyleydi: Her hafta çarşamba günü belirlenen ormana gidilerek orada program dâhilinde aktiviteler yapılacak.

Hava şartlarında olağanüstü bir durum olmadığı müddetçe programa uyulacak. Öğrencilere hava şartlarına uygun kıyafetler giydirilecek. Hiçbir şekilde ormana hazır oyuncak götürülmeyecek. Ormanın kendi sunduğu malzemeler kullanılacak. Orman bizim en büyük sınıfımız olacak gibi temel kurallar belirlendi.”

HABER: Savaş ARI