Karadeniz'in önemli geçim kaynağı olan ve Türkiye’nin toplam tarımında yüzde 30’luk paya sahip fındıkta yaşanan büyük düşüş, şu günlerde gündemin ilk sıralarında yer tutuyor. Gerek siyasi gerek üretici gerekse ilgili odalar cephesinden her gün fındık politikaları ve fiyata dair bir açıklama ya da tepki geliyor.

"Devlet elini çekmemeli"

Düşük fiyatı nedeniyle TBMM'ye kadar taşınan fındık için sunulan önerge ve araştırma taleplerinde muhalefet ağırlıklı olarak devletin elini çekmesini eleştiriyor. Fındıkta dünya lideri olan Türkiye'de fındıkla ilgili devlet politikasının olmayışı büyük bir eksiklik olarak sunulurken, müdahalenin gerekli olduğu vurgulanıyor. Her ne kadar Düzce'de etkin bir çalışmaları kamuoyuna yansımasa da diğer fındıkçı illerdeki STK'lar duruma güç birliği yaparak tepki gösteriyor. Ağırlıklı olarak 15 TL'den aşağıya düşmemesi gerektiğinin altı çizilen fındıkta 9 liraya kadar yaşanan gerilemede tek sorumlu özel sektördeki tek el gösteriliyor.

"Fındıkta serbest piyasa yok"

Son olarak Fındık Tarım Satış Kooperatifleri Birliği (FİSKOBİRLİK) Yönetim Kurulu Başkanı Lütfi Bayraktar da kooperatifin genel kurulunda, “Fındıkta serbest piyasa yok. Fındığı bu şartlarda serbest piyasaya bırakmak demek, aslında devletin tekelinden alıp, özel bir şirketin tekeline vermek demektir.” diyerek tartışma yaratacak bir açıklamaya imza attı.

"Özel sektörün faydasını gördük"

Geçtiğimiz günlerde Öncü ekranlarında fındık fiyatlarına ilişkin değerlendirme yapan AK Parti İl Başkanı Hikmet Keskin ise olaya farklı bir açıdan yaklaşarak, özel sektörün fiyat açısından faydasını gördüklerini vurguladı ve gerekçe olarak ise "Daha önce devlet fiyat açıklıyordu. Fındığın fiyatı açıklanan fiyatı geçemiyordu." dedi.

"İhtiyacı olanı aldı, fiyatın dibe vurdu!"

Keskin ayrıca ürününü emanette tutan üreticilerin beklemekle hata yaptıklarını söyledi. Bu açıklama bu güne kadar "fiyatı artar" diye bekleyen fındık üreticilerinin adeta umutlarını kırarken, fiyatta berlireyici olarak gösterilen serbest piyasanın irdelenmesine yol açtı. Büyük şirketlerin ihtiyacı olanı aldıktan sonra fiyatın dibe vurduğu öne sürülerek, "Fiyatı piyasa değil güçlü şirketler belirliyor" yorumları sık dillendirilir oldu. 

Tüm bu yaşanan karşısında elleri-kolları bağlı beklemek zorunda kalan üreticiler, Toprak Mahsülleri Ofisi gibi oluşumlarla fındığa tekrar sahip çıkılmasını ya da alt sınırın devlet tarafından belirlenerek fiyatın özel sektörün kaderine bırakılmamasını istiyor.  

HABER;C.ÜSTÜNER