Öğretmenleri, ''sürecin kahramanları'' olarak niteleyip kutlayan Özer, "Milli Eğitim Bakanı olarak da onlara vermiş olduğum sözü tutmanın huzuru içerisindeyim. Nasıl birinci dönem tüm öğretmenlerimize ve idari personelimize bu performanslarından dolayı başarı belgesi verdiysem, bugün itibarıyla ikinci dönem, ikinci başarı belgesini verdik. Milli eğitim tarihinde ilk defa tüm öğretmen ve idari personele bir yılda iki defa başarı belgesinin verildiği bir döneme şahitlik ediyoruz. Biz öğretmenlerimizle, öğrencilerimizle, anne babalarımızla, velilerimizle tüm topluma şunu gösterdik; Kurallara riayet edersek, okullar, bir toplumdaki en güvenli ortamlardır. Okullar sadece eğitimin yapıldığı yerler değildir. Okullar aynı zamanda çocuklarınızın psikolojik, sosyal, duygusal gelişimlerini, akran eğitimini, karşılıklı ortak kültür, sanat, spor aktivitelerini yaptıkları mekanlardır. Yani geleceğimizin inşa edildiği mekan. Dolayısıyla hiçbir mükemmel uzaktan eğitim yüz yüze eğitimin yerine ikame edilemez." ifadelerini kullandı.

Öğrencilerin de 1,5 yıllık aranın ardından okula gitmekte zorlandığını ifade eden Özer, yaşanılan travmayı hızlı şekilde atlattıklarını dile getirdi.

Öğrenme eksiklerini gidermek için de Bakanlık olarak her türlü desteği verdiklerini belirten Özer, şöyle konuştu:

"Bu yaz ilk defa Milli Eğitim Bakanlığı olarak çocuklarımızı yalnız bırakmayacağız. Yaz okullarında yanlarında olacağız. Dört tane yaz okulu açıyoruz. Bilim sanat merkezlerinde bilim yaz okulu, sanat yaz okulu, matematik yaz okulu ve İngilizce yaz okulu açıyoruz. Türkiye'nin neresine giderse gitsin öğrencilerimiz başvurarak ücretsiz bir şekilde bu yaz okullarından yararlanabilecekler. Öğretmenlerimiz de istedikleri ilde, tatillerinde, destekleme yetiştirme kursu kapsamında iki ders ücreti ücret alarak bu kurslara katkı sunacaklar. Diğer taraftan bildiğiniz gibi okullarımızın kültürel müktesebatını artırmak için tüm okullarımızda kütüphaneler kurduk. 2021 yılının sonunda Emine Erdoğan Hanımefendi'nin himayelerinde başlatmış olduğumuz proje kapsamında tüm okullarımızda 16 bin 361 yeni kütüphane kurduk. Ve 28 milyon olan kitap sayısını 70 milyona çıkarttık. Bu yaz kütüphanelerimizi, tüm öğrencilerimiz için okullarımızı açık tutacağız. Öğrencilerimizi, anne babalarını, kütüphanelerimizden aktif bir şekilde yararlanmaya davet ediyoruz."

"Fen lisesine giren öğrenciler artık meslek liselerini tercih eder hale geldiler"

Beşeri sermayenin niteliği artırılmadan dünyadaki diğer ülkelerle rekabet edilemeyeceğini vurgulayan Özer, Bakanlık olarak bir taraftan geleceğin inşası için gençleri nitelikli yetiştirirken, diğer taraftan onları üretimle, inovasyonla, girişimcilik kültürüyle yetiştirmeye büyük özen gösterdiklerini söyledi.

Burada en kritik alanlardan birinin mesleki eğitim olduğunu dile getiren Özer, katsayı uygulaması nedeniyle iş gücü piyasasının on yıllar boyunca maliyet ödediğini kaydetti.

Mesleki eğitimin başarılarını anlatan Özer, "Fen lisesine giren öğrenciler artık meslek liselerini tercih eder hale geldiler. Mesleki eğitimde üretim kapasitesinin artmasından bahsediyoruz. 2021'de meslek liselerimiz tüm Türkiye'de 1 milyar 162 milyonluk gelir elde ettiler. Müthiş bir rakam. Üç yıl önce 200 milyonlar civarındaydı. Öğrencilerimiz artık yaparak, üreterek öğreniyorlar. 2021 yılında öğrencilerimize dağıttığımız kar payı 50 milyonun üzerine çıktı. Öğretmenlerimize 112 milyon dağıtmışız. 2022 yılındaki hedefimiz 1,5 milyarlık bir gelir. Bu yılın ilk 5 ayındaki gelirimiz 2021 yılındaki gelire göre yüzde 231 artarak 560 milyona ulaştı. 2022'yi ben inanıyorum ki 2 milyarın üzerinde bir gelirle kapatacağız." şeklinde konuştu.

Mesleki eğitimde problemlerin artık geçmişte kaldığını vurgulayan Özer, alınan 74 patent, faydalı model, marka ve tasarım tescilinin ticarileşmesini sağladıklarını kaydetti.