2017-2018 eğitim-öğretim yılı yarı yaşanacak karne heyecanıyla sona eriyor. Eğitim-Bir-Sen Düzce Şubesi Başkanı Ömer Faruk Çelebi, yaptığı yazılı basın açıklaması ile eğitimde yaşanan sorunlara dikkat çekti.

“Ülkenin en önemli ve öncelikli sorunu eğitimdir”
Gelecek dönem için yetkili ve yöneticilerin çözmesi gereken birçok sorun olduğunu altını çizen Çelebi, iyi bir gelecek için ortadan kaldırılması gereken pek çok engel bulunduğunu belirterek şu ifadelerde bulundu:

“Son yıllarda bütçeden en çok pay ayrılmasına rağmen, yapılan birçok yanlışlık, akamete uğrayan uygulamalar, ders kitaplarındaki hatalar, değişen sınav sistemlerindeki belirsizlikler, öğretmene uygulanmak istenen performans garabeti, şiddetin aramızdan ayırdığı öğretmenlerimiz, şiddet mağduru birçok eğitimcimiz, eğitimin düzeleceğine dair azalan umutlar ve her geçen gün büyüyerek devam eden sorunlar, ‘ülkenin en önemli ve öncelikli sorunu eğitimdir’ dedirtmektedir.”

“Ben yaptım oldu’ anlayışından vazgeçilsin”
Türkiye’nin eğitime daha faza önem vermesi gerektiğini kaydeden Çelebi, ifadelerinde şunlara yer verdi:

“Mevcut eğitim sisteminin kimseyi memnun etmediği, halk tarafından eleştirildiği, eğitimin paydaşları tarafından sürekli tartışıldığı, eğitimcilerin giderek artan sorunlardan şikâyetçi olduğu, en sonunda eğitimin aktörü öğretmenin bile mesleki iştiyakını kaybederek tavan ile taban arasındaki duygusal bağın koptuğu bir anaforun içindeyiz. Bundan sonraki süreçte, bu cendereden çıkabilmek için ‘ben yaptım oldu’ anlayışından vazgeçmek, milletimizin eğitimden beklentilerini öncelemek, paydaşların eleştiri ve önerilerini dikkate almak, istişareyle belirlenmiş sağlam politikalara yaslanmak, eğitimcileri huzursuz eden uygulamalara son vermek, öğretmene itibar etmek ve edilmesini sağlamak gerekmektedir.”

İşte çözüm yolları…
Son olarak eğitim sorunlarının çözüleceği, eğitimde niteliğin artacağı ve eğitimcilerin daha fazla itibar göreceği yeni bir dönem istediklerini ifade eden Çelebi, şunları kaydetti:

“Performans konusu eğitimcilerin gündeminden temelli çıkarılmalıdır. Eğitimcilere yönelik şiddeti cezalandıracak, eğitimciye güven verecek yasal bir düzenleme yapılmalıdır. Sözleşmeli öğretmenlik uygulamasına son verilmeli, sözleşmeli öğretmenler kadroya geçirilmelidir. Kamu vicdanını yaralayan mülakatla öğretmen istihdamından vazgeçilmelidir. Ortaöğretime geçiş sürecinde doğabilecek problemlere yönelik çözümler şimdiden bulunmalıdır. Öğretmenleri motive edici bir kariyer sistemi geliştirilmelidir. Alan değişikliği öğretmenlerin hakkı olarak görülmelidir. Okulların fiziki altyapısı geliştirilmeli ve okullara doğrudan ödenek tahsis edilmelidir. Yardımcı hizmet sınıfı çalışanlarının görev tanımları yapılmalıdır. Hizmetli ve memurların fazla çalışma sorunu çözülmelidir. Eğitim kurumlarının hizmetli ve memur ihtiyacı karşılanmalıdır. Hizmet içi eğitim çalışmaları mesleki gelişime dayalı olarak yeniden planlanmalıdır. Eğitim kurumu yöneticileri işveren muamelesi görmemelidir. Öğretim yılına hazırlık ödeneği tüm eğitim çalışanlarına ödenmelidir.”

Haber: Ö.YILMAZ